Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/25443
Karar No: 2014/12919
Karar Tarihi: 27.05.2014

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/25443 Esas 2014/12919 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2013/25443 E.  ,  2014/12919 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Dava : 466 sayılı Kanun gereğince tazminat
    Hüküm : Dava dilekçesinin reddi

    Davacı vekilinin 31.01.2005 tarihli dilekçesi ile müvekkili davacının bir suç soruşturması nedeniyle tutuklu kaldığını, yapılan yargılama sonunda üzerine atılı suçtan beraatine hükmedildiğini belirterek 466 sayılı Kanun gereğince maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin açılan davanın mahkemece dava dilekçesinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Davacının tazminat davası açılması konusunda muvafakatı bulunup bulunmadığı mahkemece araştırılarak dava açılmasına davacının muvafakatinin bulunmadığı gerekçesiyle dava dilekçesinin reddine dair verilen kararın esas itibariyle davanın reddine ilişkin olduğu değerlendirilerek yapılan incelemede;
    Davacı vekilinin, tazminat davasından çok önceki bir tarihli ve içeriğinde haksız tutuklamadan kaynaklanan tazminat davası açabileceğine dair özel yetkinin bulunmadığı vekaletnameye dayanarak açtığı tazminat davasında, davacının bildirilen adresine tebligat yapılamaması, yapılan araştırmalarda ise davacının nereye taşındığının belirlenemediği, davacı vekilince tazminat davası açılması konusunda özel yetki içeren vekaletnamenin sunulmadığı, mahkemece davacıyı duruşmada hazır etmesi için çıkartılan meşruatlı davetiyeye rağmen davacı vekilince davacının hazır edilemediğinin anlaşılması karşısında davacının vekili ile arasında tazminat davası açılması yönünde vekalet ilişkisinin bulunmadığı belirlenerek davanın reddine dair verilen kararda isabetsizlik olmadığı anlaşılmakla,
    Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin eksik incelemeye ve davalı lehine hükmedilen dilekçe yazma ücretine ilişkin temyiz itirazının reddiyle hükmün, isteme uygun olarak ONANMASINA, 27.05.2014 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.

    MUHALEFET ŞERHİ:

    Davacı vekili 31.01.2005 tarihli dilekçeleri ile müvekkili davacının 25.01.2003 -27.02.2003 tarihleri arasında haksız tutuklandığını ve yargılandığı suçta beraat ettiğinden 10.000 lira maddi ve 10.000 lira manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
    Mahkeme, davacının davaya muvafakatının tespiti için çıkarılan tebligata rağmen duruşma günü hazır edilmediği, bu nedenle davaya muvafakatı tespit edilemediğinden davanın reddine karar vermiştir.
    Dairemizde davanın reddi kararı yerinde görülerek sayın çoğunlukça onanmıştır. Aşağıdaki gerekçelerle onamanın yerinde olmadığını düşündüğümüzden sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyoruz.
    1. Davacıyı, 26.02.2003 tarihli vekâletname ile tutuklandığı suçtan savunan Av. ..., davacının (sanığın) 10.12.2004 tarihinde beraatı sonrası 31.01.2005 tarihinde tazminat davasını açmıştır. Aradan uzun yıllar geçen bir durum yoktur. Vekâletname "Umumi vekâletname" şeklinde düzenlenmiştir. 466 sayılı Kanuna göre tazminat davasının açılabilmesi için kanun özel bir vekâletname aramamıştır.
    2-Davacı avukatı müvekkili davacıyı, tüm yargı organları önünde (mahkemeler, temyiz organları) haklarını savunmakla yükümlüdür. Bu savunma bazen açılan bir davada davalı, sanık olabileceği gibi, müşteki, katılan, davacı veya şikâyet hakkını kullanma şeklinde de olabilecektir. Kaldı ki koruma tedbirleri nedeniyle tazminat davaları ceza davasının bir nevi devamı niteliğinde olan kendine özgü bir davadır.
    3-Müvekkilinin haklarını korumakla yükümlü olan avukatın, müdafilik ve vekillik görevini yerine getirmemesi halinde hukuki ve cezai sorumluluğu vardır.
    Davacının muvafakatının aranması, avukatın müvekkilinden habersiz tazminat davası açıp aldığı parayı müvekkiline ödememesi düşüncesi olabilir, bu husus mahkemenin göz önüne alacağı bir konu değildir. Belki başka bir suçun veya hukuki ihtilafın konusu olabilir. Mahkemelerin bu hususu araştırma görev veya yetkisi yoktur.
    Mahkemenin davaya devamla makul bir oranda tazminata hükmetmesi gerektiğini düşündüğümüzden sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyoruz.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi