16. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/42 Karar No: 2013/176 Karar Tarihi: 24.01.2013
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/42 Esas 2013/176 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2013/42 E. , 2013/176 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 145 ada 4 parsel sayılı 7.545,90 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydı, pay satışı, harici hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tesbit edilmiştir. Davacılar ... ve arkadaşları, irsen intikal ve taksim yapılmadığı iddiasına dayanarak dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve çekişmeli parselin miras payları oranında davacılar adına, geriye kalan payın davalı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece; çekişmeli taşınmazın tarafların ortak miras bırakanı ..."e ait olduğu sağlığında hibe veya satış yolu ile devretmediği, ölümünden sonra da taksim edilmediği kabul edilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan değerlendirme dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazın tespiti murisin pay sahibi olduğu 20.01.1949 tarih 44 numaralı tapu kaydı, harici satış ve murisin harici hibesi nedeniyle kızı olan davalı ... adına yapılmıştır. Davacılar taksim yapılmadığını iddia ederek dava açmışlar, davalı ... ise harici taksim yapıldığını davalı taşınmazın kendisine isabet ettiğini, davacı tarafa ise dava dışı 145 ada 5 sayılı parselin verildiğini ve halen bu taşınmazın davacıların kullanımında olduğunu iddia etmiştir. Dosya kapsamına alınan 145 ada 5 sayılı parselin tespit tutanağı incelendiğinde 20.01.1949 tarih 44 numaralı tapu kaydı ve harici hibe nedeniyle muris ... kızı ... mirasçısı olan davacılardan ... adına tespit ve tescil edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece bu husus değerlendirmeye dahil edilmediği gibi taksim konusunda yapılan araştırma ve inceleme de hüküm için yeterli değildir. Dosyada mevcut, tarih bulunmayan “aramızda yapmış olduğumuz taksim ve sözleşme” başlığını taşıyan davacılar ... ile mirasçılardan ... oğlu ..."in imzasını taşıyan sözleşme ile 20.01.1949 tarih 44 numaralı tapu kaydı kapsamında kalan taşınmazın taksim edildiği anlaşılmaktadır. Tüm mirasçıların imzasını taşımaması nedeniyle bağlayıcı olmasa da taksimi aydınlatacak bilgiye sahip olması muhtemel olan taksim sözleşmesini imzalayan muhtar ... ve azalar ..."ın dinlenmesi yoluna da gidilmemiştir. Doğru sonuca varmak için taraflardan tanık göstermeleri istenmeli, üç kişiden oluşan yerel bilirkişi kurulu ve önceden dinlenen yerel bilirkişi ile gösterilecek tanıklar ve tespit bilirkişilerinin katılımıyla yeniden keşif yapılarak, kök murisin terekesinin tüm mirasçılarının katılımı ile usulüne uygun taksim edilip edilmediği, taksim edilmişse her bir mirasçıya hangi mevkiden taşınmaz verildiği, kimin hangi tarihten beri zilyet olduğu, taksim dışı kalan yerler olup olmadığı ve ne sebeble taksim dışı bırakıldığı sorulup saptanmalı, taksim sözleşmesini imzalayan ..., ... da dinlenmeli, her bir mirasçıya verilen parsellerin tutanakları getirtilip incelenerek bilirkişi ve tanık sözleri denetlenmeli, ondan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 24.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.