20. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/257 Karar No: 2012/958 Karar Tarihi: 02.02.2012
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/257 Esas 2012/958 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Hazine, zilyetlik iddiasıyla davalı köy adına tespit edilen bir tarla niteliğindeki taşınmaza dava açmıştır. Mahkeme, çekişmeli taşınmazın çeşme ve arsası niteliğinde olduğunu belirtip köy tüzelkişiliği adına tapuya tesciline karar vermiştir. Ancak Yargıtay 20. Hukuk Dairesi tarafından bozma kararı verilmiştir. Daire, öncelikle orman kadastrosunun var olup olmadığının araştırılması gerektiğini belirtip, orman sayılmayan yerlerden olduğunun belirlenmesi halinde ise zilyetlikle kazanma koşullarının araştırılması gerektiği önemle vurgulanmıştır. Dosya kapsamına göre uygun şekilde işlem yapılarak hüküm kurulmuştur. Yukarıdaki kararda 3402 sayılı Yasa'nın 4. maddesi ve 5304 sayılı Yasa detaylı bir şekilde bahsedilmektedir.
20. Hukuk Dairesi 2012/257 E. , 2012/958 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Yörede 2007 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında ... köyü 103 ada 138 parsel sayılı 873.57 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, tarla niteliğinde belgesizden kazandırıcı zaman aşımı zilyetliği nedeniyle davalı köy adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddiası ile dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine, çekişmeli parselin çeşme ve arsası niteliğinde davalı köy tüzelkişiliği adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 13/04/2010 tarih, 2010/617-4923 sayılı ilamında özetle; “Hazine tarafından çekişmeli taşınmazların devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddiası ile dava açıldığı, bu tür yerlerin başında ormanların geldiği, bir yerin zilyetlik yoluyla kazanılabilmesi için diğer kamu malları gibi orman sayılan yerlerden olmamasının da gerektiği, çekişmeli yerlerin ormana sınır olduğu, oysa mahkemece bu yolda bir araştırma yapılmadığı belirtildikten sonra; öncelikle yörede tespit tarihinden önce yapılıp kesinleşen bir orman kadastrosu bulunup bulunmadığının araştırılması; varsa buna ait harita ve tutanakların; yoksa yöreye ait en eski tarihli memleket haritası, amenajman planı ve hava fotoğraflarının getirtilerek çekişmeli taşınmazın bulunduğu yere uygulanarak orman sayılan yerlerden olup olmadıklarının kesin bir biçimde belirlenmesi, taşınmazlara komşu parsellere ait tutanak ve dayanaklarının getirtilerek 6831 sayılı Yasanın 17/2 maddesinde düzenlenen orman içi açıklığı niteliğinde olup olmadıklarının belirlenmesi, bu yolda yapılacak araştırmalardan sonra orman sayılmayan yerlerden olduklarının belirlenmesi halinde bu kez zilyetlikle kazanma koşullarının davalı yararına oluşup oluşmadığı araştırılarak sonucuna göre bir hüküm kurulması" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın reddine, çekişmeli parselin tespit gibi köy tüzelkişiliği adına tapuya tesciline karar verilmiş, karar Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede 5304 sayılı Yasa ile değişik 3402 sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre orman kadastrosu yapılmış; çekişmeli yerler orman sınırları dışında bırakılmıştır. Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi uyarınca harç alınmasına yer olmadığına 02/02/2012 gününde oybirliği ile karar verildi.