Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu .... Köyü çalışma alanında bulunan 117 ada 10 parsel sayılı 21.253,01 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması nedeniyle Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı O.. D.., satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile çekişmeli 117 ada 10 nolu parselin tapusunun kısmen iptali ile, fen bilirkişisinin 22.08.2013 hakim havale tarihli raporunda (A) harfi ile gösterilen kısmın bu parselden ifrazı ile aynı adaya son parsel numarası verilmek kaydıyla davacı O.. D.. adına kayıt ve tesciline, kalan kısmın tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, hükme esas alınan fen bilirkişisinin rapor ve haritasında (A) harfi ile gösterilen çekişmeli taşınmazın yirmi yıldan fazla süre ile davacı tarafından kullanıldığı kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Dairemizin geri çevirme kararı ile dosyaya getirtilen Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı TCDD 4. Bölge Müdürlüğü"nün 14.11.2014 tarihli yazısına göre dava konusu yerin kamulaştırma sınırı içinde kaldığı ve kamulaştırıldığı bildirilmiş, yargılama sırasında kamulaştırmayı yapan idare davaya dahil edilmediği gibi kamulaştırma evrakları da getirtilmemiştir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için, öncelikle kamulaştırmayı yapan idare davaya dahil edilmeli, davaya karşı diyecekleri sorulup saptanmalı ve delilleri toplanmalı, çekişmeli taşınmazla ilgili kamulaştırma haritası ve ilgili belgeler getirtilerek dosyasına konulduktan sonra taşınmaz başında yeniden keşif yapılmalı, kadastro paftası ve kamulaştırma haritasının ölçekleri eşitlenerek yöntemince çakıştırılmak suretiyle fen bilirkişi tarafından uygulanmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 30.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.