13. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/520 Karar No: 2019/9693 Karar Tarihi: 10.10.2019
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2018/520 Esas 2019/9693 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2018/520 E. , 2019/9693 K.
"İçtihat Metni"
... vekili avukat ... ile SGK Başkanlığı İzmir Sosyal Güvenlik İl Müadürlüğü vekili avukat ... aralarındaki dava hakkında ... 13. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 09/04/2015 tarih ve 2013/221-2015/118 sayılı hükmün Dairemizin 01/11/2017 tarih ve 2015/23980-2017/10537 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı avukatınca kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşuldu. KARAR Davacı, davalı kurum tarafından sahibi olduğu eczanesine reçetelerdeki imzaların hasta veya yakınına ait olmadığı ve yönlendirme yapıldığı gerekçesi ile cezai işlem uygulandığını, sözleşme hükümlerine aykırı davranılmadığını ileri sürerek kurum işleminin iptali ile cezai şart ve reçete bedeli adı altında haksız olarak kesilen toplam 382.717,73 TL"nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 272.786,21 TL nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline dair verilen karar, davalı tarafından temyiz edilmiş, Dairemizin 01/11/2017 tarih ve 2015/23980 Esas ve 2017/10537 Karar sayılı ilamı ile onanmış, bu kez davalı tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur. Davacı eldeki dava ile davalı tarafından sahibi bulunduğu eczanesine haksız olarak uygulanan toplam 382.717,73 TL cezai şart ve reçete bedelinin dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte iadesine karar verilmesini istemiş, davalı ise kurumca yapılan inceleme sonucunda reçete arkasındaki imzaların reçete sahibine veya yakınına ait olmadığının tespit edildiğini ve sözleşme gereği uygulanan cezai işlemin yerinde olduğunu savunmuştur. Dosya arasında bulunan 13/03/2015 tarihli bilirkişi raporunun hesaplama bölümünde; kurumun mahsup ettiği bedel (kurumun mahsup fişi dosya arasında olmadığından beyanlara göre yazılmıştır) 382.717,73 TL olarak ve davacıya iadesi gereken bedel ise 272.786,21 TL olarak hesaplanmış olup mahkemece bilirkişi raporuna itibar edilerek davanın kısmen kabulü ile 272.786,21 TL"nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Dosya incelendiğinde söz konusu cezai işlemin kurum tarafından izmir 19. İcra müdürlüğünün 2015/9063 Esas sayılı dosyası ile takibe konulduğu ancak tahsil edildiğine ilişkin bir belgenin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece uygulanan 382.717,73 TL cezai işlemin kurum tarafından tahsil edilip edilmediği araştırılmadan eksik inceleme sonucunda 272.786,21 TL"nin iadesine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Kararın bu gerekçelerle bozulmasına karar verilmesi gerekirken, zuhulen onandığı karar düzeltme incelemesinde anlaşılmış olup, onama ilamının kaldırılarak hükmün yazılı gerekçelerle bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Dairemizin 01/11/2017 tarih ve 2015/23980 Esas ve 2017/10537 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına ve hükmün yazılı gerekçeler ile davalı lehine BOZULMASINA, 10/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.