Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/779
Karar No: 2019/2885
Karar Tarihi: 27.02.2019

Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2019/779 Esas 2019/2885 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık ... Çankaya, elektrik hırsızlığı suçundan cezalandırılmıştı. Bozkurt Asliye Ceza Mahkemesi, sanığın 559.800.472 Türk Lirası ağır para cezası ile cezalandırılmasına ve cezanın ertelenmesine karar vermişti. Bunun üzerine, İnebolu Asliye Ceza Mahkemesi, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 95/2. maddesi gereğince anılan mahkûmiyet hükmünün esasen vaki olmamış sayılmasına ilişkin karar aldı. Ancak, Adalet Bakanlığı, kanun yararına bozma ihbarında bulunarak kararın geri çevrilmesini talep etti. İhbarnamede, adli sicil ve arşiv kayıtlarının silinmesi işleminin münhasıran Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü tarafından yapılması gerektiğine, suç vasfının değiştiğine ve şikayetçi kurumun zararını tazmin etmesi halinde cezaya yer olmadığına dikkat çekildi. Kararın yeterince açıklayıcı olmadığı belirtilerek bozulması istendi. Sonuçta İnebolu Asliye Ceza Mahkemesi'nin kararı kanun yararına bozuldu.
Kanun maddeleri:
- 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 492/2, 80, 522, 523, 59/2 ve 647. maddeleri
- 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun'un 4. maddesi
- 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu'nun geçici 2. maddesi
- 6290 sayılı Adli Sicil Kanunu İle Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 3. maddesi
- 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında
13. Ceza Dairesi         2019/779 E.  ,  2019/2885 K.

    "İçtihat Metni"

    KANUN YARARINA BOZMA
    Elektrik hırsızlığı suçundan sanık ... Çankaya"nın, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 492/2, 80, 522, 523, 59/2 ve 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun"un 4. maddeleri uyarınca 559.800.472 Türk lirası ağır para cezası ile cezalandırılmasına, cezasının 647 sayılı Kanun"un 6. maddesi gereğince ertelenmesine dair Bozkurt Asliye Ceza Mahkemesinin 10/12/2002 tarihli ve 2002/37 esas, 2002/37 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, hükümlünün hükmün vaki olmamış sayılmasına karar verilmesi talebi üzerine, 765 sayılı Kanun"un 95/2. maddesi gereğince anılan mahkûmiyet hükmünün esasen vaki olmamış sayılmasına ilişkin İnebolu Asliye Ceza Mahkemesinin 15/12/2017 tarihli ve 2017/395 esas, 2017/571 sayılı kararına karşı, Adalet Bakanlığı"nın 25/01/2019 gün ve 94660652-105-37-10896-2018-Kyb sayılı yazısı ile kanun yararına bozma ihbarında bulunulduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 04/02/2019 gün ve 2019/11019 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,
    MEZKUR İHBARNAMEDE;
    1-Karar tarihinde yürürlükte bulunan 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu"nun geçici 2. maddesine 6290 sayılı Adli Sicil Kanunu İle Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun"un 3. maddesi ile eklenen 3. fıkrasında “İkinci fıkrada sayılanlar dışında, birinci fıkra gereğince işlem yapılarak arşive alınan kayıtlar 3682 sayılı Kanunun 8 inci maddesinde öngörülen sürelerin dolduğu veya ertelenmiş olan mahkûmiyetin esasen vaki olmamış sayıldığı hallerde bu tarih esas alınarak Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce silinir.” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, 6290 sayılı Kanun"un yürürlüğe girdiği 11/04/2012 tarihinden itibaren adlî sicil ve arşiv kayıtlarının silinmesi işleminin münhasıran Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce yapılması gerektiğinin gözetilmemesinde,
    2-05/07/2012 tarihli ve 28344 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun"un 82. maddesi ile elektrik hırsızlığını düzenleyen 5237 sayılı Kanunun 142/1-f bendi yürürlükten kaldırıldığı, aynı Kanun’un 83. maddesi ile 5237 sayılı Kanunun 163 üncü maddesine eklenen 3. fıkra ile elektrik hırsızlığı suçunun karşılıksız yararlanma suçu olarak düzenlendiği, dolayısıyla 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9/3. maddesindeki “Lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir.” şeklindeki düzenleme karşısında, önceki ve sonraki temel ceza kanunlarının ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle lehe yasanın belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesinde,
    3-Sanığın üzerine atılı suçun elektrik enerjisi hırsızlığına ilişkin olması nedeniyle hüküm tarihinden sonra yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanun"un geçici 2. maddesinin 2. fıkrası uyarınca mahkemesince uyarlama yapılması gerekeceği, karşılıksız yararlanma olarak 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 163/3. maddesi kapsamına alınan suçun, 6352 sayılı Kanun"un yürürlüğe girmesinden önce işlenmiş olması karşısında, sanığın bahse konu suç nedeniyle meydana gelen zararı tazmin edip etmediğinin tespit edilmesini müteakip, zararın giderildiğinin belirlenmesi üzerine ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    Dosya kapsamına göre, sanık hakkında elektrik enerjisi hırsızlığı suçundan 765 sayılı TCK’nın 492/2, 80,522/1, 523/1,59/2 ve 647 sayılı Kanun’un 4. maddeleri gereğince 559.800.472 TL ağır para cezası ile mahkûmiyete ve aynı Kanun’un 6. maddesi gereğince cezanın ertelenmesine dair Bozkurt Asliye Ceza Mahkemesinin 10.12.2002 gün ve 2002/37 E., 2002/37 K. sayılı kararı ile mahkumiyetine hükmedildiği ve temyiz edilmesi üzerine Yüksek Yargıtay 6. Ceza Dairesi tarafından 11.04.2005 tarih 2003/15982 Esasa 2005/3150 karar sayılı ilamı ile hükmün düzeltilerek onanmasına karar verildiği, kararın 11.04.2005 tarihinde kesinleştiği, bilahare hükümlünün 05.04.2007 tarihli dilekçesi ile adli sicil ve arşiv kaydının silinmesini talep etmesi nedeniyle Bozkurt Asliye Ceza Mahkemesinin 12.04.2007 tarihli ve 2007/33 sayılı kararı ile “hüküm tarihinden itibaren 5 sene geçmesi gerektiği,mahkememizin karar tarihinin 10.12.2002 olduğu, talep tarihi itibariyle 5 yıllık sürenin dolmadığı gerekçesiyle “talebin reddine” karar verdiği anlaşılmış ise de
    1-6290 sayılı Kanun"un yürürlüğe girdiği 11/04/2012 tarihinden itibaren adlî sicil ve arşiv kayıtlarının silinmesi işleminin münhasıran Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2-05.07.2012 tarihli ve 28344 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanun’un 83. maddesi ile 5237 sayılı Kanun’un 163. maddesine eklenen 3. fıkra uyarınca karşılıksız yararlanma suçuna dönüşmek suretiyle suç vasfının değiştiği, 6352 sayılı Kanun"un geçici 2. maddesinin 1. ve 2. fıkra hükümleri birlikte değerlendirildiğinde,şikayetçi kurumun zararını tazmin etmesi halinde sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gözetilerek, 15.08.2002 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağı ile sayaç camı arasından film şeridi ile sayaca müdahale edildiğinin belirlendiği, katılan kurum tarafından yollanılan 05.08.2002 tarihli evrak ile sanığın borcunu 15.07.2002 tarihinde ödediğinin bildirildiği, dosyanın lehe yasa uygulaması sonucu yeniden ele alınması sonrasında katılan kurumun 20.11.2017 tarihli evrakı ile tutan eski tarihli olduğundan dolayı borç ve ödeme kaydına rastlanılmadığını bildirilmesi karşısında; her iki tutanağı örneği katılan kuruma yollanarak çelişkinin neden kaynaklandığının ve ödeme yapılıp yapılmadığı açıkça belirlendikten sonra sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden İnebolu Asliye Ceza Mahkemesinin 15/12/2017 tarihli ve 2017/395 esas, 2017/571 sayılı hükmünün belirtilen nedenlerle 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (b) bendi uyarınca sonraki işlemlerin mahkemesince yerine getirilmesine, dosyanın mahalli mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 27/02/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi