Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2011/16963 Esas 2012/612 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/16963
Karar No: 2012/612
Karar Tarihi: 12.01.2012

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2011/16963 Esas 2012/612 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2011/16963 E.  ,  2012/612 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dilekçesinde; davacı ve davalının 1976 yılında evlendiklerini ,davalının gerekçe göstermeden müşterek haneyi terk ettiğini,davacının herhangi bir işte çalışmaması ve gelirinin olmaması nedeniyle köyüne gelmek zorunda kaldığını,köylülerin yardımıyla yaşamına devam ettiğini belirterek ayrı yaşamada haklılık nedeniyle 250.00 TL tedbir nafakasının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, ayrı yaşamakta haklı olduğunu kanıtlayamayan davacının tedbir nafakası talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. TMK.nun 197. maddesine göre: "Eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi bicimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir.Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa, hakim, eşlerden birinin istemi uzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin malların yönetimine ilişkin onlemleri alır. Eşlerden biri, haklı bir sebep olmaksızın digerinin birlıkte yasamaktan kaçınması veya ortak hayatın başka bir sebeple olanaksız hale gelmesi üzerinede yukarıdaki istemlerde bulunabilir." Somut olayda davacı,ayrı yaşamakta haklılık olgusuna dayalı olarak tedbir nafakası isteminde bulunmuştur. Duruşmada dinlenen davacı tanığı Vecihi Arslan “davalının aile konutunu bırakarak başka bir kadınla yaşamaya başladığını,davacının gelirinin olmaması nedeniyle köyüne dönmek zorunda kaldığını” beyan etmiş diğer tanık Süleyman Topçu ise “davacının iki sene önce köye geldiğini,gelirinin bulunmadığını,köylülerin yardımıyla geçimini sağlamaya çalıştığını “beyan etmiştir.Davacı ayrı yaşamada haklılık iddiasını belirtilen tanık beyanları ile de kanıtlamıştır. O halde davacının ayrı yaşamada haklı olduğu kabul edilerek "hakkaniyet" ölçüsünde bir miktar tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, delilerin yanılgılı değerlendirilmesi sonucu istemin tümüyle reddi dogru görülmemistir.SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.