Esas No: 2021/10281
Karar No: 2022/2313
Karar Tarihi: 14.03.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/10281 Esas 2022/2313 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalılar arasında hazine ve orman idaresi bulunan bir kadastro tespitine itiraz davası sonucunda verilen kararın temyiz ve istinaf başvurularıyla ilgili olarak 13. Hukuk Dairesi tarafından verilen kararın bozulması ve dosyanın ilgili birime yönlendirilmesi gerektiği belirtilmektedir. Kararın bozulma sebebi olarak; taşınmazın büyük bir yüz ölçümüne sahip olması ve incelemelerin genel yorumlamayla sonuca ulaşılması nedeniyle doğru sonuca varılamadığı ve yeniden keşif yapılması gerektiği belirtilmektedir. Ayrıca keşif sırasında incelenecek belgeler ve bilirkişiler de açıklanarak detaylandırılmıştır. Kanunlar olarak 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar belirtilmiştir. Ayrıca taşınmazın orman içi açıklık vasfında olup olmadığı da araştırılması gereken konular arasında yer almaktadır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
DAVALILAR : Hazine, Orman İdaresi, ...
DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz
Taraflar arasında ... ... Kadastro Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı, davacı ..., davalı Hazine ve davalı ... İdaresi vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup, bu kez davacı ..., davalı Hazine ve davalı ... İdaresi vekilleri tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında, ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 101 ada 1 parsel sayılı 5.650.668,60 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz orman vasfı ile Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazın mera vasfında olduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabul, kısmen reddine, çekişmeli 101 ada 1 nolu parselin kadastro komisyon kararının iptaline, 19.01.2018 tarihli bilirkişi kurulu raporu ve ekindeki krokide (E1) ve (E2) rumuzları ile gösterilen toplam 262.309,75 metrekare ve "1-B" rumuzu ile gösterilen 380.297,10 metrekare yözölçümlü bölümün mera niteliği ile sınırlandırılmasına ve özel siciline kaydedilmesine, ''1-A" rumuzu ile gösterilen 5.008.061,75 metrekare yüzölçümlü bölümün kadastro komisyon kararı gibi orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hükmün, davacı ..., davalı Hazine ve davalı ... İdaresi vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine şeklinde hüküm kurulmuş, hüküm davacı ..., davalı Hazine ve davalı ... İdaresi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece (E1) ve (E2) ile 1-B rumuzu ile gösterilen bölümlerin mera niteliği sınırlandırılmasına karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve alınan bilirkişi raporları ile bu sonuca ulaşılması mümkün değildir. Çekişmeli taşınmaz büyük bir yüzölçüme sahip olduğu halde taşınmaz bölümlere ayırmak suretiyle incelenmemiş olup, genel bir yorumla bu kadar büyük bir yüzölçüme sahip taşınmazın incelenmesi imkanı bulunmamaktadır. Küçük ölçekli hava fotoğrafları üzerinde yapılan incelemelerde denetime elverişli değildir; 1B, E1 ve E2 harfleri ile gösterilen taşınmaz bölümlerinin 101 ada 1 parsel sınırları içerisinde oldukları gösterilmiş ise de taşınmazın tam olarak hangi kısmına isabet ettikleri ve taşınmazın geri kalan bölümleri ile nasıl bir farkın olduğu yani 1B, E1 ve E2 harfi ile gösterilen bölümlerin 101 ada 1 parselden ayrılmasını gerektirecek nasıl ve ne şekilde bir farklılık olduğu netleştirilmemiş, raporlarda eğimin %10 -100 arasında değiştiğinden bahsedilmiş taşınmazın hangi bölümünün ne kadar eğime sahip olduğu dağlık alanların nereye denk geldiği ayrıntılı olarak açıklanmamıştır. Taşınmazların panoramik olarak fotoğrafları çekilmemiş, yine çekişmeli taşınmazın birçok komşu parseli bulunduğu halde bu komşu parsellerin dava konusu taşınmazı ne olarak okudukları araştırılmamış, meraya tecavüzden veya başka bir nedene dayalı davalar görülüp görülmediği ve taşınmazların evveliyatının orman olup olmadığı ayrıca çekişmeli taşınmazların tahsisli yada kadim mera niteliği bulunup bulunmadığı araştırılmamış, toprak ve bitki örtüsü teknik bilirkişi raporları ile açıklığa kavuşturulmamıştır.
Hal böyle olunca doğru sonuca ulaşılması için Mahkemece, yöreye ait en eski ve sonraki tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarının tamamı ile amenajman planı ve komşu parsellere ait kadastro tutanakları, tutanaklar kesinleşmiş ise tapu kayıt örnekleri ve tapu kayıtları hükmen oluşmuş ise mahkeme karar örnekleri ve varsa ilgili ... ilamlarının örnekleri, kadim ya da tahsisli mera kayıtları araştırılarak ilgili yerlerden getirtilip, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan, komşu köylerde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek beş kişilik yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıkları ile önceki bilirkişiler dışında halen Tarım ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi bilirkişi kurulu, üç ziraat mühendisi bilirkişi kurulu, bir fen elemanı bilirkişi ve bir jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi aracılığıyla yeniden keşif yapılmalıdır. Keşifte getirtilen belgeler çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle, taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı Kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; zilyetlikle veya hukuki değeri kalmamış olan tapu kayıtlarıyla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; yukarıda değinilen diğer belgeler fen, jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi ve orman bilirkişileri eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) hava fotoğrafları ve memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de hava fotoğrafları ve memleket haritası ölçeğine (... veya benzeri programlar kullanılarak) denetime elverişli olacak şekilde çevrildikten sonra komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmaz çevre parsellerle birlikte memleket haritası ve hava fotoğrafları üzerinde gösterilmeli, taşınmazın gerçek eğimi klizimetre aletiyle ölçülerek memleket haritalarındaki münhanilerden (yükseklik eğrilerinden) de faydalanılmak suretiyle belirlenmeli; stereoskopik hava fotoğraflarının stereoskop vasıtasıyla üç boyutlu incelemesi yapılarak temyize konu taşınmazın niteliği, üzerindeki bitki örtüsünün cinsi, yaşı, dağılımı, kapalılık oranının açıklandığı ve dava konusu taşınmazın 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 17/2. maddesinde belirtilen orman içi açıklık vasfında olup olmadığını belirten, müşterek imzalı şekilde, yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli ve dosyadaki belgeler ile karşılaştırıldığında denetime elverişli rapor alınmalı ve çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olup olmadığı tereddüte mahal bırakmayacak şekilde belirlenmelidir.
Ayrıca keşifte dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazın öncesinin ne olduğu, kim veya kimler tarafından, hangi tarihten beri ve ne şekilde kullanıldığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, komşu parsellerin tutanak ve dayanakları ile çekişmeli taşınmaz sınırları içerisinde geçmişte görülen varsa dava dosyaları ve krokileri de uygulanmalı, dava konusu taşınmazı sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; çekişmeli taşınmaz ve mera olduğu iddia edilen bölümler çok büyük bir alanı kapsadığından bölümlere ayrılmak suretiyle incelenmeli; yerel bilirkişiler ve tanıkların sözleri arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak giderilmeye çalışılmalı; ziraatçi bilirkişi kurulundan taşınmazın evveliyatını, toprak yapısını, niteliğini, komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı şekilde açıklayan, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisinden ise, keşfi takibe ve denetlemeye olanak verir rapor ve kroki alınmalı, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle, davacı ..., davalı Hazine ve davalı ... İdaresi vekilinin yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesinin 21.06.2018 tarihli ve 2018/685 Esas, 2018/766 Karar sayılı istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararının KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi hükmünün 6100 sayılı HMK'nin 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, istek halinde peşin harcın temyiz eden davacı ... Başkanlığına iadesine 14.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.