Esas No: 2022/3271
Karar No: 2022/18870
Karar Tarihi: 12.12.2022
Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2022/3271 Esas 2022/18870 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hakkında uygulanan denetimli serbestlik tedbirinin kaldırılmasına karar verilmesine rağmen, sanık iki gün içinde en yakın Cumhuriyet Başsavcılığına teslim olmadığı için mahkumiyete karar verilmiştir. Ancak mahkeme kararında, sanığın suç kastı ile hareket ettiğine dair yeterli delil bulunmadığı gözetilmediği için kararın bozulmasına karar verilmiştir. Kararda ayrıca, hüküm fıkrasında temel cezaya atıf yapan 5275 sayılı Kanunun 105/A-8 maddesinin gösterilmemesi, suç tarihinin hatalı yazılması ve basit yargılama usulünün uygulanıp uygulanmayacağı konusunda karar verilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması gibi hatalar tespit edilmiştir. Mahkeme, sanığın temyiz itirazının yerinde olduğunu ve kararın bu sebeplerden dolayı bozulması gerektiğine karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
- Türk Ceza Kanunu, Madde 292 (Hüküm veya tutuklunun kaçması)
- Türk Ceza Kanunu, Madde 293 (Kaçmaya yardım ve özendirme)
- Ceza Muhakemesi Kanunu, Madde 232/6 (Gerekçeli kararlarda hükmün dayandığı kanun maddelerinin gösterilmesi)
- Ceza Muhakemesi Kanunu, Madde 321 (Bozma kararının uygulanması)
- 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun, Madde 105/A-
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hüküm veya tutuklunun kaçması
HÜKÜM : Mahkumiyet
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Oluşa ve dosya kapsamına göre, hakkında uygulanan denetimli serbestlik tedbirinin kaldırılmasına karar verilen ve sanığa tebliğ edilen .... İnfaz Hakimliği'nin 03.04.2015 tarih ve 2015/945 Esas, 2015/953 Karar sayılı kararı ile bu kararın elden tebliğ edildiğine dair 06.04.2015 tarihli tebliğ yazısında, sanığın kapalı ceza infaz kurumuna iade edildiğine ve kapalı ceza infaz kurumuna iade kararı verilmesine rağmen iki gün içinde en yakın Cumhuriyet Başsavcılığına teslim olmayan hükümlüler hakkında, TCK.nın 292. ve 293. maddelerinde yazılı hükümlerin uygulanacağına dair bir bilgi ve ihtarın bulunmaması karşısında, sanığın suç kastı ile hareket ettiğine dair mahkumiyete yeterli her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden, beraati yerine yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesi,
Kabule göre;
a-Sanığın TCK.nın 292/1. maddesi gereğince cezalandırılmasına karar verilirken, hüküm fıkrasında temel cezaya atıf yapan 5275 sayılı Kanunun 105/A-8 maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK.nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,
b-Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin ''08.04.2015'' yerine ''2015'' olarak yazılması,
c-Bozma ilamına uyulup uyulmadığı konusunda herhangi bir karar verilmeden sanık hakkında bozma ilamı gereğince tensiben basit yargılama usulünün uygulanmamasına karar verildikten sonra duruşmada bu kez uygulanmasına karar verilip sanığa ihtarlı davetiye çıkartılıp bila tebliğ iade gelmesi üzerine sanığın yakalama kararına istinaden savunması alınıp basit yargılama usulünün uygulanıp uygulanmayacağı konusunda karar verilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 12.12.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.