Esas No: 2021/10564
Karar No: 2022/5845
Karar Tarihi: 24.03.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/10564 Esas 2022/5845 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, 5607 sayılı Kanuna muhalefet suçundan verilen bir hükmü incelemiştir. İlk olarak, suçta kullanılan nakil araçlarının iadesi kararına yapılan İncelemeler sonucu reddedilmiştir. Ardından, sanığın hukuki durumunun tayini için 6455, 6545 ve 7242 sayılı yasaların ilgili maddeleri karşılaştırılmış ve yerel mahkemenin bu konuda karar vermesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, sanığın cezasının tespiti için 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası ele alınarak sonuca varılması gerektiği belirtilmiştir. Son olarak, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yasal olmayan bir gerekçeyle itiraz edilmiş, denetim süresi içinde yazılmayan bir bilgi sebebiyle hüküm bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- 5607 sayılı Yasanın 3/11, 3/5, 3/10, 3/22 maddeleri
- 6455, 6545 ve 7242 sayılı yasaların ilgili maddeleri
- 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi, 51/7. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM :Hükümlülük, erteleme, müsadere, iade
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I-Suçta kullanılan nakil araçlarının iadesi kararına yönelik olarak yapılan incelemede;
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan ... İdaresi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
II-Sanık hakkındaki mahkumiyet kararının incelenmesinde ise;
1- Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2 maddelerinin somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası nazara alınarak sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2-TCK'nun 53. maddesinin uygulanması açısından 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas- 2015/85 Karar sayılı kararı gözönünde bulundurularak hüküm oluşturulmasının gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabule göre de,
1-28.06.2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 72. maddesi ile 5271 sayılı CMK'nun 231/8. maddesinde yapılan değişiklikten önce işlenen suçlarla ilgili olarak, CMK'nun 231. maddesi uyarınca verilmiş hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların sanık hakkında yeniden hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesine engel teşkil etmeyeceği gözetilerek, objektif koşullar bakımından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel hali bulunmayan, mahkemesince alınan savunmasında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını talep eden ve kamu zararını ödeyen sanık hakkında subjektif değerlendirme yapılmadan “her ne kadar sanık suçun işlenmesi ile oluşan maddi zararı gidermiş ise de sanık hakkında daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği böylelikle CMK’nun 231.maddesinin hukuki koşulları oluşmadığından” şeklinde yasal olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
2-5237 sayılı TCK'nun 51/7. maddesi gereğince ihtarat yapılmasına rağmen sanığın denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde; ertelenen hapis cezasının kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirileceğinin yazılmaması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ile katılan ... İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.