12. Ceza Dairesi 2021/3665 E. , 2021/6875 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 179/2. ve 62. maddeleri uyarınca 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Bodrum 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 30/09/2020 tarihli ve 2019/678 esas 2020/389 sayılı kararına karşı yapılan itirazın, 5271 sayılı Kanunun geçici 5. maddesinin "d" bendinde yer alan "kovuşturma evresine geçilmiş" ibaresinin aynı bentte yer alan basit yargılama usulü yönünden Anayasaya aykırı olduğundan bahisle iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 19/08/2020 tarihli ve 31218 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 25/06/2020 tarihli ve 2020/16 esas 2020/33 sayılı kararı üzerine, Anayasa Mahkemesinin iptal kararı sonrası dosyanın basit yargılama usulü yönünden değerlendirme yapılması gerektiğinden bahisle kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına ilişkin mercii Bodrum Ağır Ceza Mahkemesinin 20/10/2020 tarihli ve 2020/802 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi:
5271 sayılı Kanunun 251. maddesinde, "Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir" şeklindeki,
Geçici 5. maddesinde yer alan, "(1) Bu maddeyi ihdas eden Kanunla; ...c) 250 nci maddede düzenlenen seri muhakeme usulü ile 251. ve 252. maddelerde düzenlenen basit yargılama usulüne ilişkin hükümler, 1/1/2020 tarihinden itibaren uygulanır. d) 1/1/2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz" şeklindeki düzenlemeler ile,
Anayasa Mahkemesinin 25/06/2020 tarihli ve 2020/16 esas 2020/33 sayılı kararı ile geçici 5. maddenin d bendinde yer alan “…kovuşturma evresine geçilmiş,…” ibaresinin aynı bentte yer alan “…basit yargılama usulü…” yönünden Anayasaya aykırı olduğuna ve iptaline karar verildiği hususları birlikte değerlendirildiğinde,
Somut dosya kapsamında, sanığın mahkumiyetine konu suçun, 5271 sayılı Kanununun 251. maddesi gereğince basit yargılama usulüne tabi olduğu ve kararın 30/09/2020 tarihinde verildiği, ancak 5271 sayılı Kanunun 251/1. maddesindeki düzenlemenin emredici nitelikte olmayıp takdire bağlı olduğu, iddianamenin kabul edilerek kovuşturma aşamasına geçilen tarihin 01/01/2020 tarihinden önce olduğu ve mahkeme kovuşturma evresinde iken basit yargılama usulü ile ilgili Kanunun yürürlüğe girdiği ve mahkemenin bu düzenlemeye göre yargılamasına devam ederek vermiş olduğu 30/09/2020 tarihli kararında "... Her ne kadar dosyada basit yargılama usulünün uygulanması ihtimali var ise de dosyanın gelmiş olduğu aşama ve basit yargılama usulünün itiraz sonrası nedeni ile yargılamanın uzadığı anlaşılmakla takdiren basit yargılama usulünün uygulanmasına yer olmadığına" şeklinde değerlendirmede bulunularak takdiren basit yargılama usulünün uygulanmasına yer olmadığına karar verildiği gözetildiğinde, itirazın reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 23/03/2021 gün ve 94660652-105-48-19653-2020-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 07/05/2021 gün ve 2021/48161 sayılı ihbarnamesi ile ihbar ve dava tevdi kılınmakla;
Dosya içeriğine göre; 01/11/2019 tarihinde 2.10 promil alkollü araç kullanarak tek taraflı maddi hasarlı trafik kazasına sebebiyet veren sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan Bodrum Cumhuriyet Başsavcılığınca 19/11/2019 tarihli ve 2019/14656 soruşturma, 2019/3924 esas numaralı iddianame düzenlendiği ve Bodrum 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 30/09/2020 tarihli ve 2019/678 esas 2020/389 sayılı karar ile sanık hakkında TCK"nın 179/2. ve 62. maddeleri uyarınca 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve CMK"nın 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, bu karara karşı sanık müdafii tarafından 06/10/2020 tarihinde itirazda bulunulduğu, itiraz üzerine Bodrum Ağır Ceza Mahkemesi 20/10/2020 tarihli ve 2020/802 değişik iş kararı ile dosyanın basit yargılama usulü yönünden değerlendirilmesi gerektiğinden bahisle itirazın kabulüne karar vermiş ise de, Bodrum 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 30/09/2020 tarihli kararında, basit yargılama usulü yönünden değerlendirme yaparak sanık hakkında takdiren basit yargılama usulünün uygulanmasına yer olmadığına ilişkin karar verildiği anlaşılmakla, itirazın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediği,
Kanun yararına bozma talebine atfen düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden Bodrum Ağır Ceza Mahkemesinin 20/10/2020 tarihli, 2020/802 değişik iş sayılı kararının CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.