16. Hukuk Dairesi 2014/21840 E. , 2014/16318 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANTALYA KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/11/2012
NUMARASI : 2011/973-2012/688
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 363 ada 1 parsel sayılı 436,04 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine “6831 sayılı Kanun"un 2/B maddesi uyarınca orman sınırı dışına çıkarılmıştır, ... oğlu 1968 doğumlu M.. G..’ün 1988 yılından beri kullanımındadır” şerhi verilerek tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacılar A.. G.. ve arkadaşları, taşınmazın babalarından kaldığı iddiasıyla taşınmazın beyanlar hanesindeki davalı adına verilen zilyetlik şerhinin iptali ve kendi adlarına zilyetlik şerhi verilmesi istemi ile dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli 363 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılar ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dairemizin geri çevirme kararı üzerine dosyaya getirtilmesi istenilen ancak temyiz incelemesinden dönmemesi nedeniyle gönderilemeyen Antalya Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2005/1084-2011/1087 sayılı dosyası UYAP uygulamaları üzerinden incelendiğinde; S. G. mirasçıları olan derdest dosyamızın davacıları tarafından 2/B taşınmazlarına yönelik amcaları Yahya Güç ve mirasçıları aleyhine zilyetliğin korunması ve zilyetliğe yapılan müdahalenin önlenmesi istemiyle dava açıldığı, mahkemece davanın kabulü ile davalıların müdahalelerinin önlenmesine karar verildiği, kararın temyiz incelemesi için Dairemize gönderildiği, Dairemizce de 26.06.2014 tarih, 2014/11117 Esas, 2014/9265 Karar sayılı ve “yargılama sırasında çekişmeli taşınmazlar hakkında kadastro tespit tutanağı düzenlendiğinden davanın Kadastro Mahkemesine aktarılması” gereğine değinen bozma ilamına konu edildiği anlaşılmaktadır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun, 15.01.2009 tarih ve 5841 sayılı Yasa ile değişik Ek-4. maddesi, 6831 sayılı Orman Kanunu"nun 20.6.1973 tarihli ve 1744 sayılı Kanun"la değişik 2. maddesi ile 23.9.1983 tarihli ve 2896 sayılı, 5.6.1986 tarihli ve 3302 sayılı Kanunlarla değişik 2. maddesinin (B) bendine göre orman kadastro komisyonlarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin, fiili kullanım durumları dikkate alınmak ve varsa üzerindeki muhdesatın kime veya kimlere ait olduğu, kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığı hususlarının, kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek ve Hazine adına tescil edilmek suretiyle kadastrosunun yapılacağı hükmünü içermektedir. "kullanım kadastrosu" olarak isimlendirilen bu çalışmanın amacı, 2/B sahalarını, fiili kullanım durumlarını dikkate alarak parsellere ayırmak ve bu taşınmazları 2/B alanı olarak Hazine adına tescil ederken, taşınmazlar üzerinde fiili kullanımı bulunanları ve muhdesatları tespit ederek tapunun beyanlar hanesinde göstermektir. Kullanım kadastrosu sırasında hakkında kullanım kadastrosu tutanağı tanzim edilen taşınmazlar hakkında tutanağın beyanlar hanesinde yer alan ya da alması gereken kullanıcı ve muhdesat şerhlerine ilişkin olarak askı ilan süresi içinde Kadastro Mahkemesinde, askı ilanından sonra ise genel mahkemelerde kullanım kadastrosuna itiraz davası açılmasının mümkün bulunduğu hususu tartışmasızdır. Zilyetliğin korunması davası ile hedeflenen amaçla kullanım kadastrosu ile hedeflenen amaç ortak olup her ikisi de taşınmaz üzerindeki zilyetliğin hukuki sonuç doğuracak şekilde tespitine yöneliktir. Somut olaya gelince; temyize konu 363 ada 1 parsel sayılı taşınmaz Sulh Hukuk Mahkemesinde dava konusu olan P.105 (CV) nolu 2/B parseli kapsamında kalmaktadır. Sulh Hukuk Mahkemesinde görülen dava tarihi ve davanın niteliği nazara alındığında Kadastro Mahkemesine aktarılması gereken bir davanın bulunduğu kuşkusuzdur. Öte yandan 363 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tutanağın beyanlar hanesinin doldurularak M.. G..’ün kullanımında olduğu şerhi verilmesi sonuca etkili değildir. Hal böyle olunca; Sulh Hukuk Mahkemesindeki davanın Kadastro Mahkemesine aktarılması sağlanmalı, dava konusu taşınmazın tutanak aslı ile dava dosyası birleştirilerek gerekli askı ilanları yaptırılmalı, Sulh Hukuk Mahkemesinden aktarılan davanın taraflarının tümünün davaya katılımı sağlanmalı, aktarılan davanın kapsamındaki taşınmazlar hakkındaki diğer davalar da birleştirilmeli, tarafların iddia ve savunmalarıyla ilgili olarak bildirdikleri ve bildirecekleri tüm deliller toplanmalı, çekişmeli taşınmazın başında yöntemince keşif yapılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Açıklanan nedenlerle davacılar ve davalı Hazine vekilinin temyiz istemlerinin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacılara iadesine, 29.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.