Esas No: 2021/12267
Karar No: 2022/5994
Karar Tarihi: 24.03.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/12267 Esas 2022/5994 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir hükümlülük kararı temyiz edilmiştir. Mahkeme kararında, suçtan zarar gören Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'na duruşmalardan haberdar edilme ve kovuşturmanın her aşamasında kamu davasına katılma hakkı bulunmasına rağmen bu kuruma duruşma gününü bildirir davetiye çıkarılmadan hüküm kurulduğu belirtilmiştir. Ayrıca, mahkeme kararının gerekçesi tutarsız ve açıklayıcı olmadığı için Yargıtay denetimine uygun olmadığı ifade edilmiştir. Kanun maddeleri açıklanırken, 7188 sayılı kanunla değişiklik yapılan CMK maddesi ve Geçici 5/1-d maddesi anlatılmış, Anayasa Mahkemesi'nin bu maddeler ile ilgili kararı hatırlatılmıştır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması uygulamasının da düzenlendiği 6545 sayılı Kanunun 72. maddesi ve CMK'nun 231. maddesi detaylı bir şekilde anlatılmış ve suç işleyip işlemeyeceği konusunda bir değerlendirme yapılması gerektiği vurgulanmıştır. Karar, 24.03.2022 tarihinde oy birliğiyle bozulmuştur.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5809 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1-Suçtan zarar gören Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'na kovuşturma evresinde duruşmalardan haberdar edilme ve kovuşturmanın her aşamasında kamu davasına katılma hakkı bulunması karşısında, anılan kuruma duruşma gününü bildirir davetiye çıkartılmadan yargılamaya devam edilerek hüküm kurulmak suretiyle, CMK'nun 234. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine aykırı davranılması,
2-Anayasanın 141, CMK’nun 34 ve 230. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet Savcısını ve herkesi inandıracak ve Yargıtay denetimine imkan verecek biçimde olması gerekir. Yargıtay’ın gerekçelerde tutarlılık denetimini yapabilmesi için; kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ile mağdur ve tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin, hangi anlatımın ne gerekçeyle diğerine üstün tutulduğunun açık olarak hükmün gerekçesine yansıtılması ve mahkemece ulaşılan vicdani kanı sonucunda sanığın hangi fiillerinin suç sayıldığı açıklandıktan sonra kabul edilen bu fiillerin hukuki nitelendirilmesinin yapılması, cezada artırım ve indirim gerektiren nedenlerin kanuni bağlamda tartışılması gerekirken, açıklanan bu hususlara uyulmayarak gerekçesiz hüküm kurulması,
Kabule göre de;
1-7188 sayılı Kanunla değişik 5271 sayılı CMK'nun 251/1. maddesi ile; sadece adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda "basit yargılama usulü"nün uygulanması mümkün hale getirilmiş, aynı Kanunla CMK'na eklenen Geçici 5/(1)-d maddesinde ise; 01/01/2020 tarihi itibarıyla "...kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş..." dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulünün uygulanmayacağı açıkça düzenlenmiş ise de;
Anayasa Mahkemesi'nin 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 Esas 2021/4 Karar sayılı ve 25.06.2020 tarihli ve 2020/16 Esas 2020/33 Karar sayılı kararları ile yukarıda anılan geçici 5/1-d'de yer alan "...kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış..." ibarelerinin, aynı bentte yer alan, "Basit yargılama usulü" yönünden Anayasa'nın 38. maddesine aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmesi karşısında, Mahkemece sanık lehine sonuç doğurabilecek nitelikteki “Basit Yargılama Usulünün” uygulanma şartları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi mecburiyeti,
2- Dosya kapsamında yer alan bilgi ve belgelere göre atılı suçtan dolayı kanaat verici basit bir araştırmayla belirlenebilir maddi bir zarar bulunmayan, suç tarihi itibarıyla 6545 sayılı Kanunun 72. maddesiyle, CMK’nun 231/8. maddesinde yapılan değişikliğin yürürlükte olmaması nedeniyle CMK'nun 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması uygulamasına engel adli sicil kaydı olmayan ve hükmün açıklanmasınının geri bırakılmasına karar verilmesini talep eden sanığın, kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak, yeniden suç işleyip işlemeyeceği konusunda bir değerlendirme yapılarak sonucuna göre hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 24.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.