2. Hukuk Dairesi 2014/22766 E. , 2014/21098 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Yatağan Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
TARİHİ :02.07.2014
NUMARASI :Esas no: 2013/188 Karar no:2014/276
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-karşı davacı (kadın) tarafından, yoksulluk nafakası ile tazminatların miktarı yönünden; davacı-karşı davalı (koca) tarafından ise, boşanma kararı, kadın yararına verilen tazminatlar, yoksulluk nafakası, yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Davacı-karşı davalı kocanın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
a-Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına ve özellikle boşanmanın eki niteliğinde bulunan maddi ve manevi tazminat taleplerinin kabul veya reddi halinde ayrıca vekalet ücretine hükmedilemeyeceğinin tabii bulunmasına göre, davacı-karşı davalı kocanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
b-Mahkemenin 07.03.2012 tarihli ilk kararında, davacı-karşı davalı kocanın davasının reddine, davalı-karşı davacı kadının boşanma davasının kabulüne, kadın yararına 600 TL yoksulluk nafakasına, maddi ve manevi tazminata, müşterek çocukların velayetinin anneye verilmesine, çocuklar yararına iştirak nafakasına karar verilmiş, hükmün davacı-karşı davalı koca tarafından, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyizi üzerine, Dairemizin 04.03.2013 tarihli kararı ile iştirak nafakalarının ve yoksulluk nafakasının başlangıç tarihleri ve kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminatların çok olması yönünden hüküm bozulmuş, yerel mahkemenin bozma ilamına uyması ile de bozma dışında kalan kadının karşı davasında verilen boşanma hükmü ile kocanın boşanma davasının reddine ilişkin hüküm ve velayet, kişisel ilişki, yoksulluk nafakası miktarı, iştirak nafakası miktarları, vekalet ücretleri ve yargılama giderleri yönünden karar kesinleşmiştir. Bu yön nazara alınmadan kesinleşmiş konularda yeniden hüküm kurulması doğru olmamış ise de; bu husus sonuca etkili olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Ne var ki, bozmadan sonra davacı-karşı davalı kadın yararına yeniden vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmesi doğru olmamıştır.
2-Davalı-karşı davacı kadının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
a-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK.md.174/1) ve manevi (TMK .md. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.
b-Yukarıda açıklandığı üzere, davalı-karşı davacı kadın yararına ilk hükümde takdir edilen 600 TL. yoksulluk nafakası miktarı yönünden kesinleşmiştir. Bozma sadece nafakanın başlangıç tarihi ile ilgilidir. Bu yön gözetilmeden yoksulluk nafakasının 300 TL "ye düşürülmesi ve geçerlilik tarihinin de boşanma hükmünün kesinleşme tarihi yerine, kararın kesinleşme tarihi olarak gösterilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1/b, 2/a-b bentlerinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, davacı-karşı davalı kocanın bozma kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının ise yukarıda 1/a bendinde gösterilen sebeple REDDİNE, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 28.10.2014 (Salı)