
Esas No: 2021/10725
Karar No: 2022/5745
Karar Tarihi: 23.03.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/10725 Esas 2022/5745 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, 5607 sayılı Kanuna muhalefet suçu kapsamında yapılan bir davada alınan kararın temyiz edilmesi sonrasında inceleme yapmıştır. Hazine vekilinin temyiz talepleri reddedilirken, nakil aracının iadesi hükmü onanmıştır. Sanığın mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan incelemede ise, sanığın eyleminin suç tarihleri ve ele geçen eşyanın niteliği nedeniyle 5607 sayılı yasa kapsamında kaldığı ancak sonrasında yapılan yasal değişiklikler nedeniyle hangi madde ve fıkraların uygulanması gerektiği belirsiz olduğundan hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Bu karar neticesinde, 5607 sayılı kanunun 3/5, 3/10 ve 3/22 maddeleri, 5/2 ve son cümlesi de dahil olmak üzere, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi, 7242 sayılı Yasanın 61 ve 62. maddesi ve 5607 sayılı Yasanın geçici 12. maddesi de göz önünde bulundurulmalıdır. Ayrıca, suça konu kaçak eşyanın müsaderesine karar verilmesi, sanık tarafından zarar görülmeyen bir kurumun davaya katılması ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmektedir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, iade
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I)Hazine vekilinin temyizine göre yapılan incelemede;
Temyiz dilekçesinin Muhakemat Müdürlüğü adına sunulduğu gözetilerek yapılan incelemede, eylemin suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliği itibariyle 5607 sayılı Yasa kapsamında kaldığı cihetle, suçtan doğrudan zarar görmeyen Muhakemat Müdürlüğü'nün davaya katılma ve hükmü temyize yetkisi bulunmadığından, Hazine vekilinin vaki temyiz taleplerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi gereğince REDDİNE,
II)Nakil aracı hakkında kurulan hükme yönelik yapılan incelemede;
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre nakil aracının iadesine yönelik hükmün ONANMASINA,
III)Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan incelemede ise;
1)Suç tarihleri ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu,
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. madde ve fıkralarının somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2)24/11/2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal Kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kabule göre de;
1)Olay günü sanığın sevk ve idaresindeki araçta yapılan arama işlemine dayanak olarak gösterilen ... Sulh Ceza Mahkemesi'nin 2013/1079 Değişik İş sayılı arama kararının denetime olanak verecek şekilde dosyaya getirtilmeden karar verilmesi,
2)Ele geçirilen kaçak eşyanın miktarına göre, sanık hakkında temel cezada TCK'nun 61. maddesi uyarınca teşdit uygulanarak alt sınırdan uzaklaşılması suretiyle hüküm kurulması gerekirken, alt sınırdan hüküm kurmak suretiyle eksik ceza tayini,
3)Hükümde infazda yetkiyi kısıtlayacak şekilde doğrudan verilen adli para cezasının ödenmemesi durumunda ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine karar verilmesi,
4)Suça konu kaçak eşyanın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaletiyle 5237 sayılı Yasanın 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
5)Suçtan zarar görmeyen ...'nun davaya katılmasına karar verilerek lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, temyiz edenin sıfatına göre sanığın cezada kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 23/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.