Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2017/86
Karar No: 2017/717
Karar Tarihi: 12.04.2017

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/86 Esas 2017/717 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi'nde başlatılan davada, davalı sigorta şirketi ile sözleşme imzalayan davacının, sözleşmenin tek taraflı olarak feshedilmesi sonrası açtığı dava esas alınıyor. Mahkeme, sözleşmenin feshedilmesinin haksız olduğuna karar vererek davacının maddi tazminat talebini reddetmiş, ancak manevi tazminat talebini kısmen kabul etmiştir. Ancak Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, davacının manevi tazminat talebinin sadece sözleşme feshi yüzünden oluşmadığına dair kanun maddelerini hatırlatarak kararı bozmuştur. Kanun maddeleri: Borçlar Kanunu'nun 127., yeni Türk Ticaret Kanunu'nun 117., Medeni Kanun'un 24. ve Borçlar Kanunu'nun 49. maddeleri.
Hukuk Genel Kurulu         2017/86 E.  ,  2017/717 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki “maddi ve manevi tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesince davanın maddi tazminat talebi yönünden reddine, manevi tazminat talebi yönünden ise kısmen kabulüne dair verilen 11.10.2012 gün ve 2011/44 E., 2012/201 K. sayılı kararın temyizen incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 14.11.2013 gün ve 2013/4013 E., 2013/20553 K. sayılı kararı ile,
    "…Davacı vekili, müvekkilinin davalı sigorta şirketi ile 30.12.2010 tarihli süresiz acentecilik sözleşmesi akdettiğini, davalı sigorta şirketinin, acentelik sözleşmesinin akdedildiği tarihin üzerinden 28 gün geçtikten sonra, resmi açılışa 9 gün kala müvekkile tebliğ edilen Beşiktaş 16. Noterliği"nin 28.01.2011 tarih ve 6055 yevmiye nolu ihtarıyla mezkur sözleşmenin tek taraflı olarak feshedildiğini bildirdiğini, fesih dayanağı olarak acentelik sözleşmesinin 10. ve 27. maddelerine işaret edildiğini, haksız fesih nedeniyle müvekkilinin maddi-manevi zarara uğradığını ileri sürerek; acenteliğin tanıtımı için yapılan açık hava reklam bedeli, tv-radyo ve gazete reklam bedeli, açılış organizasyon bedeli, kartvizit ve açılış davetiye bedeli, acentelik için kiralanan ve iş yeri için peşin ödenen 1 yıllık kira bedeli, davalı sigorta logolu araç giydirme masrafı, belediyeye ödenen iş yeri ruhsat harç ve giderleri olmak üzere toplam 45.692,30 TL maddi, 50.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 95.692,30 TL tazminatın davalı şirketten tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının müvekkili şirkete acentelik müracaatını içerir başvuru dilekçesinde özellikle diğer bir acenteleri olan Başaran Sigorta ile ilgili olarak "... veya müşterilerini almaya uğraşmak gibi düşüncemiz yoktur. Kesinlikle de olamaz...." şeklinde açık bir teminat verdiğini, tüm sözlü ve yazılı talimatlara rağmen diğer acente Başaran Sigorta müşterilerine yönelik çalışma yaparak daha önce bu acente tarafından keşide edilen poliçelerin yenilemelerini yaptığını, basın- yayın yolu ile yapmış olduğu reklam ve ilanlarda gerek müvekkil şirketi gerekse müşterilerini yanıltıcı mahiyette bilgilere yer verdiğini, davacının Beşirli Sigorta olarak açılışını yaptığını, hiçbir hak kaybı söz konusu olmadığından maddi ve manevi tazminat taleplerinin hiçbir dayanağının olmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının sigorta acentelik sözleşmesinin 10. ve 27. maddelerine aykırı davrandığı belirtilerek davalı ile yapılan acentelik sözleşmesinin feshedilmesinin yerinde olmadığı, davacının fesih sebebi olarak gösterilen eylemlerinin acentelik sözleşmesinin feshine sebebiyet verecek nitelikte eylemlerden bulunmadığı, bu haliyle sözleşmeye aykırılık olmadığı, tazminat kalemlerinin TTK 127. (Yeni TTK 117) maddesi bağlamında olağan masraflar içerisinde değerlendirilmesi gerektiği, ayrıca davacının yapmış olduğu masraflar sebebiyle bir zararının oluşmadığı, önceden beri süre gelmekte olan sigortacılık işine devam ettiği, hatta davalı ile acentelik sözleşmesinin fesih ihbarını tebliğ aldığı 03.02.2011 tarihinden sonra 08.02.2011 tarihinde Axa Sigorta, 24.02.2011 tarihinde Ak Sigorta A.Ş."ye başvurarak bu şirketlerden acentelik aldığı, aynı iş yerinde aynı personeller ile çalışmaya devam ettiği, davalının reklam yapılması, açılış yapılması gibi her hangi bir talebi olmadan davacının bu işleri yaptığı, kaldı ki yapılan açılış ve reklamlarda davacının isminin ve şirket ünvanı olan Beşirli Sigorta adının ön plana çıkartıldığı gerekçesiyle, davacının davasının maddi tazminat talepleri yönünden reddine, davalının acentelik sözleşmesini feshetmesinde haksız olduğu ayrıca davacının acentelik sözleşmesinin feshi ile birlikte ticari yaşamını sürdürdüğü çevrede iş sahiplerine karşı kişilik haklarında zedelenme oluşacağı ve davacının acentelik sözleşmesinin feshi sebebiyle ticari itibarını sarstığı gerekçesiyle, manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile 20.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili temyiz etmiştir.
    1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir,.
    2- Mahkemece her ne kadar davacı yönünden manevi tazminata da hükmedilmişse de BK"nın 49 ve MK"nın 24. maddesi hükümlerine göre, sadece acentelik sözleşmesinin feshi yüzünden manevi tazminat koşullarının oluşmaması nedeniyle bu talebin reddine karar verilmesi gerekirken, yerine görülmeyen gerekçeyle bu yoldaki istemin kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir…"
    gerekçesiyle oyçokluğu ile bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

    TEMYİZ EDEN: Davalı şirket vekili

    HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
    SONUÇ: Davalı şirket vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.04.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi