15. Hukuk Dairesi 2017/1591 E. , 2018/1547 K.
"İçtihat Metni"Davacı ...Plastik Zemin Teknikleri ve Kimya San. Tic. Ltd. Şti. ile davalılar 1-... Ağır San. İnş. ve Taah. A.Ş. 2-... İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş. arasındaki davadan dolayı ilk derece mahkemesi olan ... 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin verilen 17.10.2016 gün, 2015/686 Esas ve 2016/611 karar sayılı hükme yönelik istinaf başvurusu sonucu ... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi tarafından verilen 24.03.2017 gün, 2017/25 Esas ve 2017/121 Karar sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmiş olup temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşılmakla, dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli karşılığı düzenlenen beş adet fatura bedelinin ödenmemesi nedeni ile fatura bedellerinin tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkâr tazminatı istemlerine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne ve davalıların icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına dair kararına karşı davalılar vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, görevli ... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi"nce istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş, karar davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle HMK 355. maddedeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp bir isabetsizlik bulunmaksızın karar verilmiş olmasına, dava şartları, delillerin toplanması ve hukukun uygulanması bakımından da hükmün bozulmasını gerektirir bir neden bulunmamasına göre davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davacı, beş adet faturadan kalan alacak için başlattığı takibe yapılan itirazın iptâlini talep etmiş, davalı ise malzemelerin fazla fire ile kullanıldığını, bu nedenle zarara uğradıklarını, faturada belirtilen işçiliğin yapılmadığını takibe kısmi itiraz yapılarak cari hesaptan kalan alacağın ödendiğini, başkaca bir borçları olmadığını savunmuştur.
İlk derece mahkemesince; malzemelerin fazla fire ile kullanıldığı iddiasının ispatlanamadığı ve taraf defterlerindeki inceleme sonucunda cari hesapta 0,2 kuruşluk farklılık bulunduğu, buna göre bakiye alacağın 123.381,55 TL olduğu gerekçesi ile taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne ve icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi tarafından taraflar arasındaki eser sözleşmesi ilişkisi kapsamında, sipariş formları ve davacı faturalarına göre yalıtım işine ilişkin malzemelerin davacı tarafından temin edildiği, montajının yapıldığı, faturaların davalı defterlerinde kayıtlı
olduğu, işin yapımı sırasında malzemenin aşırı fire verecek şekilde zayiatına sebep olunduğuna ilişkin davalılar savunmasını kanıtlar delil sunulmadığı, davalıların artan malzemenin kendilerine iadesi yönünden ihtar ve taleplerinin bulunmadığı anlaşıldığından, mahkemece dosya kapsamına uygun ve denetlenebilir olan bilirkişi raporuna göre davanın kabulü kararının usul ve yasaya uygun olduğu görüldüğünden davalıların istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
Bilindiği üzere itirazın iptâli davası müddeabihi, takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan bir eda davasıdır. Bu davanın takip hukuku içinde ve takip talebiyle sıkı sıkıya bağlantılı olarak ele alınması gerekir ve sonucu itibarıyla takibin devamına etkili bir davadır. Bu nedenle takip talepnamesinde dayanılan borç ve borcun sebebi ile bağlılık asıldır. Davada her türlü delille ispat edilecek alacak da yine takip talepnamesine konu olan ve borçlu yanca itiraza uğrayan alacaktır. Bunun sonucu olarak takip ve dava konusu olmayan taleplerin bu davada dikkate alınamayacağı hakimin iddia ve savunmayla bağlı olduğu kuralının bir gereğidir (Emsal HGK Esas 2011/19-617 Karar 2011/749 tarih 14.12.2011 ve Esas 2006/19-260 Karar 2006/251 tarih 03.05.2006).Somut olayda davacı tarafından ... nolu 06.11.2014 tarihli 78.393,03 TL bedelli, ... nolu 13.11.2014 tarihli 752,84 TL bedelli, ... nolu 01.12.2014 tarihli 51.932,31 TL bedelli, ... nolu 20.12.2014 tarihli 67.277,23 TL bedelli, ... nolu 30.06.2015 tarihli 18.445,70 TL bedelli faturaların ödenmeyen bakiye kısmı dayanak gösterilerek icra takibine başlanmış olup cari hesap alacağına yönelik bir talep bulunmamaktadır. Hükme esas alınan raporda ise takibe dayanak yapılmayan cari hesaba yönelik olarak inceleme yapılmış açıklanan nedenlerle raporun hükme alınması usul ve yasaya aykırı olmuştur.Bununla birlikte, her ne kadar ... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi"nin 2017/25 Esas, 2017/121 Karar sayılı ilamında; faturaların davalılar defterine kayıtlı olduğu gerekçesi ile de davalıların istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiş olsa da hükme esas alınan bilirkişi raporundan takip ve dava konusu 038767 nolu, 30.06.2015 tarihli ve 18.445,70 TL bedelli faturanın davalı defterine kayıtlı olmadığı, faturanın cari hesap alacağı konusunda yapılan hesaplamada bilirkişilerce davalılar borcu olarak değerlendirildiği ve dosya kapsamında bulunan ...56. Noterliği"nin 06.08.2015 tarih ve ... yevmiye nolu ihtarnamesi ile davalılar tarafından iade edildiği anlaşılmaktadır. Davalı tarafça 30.06.2015 tarihli ve 18.445,70 TL bedelli faturanın süresinde noter aracılığı ile iade edildiği savunulduğuna ve davacı tarafça bu faturanın süresinden sonra iade edildiği iddia edilmediğinden TTK 21/2. maddesi gereği faturanın içeriğinin kesinleşmediği anlaşılmaktadır.Bu durumda mahkemece, itirazın iptâli davalarında Dairemiz ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararlarına göre takip dayanağı faturalarla sınırlı olarak inceleme yapılması gerektiğinden ve 038767 nolu, 30.06.2015 tarihli ve 18.445,70 TL bedelli fatura içeriği kesinleşmediğinden yeniden oluşturulacak konusunda uzman teknik bilirkişiden 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 481. maddesine göre ...nolu, 30.06.2015 tarihli faturada yazılı imalâtın yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçleri ile piyasa rayiçleri içinde KDV ve yüklenici karı da bulunduğundan eklenmeksizin tespit edilecek bedel konusunda rapor alınıp diğer dayanak faturalar ile birlikte davacının hak ettiği alacak hesaplanıp bundan kanıtlanan ödemeler düşülüp, sonucuna uygun bir karar verilmesi ve İcra İflas Kanunu"nun 67/II. maddesi gereğince itirazın iptâli davalarında borçlunun icra inkâr tazminatıyla sorumlu tutulabilmesi için alacağın likid, borçlunun itirazında haksız olması gerektiği, bozmadan sonra yapılacak yargılamada alacağın varlığı ile miktarı alınacak bilirkişi raporuyla saptanacağından alacağın likit olmaması sebebiyle koşulları oluşmayan icra inkâr tazminatı isteminin de reddi gerekirken ve ... Bölge Adliyesi Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi tarafından davalıların istinaf talebinin açıklanan nedenlerle kabulü gerekirken hatalı değerlendirme ve eksik inceleme ile karar verilmesi nedeni ile kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile temyize konu Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK"nın 371. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma kararı başvurunun esastan reddi kararına ilişkin olduğundan HMK"nın 373/1. maddesi gereğince başvurunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve bozma kararı doğrultusunda yeniden karar verilmek üzere dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ise Bölge Adliye Mahkemesi"ne gönderilmesine, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, 12.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.