Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/16180
Karar No: 2012/951

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2011/16180 Esas 2012/951 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2011/16180 E.  ,  2012/951 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı ... Yönetimi, 3402 sayılı Yasanın 4. maddesini değiştiren 5304 sayılı Yasanın 3.maddesinde düzenlenen “Çalışma alanındaki ormanların 5304 sayılı Yasanın 3. maddesinin 1 ve 2. fıkralarında açıklanan şekilde oluşturulan orman kadastro ekibince sınırlandırma ve tespitleri yapılarak otuz günlük kısmî ilâna alınır. Bu alanlarda orman kadastrosu yapılmış sayılır.” hükmü gereğince YİĞİTBAŞI KÖYÜNDE yapılan ve kısmi olarak askıya çıkartılan orman kadastrosu sırasında 104 ada 2 numaralı orman parseline sınır olan yol ve derelerin orman olarak sınırlandırılarak orman niteliğinde Hazine adına tescili istemi ile dava açmıştır.
    Mahkemece, 104 ada 2 parsele bitişik davaya konu 30 ve 32 parseller arasında kalan yol ile yine 104 ada 2 parselle 102 ada 1, 103 ada 1 parseller arasında kalan yolların yörede yapılan genel arazi kadastrosu sırasında yol ve dere yatağı olarak tespit dışı bırakılıp paftasına işlendiği ve tespit tutanağı düzenlenmediği bu nedenle davaya bakma görevinin genel mahkemelere ait olduğu gerekçesi ile davanın görev nedeniyle reddine, kararın kesinleşmesinden sonra dosyanın görevli ve yetkili Demirköy Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3402 sayılı Yasanın 5304 sayılı Yasa ile değişik 4. maddesi hükmüne göre orman kadastrosu yapılmıştır.
    Dosyanın incelenmesinde, çekişmeli yerin yörede 5304 sayılı Yasa ile değişik 3402 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan kadastroda yol ve dere olarak tespit dışı bırakılıp paftasına işlendiği, tespit tutanağının düzenlenmediği anlaşılmaktadır.
    Mahkemece 3402 sayılı Yasanın 26/4. maddesi ve H.G.K."nun 28.11.2007 gün ve 20-909/891 sayılı kararında kabul edilen ilke gözönünde bulundurularak davaya bakma görevinin genel mahkemelere ait olduğu gerekçesi ile hüküm kurulmuşsa da delillerin değerlendirilmesinde hataya düşülmüştür. Şöyle ki; 3402 sayılı Yasanın 26/4. maddesi hükmüne göre “Kadastro mahkemesinin yetkisi (görevi) her taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağının düzenlendiği günde başlar.” Ancak, aynı Yasanın 22.02.2005 gün ve 5304 sayılı Yasa ile 4/3. maddesi değiştirilerek “Çalışma alanında orman bulunması ve 6831 sayılı Orman Yasasına göre orman kadastrosuna başlanılmamış olması halinde, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde her çeşit taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırlarının tayini ve tespiti kadastro ekibi tarafından yapılır" hükmü yürürlüğe konulmuştur. Yasanın değişik bu hükmü, 6831 sayılı Orman Yasasının "Devlet Ormanları ve orman kadastrosu" başlığını taşıyan 7/1. maddesine paralel bir hükümdür. Yine, aynı yasanın değişik 4/5. maddesinde "Çalışma alanındaki ormanların bu ekipçe sınırlandırma ve tespitleri yapılarak otuz günlük kısmi ilanı
    alınır. Bu alanlarda orman kadastrosu yapılmış sayılır.” ve 11/1. maddesinde, “Kadastro Müdürü, kadastro tutanaklarına göre yapılan tespitlere dayanarak, askı cetvellerini düzenler, bu cetvelleri ve pafta örneklerini 30 gün ilan ettirir, itirazı olanların ilan süresi içinde kadastro mahkemesinde dava açabileceklerini belirtir” 4999 sayılı Yasa ile değişik 6831 sayılı Orman Yasasının 11/1. maddesinde, “... tutanak ve kararlara karşı askı tarihinden itibaren altı ay içinde kadastro mahkemelerine …. müracaatla SINIRLAMAYA ve bu Yasanın 2 nci maddesine göre ORMAN SINIRLARI DIŞINA ÇIKARMA işlemlerine Orman Bakanlığı ve Orman Genel Müdürlüğü ile hak sahibi gerçek ve tüzel kişiler itiraz edebilir. Bu müddet içinde itiraz olmaz ise komisyon kararları kesinleşir” hükümleri mevcuttur.
    Bu hükümlerin birlikte değerlendirilmesinde şu sonuçlara ulaşılmaktadır:
    1- 3402 sayılı Yasanın 5304 sayılı Yasa ile değişik 4. maddesi gereğince yapılan orman kadastrosunda;
    a) Aslında orman olan bir yer orman sayılmayarak (tespit tutanağı düzenlenmeyerek) orman parseli sınırlarının dışında bırakılmışsa, yapılan işlem 3402 sayılı Yasanın 4. maddesinin 3. ve 5. fıkraları ile 6831 sayılı Yasanın 15.01.2009 gün ve 5831 sayılı Yasa ile değişik 7. maddesi gereğince orman kadastro işlemi olduğundan ve 6831 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan orman kadastrosunda bir kısım yerler orman kadastro harita ve tutanakları dışında bırakılarak orman sayılmaması halinde, Orman Yönetimi aynı Yasanın 11/1. maddesi gereğince altı aylık ilan süresi içinde o yerin orman sınırları içine alınması için kadastro mahkemesinde dava açma olanağı bulunduğu gibi, 3402 sayılı Yasanın 4/3. maddesi hükümlerine göre yapılan orman kadastrosunda da kısmi ilan süresi içinde, Orman Yönetimi ya da Hazine tarafından kısmi ilanın yapıldığı tarihte kadastro tespit tutanağı düzenlenmeyen yer hakkında orman kadastrosuna itiraz davası açılabilir. Sonradan kültür arazilerinin kadastrosu yapılırken bu yer ile ilgili malik hanesi açık bırakılarak tespit tutanağı düzenlenip kadastro mahkemesine gönderileceğinden mahkemece, tespit tutanağı, dava dosyası ile birleştirilerek davaya devam edilip orman kadastrosuna itiraz davasının karara bağlanması gerekir. (Yönetmelik md. 17/2 dokuzuncu paragraf).
    b) Yine, aslında orman olan bir yer, orman sayılmayarak orman parseli içine alınmamış ve tespit tutanağı düzenlenmemişse Orman Yönetimi ve Hazine kısmi ilan tarihinden önce 3402 sayılı Yasanın 7/4. maddesi gereğince tespit tutanağı düzenlenmesini isteyebilir. Bu halde; kadastro ekibi o yer hakkında tespit tutanağı düzenlemek zorundadır. Kısmi ilan süresi içinde itiraz edilip tutanak düzenlettirilmemişse, daha sonra kültür arazilerinin kadastrosu yapılırken yine tutanak düzenlenebilir; herhangi bir nedenle tespit tutanağı düzenlenmemişse, yukarıda (a) bendinde açıklandığı gibi yapılan işlem orman kadastrosu olduğundan ve 6831 Sayılı Orman Yasası ile 3402 sayılı Kadastro Yasası birlikte ve iç içe uygulandığından 6831 sayılı Yasanın 11/1. maddesinde olduğu gibi, Orman Bakanlığı ve Orman Genel Müdürlüğü, orman kadastro sınırları dışında (tespit harici) bırakılan taşınmazlar hakkında yine askı ilan süresi içinde kadastro mahkemesinde dava açabilir. Bu durumda; mahkemece dava görev yönünden ret edilmeyip taraf delilleri toplanıp davanın esası ile ilgili hüküm kurulması gerekir.
    c) Orman parsellerinin kısmi ilana çıkartıldığı tarihte, orman sınırları dışında bırakılan ancak daha sonra kültür arazisi olarak tespit tutanağı düzenlenip askı ilanına çıkartılan parseller hakkında, Orman Yönetimi ya da Hazine tarafından askı ilan süresi içinde yine orman savıyla kadastro mahkemesinde dava açılabileceği gibi başkaları tarafından açılmış davaya 3402 sayılı Yasanın 26/D maddesi gereğince asli müdahil olarak katılıp orman iddiasında bulunabilir.
    d) Aslında orman niteliğinde olan bir yer hakkında, kültür arazisi olarak tespit tutanağı düzenlenmiş ve askı ilan süresi içinde dava açılmayarak tespit tutanağı kesinleşmiş, tapu kaydı oluşmuşsa; yine aynı yönetimler tarafından genel mahkemelerde “devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yer ya da orman” iddiasıyla tapu iptali ve tescil davası açabilir.
    e) Aslında kültür arazisi olduğu halde, orman niteliğiyle tespit tutanağı düzenlenen yer hakkında gerçek ya da tüzel kişiler her türlü delile dayanarak askı ilan süresi içinde kadastro mahkemesinde dava açabilirlerse de tespit tutanağının kesinleşmesinden sonra, hukuken orman
    olan taşınmazlar hakkında özel yasa olan 6831 sayılı Yasa uygulanacağından ve 15.01.2009 gün 5831 sayılı Yasa ile 6831 sayılı Yasanın 7/1. maddesinin sonuna eklenen "Ancak, henüz orman kadastrosuna başlanılmamış yerlerde, 3402 sayılı Kadastro Yasası hükümlerine göre belirlenen orman sınırı, orman kadastro komisyonlarınca belirlenen orman sınırı niteliğini kazanır" hükmü ile H.G.K."nun 08.06.2006 gün ve 2005/20-327-377 ve 28.06.2006 gün ve 2006/20-467-494 sayılı kararlarında benimsenen görüşler yasa hükmü haline getirilmiş olduğundan 3402 sayılı Yasanın 16/D ve 6831 sayılı Yasanın 11/1. maddesi gereğince sadece tapuya dayanılarak, 10 yıllık hak düşürücü süre içinde genel mahkemelerde orman kadastrosuna itiraz davası açıp, orman nitelikli tapu kaydının iptal ve tescili istenebilir.
    f) Yukarıda (b) bendinde açıklandığı gibi, 3402 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan genel kadastroda kadastro tutanağı düzenlenmeyerek tesbit harici bırakılan yer hakkında, Hazine ya da Orman Yönetimi askı ilan süresi içinde 3402 sayılı Yasanın 11/1. maddesi gereğince kadastro mahkemesinde o yerin orman sınırı içine alınması konusunda dava açmamışsa, daha sonra genel mahkemede her zaman o yerin orman olarak tapuya tescili için dava açabilir veya 5304 sayılı Yasa ile değişik 3402 sayılı Yasanın 22/4. yada 15.01.2009 gün 6831 sayılı Yasa ile 3402 sayılı Yasaya eklenen geçici 8. maddesi hükmüne göre o yerin kadastrosu yapılabilir veya Orman Yönetimi bu yerin 4999 sayılı Yasa ile değişik 6831 sayılı Yasanın 7. maddesi hükümlerine göre yapacağı orman kadastrosunda bu yeri orman sınırları içine alabilir.
    2- İşte, 6831 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan orman kadastrosunda, orman sınırı dışında bırakılan (orman kadastro tutanağı düzenlenmeyen) yerin orman sınırı içine alınması konusunda, Orman Genel Müdürlüğünün aktif dava ehliyeti olduğu gibi 3402 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan orman ve arazi kadastrosunda 6831 ve 3402 sayılı Yasa hükümleri birlikte uygulanacağından, kadastro ekiplerince herhangi bir nedenle tutanak düzenlenmeyerek tespit harici bırakılan yerlerin orman sınırı içine alınması konusunda, Orman Genel Müdürlüğünün askı ilan süresi içinde açtığı davanın kadastro mahkemesinde görülmesi gerekir. Bu durum, 3402 sayılı Yasanın 26/4. maddesinin bir ayrıcalığını oluşturmaktadır.
    Somut olaya gelince; davacı ... Yönetimi tarafından dava dilekçesi ekinde krokide taralı olarak gösterilen taşınmazın eski tarihli resmi belgelerde orman olarak gözüktüğü ve yörede 5304 sayılı yasa gereğince orman kadastro çalışmalarının yapılarak kısmi ilana çıkarıldığı ileri sürülerek dava açılmıştır. Yörede 5304 sayılı Yasa ile değişik 3402 sayılı Yasanın 4. maddesi hükümlerine göre yapılan orman kadastrosu sırasında dava konusu taşınmaz orman sınırları dışında bırakıldığına ve Orman Genel Müdürlüğü tarafından temyize konu orman kadastrosuna itiraz davası 3402 sayılı Yasanın 11/1. ve 6831 sayılı Yasanın 11/1. maddeleri uyarınca, kadastro mahkemesinde askı ilan süresi içinde açılıp taşınmazın orman sınırı içine alınmak suretiyle orman sınırının düzeltilmesi istendiğine göre, yukarıda açıklanan ilkeler gözönünde bulundurularak Orman Yönetiminin davasının esası incelenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ... Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 02/02/2012 günü oybirliği ile karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi