10. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/14129 Karar No: 2015/15776 Karar Tarihi: 05.10.2015
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/14129 Esas 2015/15776 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2015/14129 E. , 2015/15776 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ankara 5. İş Mahkemesi Tarihi :17.0.2015 No :2014/1235-2015/548
Dava, yurtdışında Türk Vatandaşlığında geçen borçlanmaya esas süreleri 3201 sayılı Kanun kapsamında borçlanabileceğinin ve yaşlılık aylığı tahsis talebinde bulunabileceğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davanın konusunun kalmadığından bahsedebilmek için, dava açıldıktan sonra meydana gelen bir olay nedeniyle dava konusunun ortadan kalkması; eş söyleyişle tüm tarafların, davanın esası hakkında karar verilmesinde hukuki yararının kalmaması gerekir. Eldeki davada, davacı avukatının, dava dilekçesinde yaşlılık aylığı tahsis talebinde bulunabileceğinin tespiti talebinde bulunduğu, yine davacı vekilinin, 6552 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikle davanın konusuz kaldığını belirtmesi üzerine Mahkemece, başka bir araştırma yapılmaksızın, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmaktadır. Davacının yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti bakımından herhangi bir talebinin bulunup bulunmadığı açıklığa kavuşturulmamıştır. Bu kapsamda davacı avukatına talebi net olarak açıklattırıldıktan sonra, davacı tarafın taleplerinin Kurumca kabul edilip edilmediği kurumdan sorularak, davanın konusuz kalıp kalmadığı hususunun değerlendirilmesi gerekirken, yazılı şekilde sadece davacı vekilinin beyanına dayalı olarak hüküm tesisi isabetsiz olup bozma nedenidir. Mahkemece, yukarıda açıklanan maddi ve hukuki esaslar doğrultusunda inceleme yapmak suretiyle karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davacı avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları nazara alınmalı ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davacıya iadesine, 05.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.