Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/326 Esas 2020/3813 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/326
Karar No: 2020/3813
Karar Tarihi: 09.09.2020

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/326 Esas 2020/3813 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Balıkesir 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 20.02.2018 tarihli kararı Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suçundan CMK’nın 280/2 maddesi uyarınca kaldırılmış ve TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3 ve 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararı verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi ise bu kararı temyiz edilmiştir. Dosya incelendiğinde, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği ve özleri değiştirilmeden tartışıldığı anlaşılmıştır. Vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı ve yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilerek uygulandığı görülmüştür. Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından, temyiz davası esastan reddedilmiş ve hüküm ONANMIŞTIR. Mahkeme kararında geçen kanun maddeleri şunlardır: CMK’nın 280/2 maddesi, TCK’nın 314/2 maddesi, 3713 sayılı Kanunun 3 ve 5/1 maddeleri, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri ve 5271 sayılı Kanunun 304/1 maddesi.

16. Ceza Dairesi 2020/326 E. , 2020/3813 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Balıkesir 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 20.02.2018 tarih ve 2017/457 - 2018/102 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : CMK’nın 280/2 maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılarak; TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3 ve 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatları, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Bozmaya uyularak yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304/1. maddesi uyarınca dosyanın Balıkesir 3. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 09.09.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.