Abaküs Yazılım
İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2020/3282
Karar No: 2021/520
Karar Tarihi: 17.03.2021

Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2020/3282 Esas 2021/520 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/3282
Karar No : 2021/520

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACILAR) : 1-…

12-…

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Altıncı Dairesinin 24/06/2020 tarih ve E:2016/8694, K:2020/6036 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 26/07/2005 tarih ve 25887 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Koruma Amaçlı İmar Planları ve Çevre Düzenleme Projelerinin Hazırlanması, Gösterimi, Uygulaması, Denetimi ve Müelliflerine İlişkin Usul ve Esaslara Ait Yönetmeliğin 4. maddesinde yer alan "İdare" tanımında geçen "Büyükşehir belediyesi bulunan yerlerde büyükşehir belediyesini..." ibaresinin eksik düzenleme nedeniyle iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 08/05/2013 tarih ve E:2009/1501, K:2013/1863 sayılı bozma kararına uyularak verilen Danıştay Altıncı Dairesinin 24/06/2020 tarih ve E:2016/8694, K:2020/6036 sayılı kararıyla;
5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'nda yer alan hükümlerde, büyükşehir belediye ve mücavir alan sınırları içinde 1/5000 ile 1/25.000 arasında her ölçekte imar planının büyükşehir belediyesince yapılacağı, büyükşehir sınırları içindeki belediyelerin nazım imar planına uygun olarak hazırlayacakları 1/1000 ölçekli uygulama imar planının ise büyükşehir belediyesince onaylanacağı belirtilmek suretiyle büyükşehir belediyesinin genel olarak yetki ve yükümlülüğü düzenlendikten sonra, büyükşehir belediyelerine, nazım imar planının yürürlüğe girmesinden sonra bir yıl içinde uygulama imar planlarının ilgili belediyelerce yapılmaması halinde uygulama imar planını yapma konusunda istisnai bir yetkinin de tanındığı,
Anılan yasal düzenlemeler ile büyükşehir belediyesine istisnai olarak tanınan uygulama imar planı yapma yetkisinin belirtilen koşul dışında doğrudan kullanılmasına olanak bulunmadığı,
Dava konusu Yönetmelik'te yer alan ibarenin ise, yukarıda açıklanan büyükşehir belediyelerinin planlamaya yönelik yetki ve görevlerine ilişkin olarak net bir saptamayı içermemesi nedeniyle, uygulamada koşulları bulunmamasına karşın uygulama imar planlarının da doğrudan büyükşehir belediyelerince yapılması sonucunu doğurabileceği,
Bu nedenle, dava konusu Yönetmelik'te yer alan idare tanımında, yasal düzenlemelere uygun olarak, büyükşehir belediyesi sınırları içinde 1/1000 ölçekli uygulama imar planlarını yapma yetkisi bulunan belediyelere de yer verilmesi gerekirken, tanımda sadece büyükşehir belediyesinin yer almasına yönelik eksik düzenlemede hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu ibarenin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, dava konusu Yönetmelik'te yer alan "İdare" tanımının 05/01/2017 tarihinde yapılan Yönetmelik değişikliği ile yeniden düzenlendiği, buna göre "İdare"nin; 2014 yılında yürürlüğe giren Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliği'ndeki tanımla uyumlu olacak şekilde, "Büyükşehir belediyelerini; belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde belediyeleri; bu sınırlar dışında il özel idarelerini ve ilgili mevzuatları uyarınca plan yapma, yaptırma ve onaylama yetkisine sahip kurum ve kuruluşları" olarak tanımlandığı, imar planlarının hazırlanması ve onaylanmasında hangi idarelerin yetkili olduğu hususunun 5216 sayılı Kanunla belirlendiği, bu belirleme kapsamında planlara ilişkin işlemlerin tesis edildiği, bu kapsamda 1/1000 ölçekli koruma amaçlı uygulama imar planlarının hazırlanmasına ilişkin yetki açısından Yönetmelik'te eksik bir ifadenin bulunduğundan bahsedilemeyeceği, 2017 yılında yapılan değişiklik ile uygulamada tereddüte yol açan durum ve eksik düzenleme ortadan kaldırıldığından, Daire kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI : Davacılar tarafından, Danıştay Altıncı Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 2. fıkrasında, Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulmasının;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerine uyulmamış olunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkün olduğu belirtilmiş; 4. fıkrasında, "Danıştayın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davaların temyizen incelenmesinde bu madde ile ısrar hariç 50. madde hükümleri kıyasen uygulanır." denilmiş; 50. maddesinin 4. fıkrasında ise Danıştayın bozma kararına uyulduğu takdirde, bu kararın temyiz incelemesinin, bozma kararına uygunlukla sınırlı olarak yapılacağı hükme bağlanmıştır.
Danıştay Altıncı Dairesinin temyize konu kararı; Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 08/05/2013 tarih ve E:2009/1501, K:2013/1863 sayılı bozma kararında belirtilen gerekçeler göz önüne alınarak verilmiş bir karar olduğundan, usul ve hukuka uygun bulunmakta ve bozulmasını gerektirecek bir hukuka aykırılık taşımamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu Yönetmeliğin 4. maddesinde yer alan "İdare" tanımında geçen "Büyükşehir belediyesi bulunan yerlerde büyükşehir belediyesini..." ibaresinin eksik düzenleme nedeniyle yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin Danıştay Altıncı Dairesinin temyize konu 24/06/2020 tarih ve E:2016/8694, K:2020/6036 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/03/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi