
Esas No: 2014/22177
Karar No: 2014/16414
Karar Tarihi: 30.12.2014
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2014/22177 Esas 2014/16414 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ELEŞKİRT ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/06/2013
NUMARASI : 2011/54-2013/115
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu .... Köyü çalışma alanında bulunan 101 ada 95 parsel sayılı 47.021,27 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kamu orta malı niteliğinde mera vasfıyla sınırlandırılarak özel siciline kaydedilmiştir. Davacı M.. K.., irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabul kısmen reddine, fen bilirkişisinin haritasında (A) harfi ile gösterdiği .... Köyü 101 ada 95 parseldeki mera kaydının iptaline (A) harfi ile gösterilen kısmın davacı üzerine terk ve tesciline, haritada (B) harfi ile gösterilen kısım için açılan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Çekişmeli 101 ada 95 parselde fen bilirkişisinin (A) harfi ile gösterdiği bölümün zilyetlik ile kazanılması mümkün yerlerden olduğu, davacının dayandığı senedin dava konusu taşınmaza uyduğunun fen bilirkişisin raporu ile anlaşıldığı ve zilyetlik ile iktisap koşullarının davacı yararına gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmak için yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece, taşınmaz mera vasfı ile sınırlandırıldığı halde mahallinde yapılan her iki keşifte de dinlenen yerel bilirkişilerin bir kısmı, usule aykırı olarak çekişmeli taşınmazın bulunduğu köy halkından seçilmiş; tahsisli mera yönünden ilgili kurumlardan soruşturmalar eksik yapılmış, taşınmazın niteliği ile ilgili olarak uzman ziraat mühendislerinden oluşan üç kişilik bilirkişi kurulundan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmamış, taşınmazın sınırında dere bulunmasına rağmen keşfe jeolog bilirkişisi götürülmemiş, çekişmeli taşınmazın hava ve uydu fotoğrafında hangi nitelikte olduğu yöntemince tespit edilmemiş, taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcı, sürdürülüş biçimi ve süresi de araştırılmamıştır. Doğru sonuca varılabilmesi için, tespit tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait en az üç ayrı evreye ilişkin streoskopik hava fotoğraflarının Harita Genel Komutanlığı"ndan, aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftaların ise, İl Kadastro Müdürlüğü"nden getirtilerek dosya arasına konulmalı, varsa mera tahsis kararları, ekleri ve haritaları ilgili kurumdan getirtilmeli, ardından mahallinde komşu köylerden; yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişilerle; taraf tanıkları ve üç kişilik ziraat mühendisleri kurulu, jeolog bilirkişi ve fen bilirkişisi huzuruyla yeniden keşif icra edilmelidir. Yapılacak keşifte varsa mera tahsis kararı ve haritaları uygulanıp kapsamları belirlenmeli, mera tahsisi yoksa, mera parselinin öncesinin geleneksel biçimde kullanılan kadim mera olup olmadığı, çekişmeli taşınmazların geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından, ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, taşınmazların öncesinin mera, yaylak veya kışlak olup olmadığı, zaman içinde sınırlarında genişleme olup olmadığı hususunda yerel bilirkişi ve tanıklardan maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanakları ve dayanakları ile denetlenmeli, beyanlar arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazların tarımsal niteliğini bildiren, komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde çekişmeli taşınmazın toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı rapor alınmalı, fen bilirkişisine denetime açık ve keşfi takibe imkan verir harita düzenlettirilmeli, taşınmazın keşif sırasında çektirilecek fotoğrafları üzerinde çekişmeli taşınmazın sınırları fen bilirkişisine kabaca işaretlettirilmeli, jeolog bilirkişiden taşınmazın dere yatağı olup olmadığı ya da dereden kazanılıp kazanılmadığı ile ilgili rapor alınmalı, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiye hava fotoğrafları ve en eski tarihli uydu fotoğrafları üzerinde streoskopik inceleme yaptırılmalı, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Bu hususlar göz ardı edilerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, "terk" ifadesinin hukuki bir niteliğinin bulunmamasına rağmen çekişmeli taşınmazın "terk ve tesciline" şeklinde hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 30.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.