Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/9661 Esas 2016/9504 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1- TCK"nın 158/1-f, 62, 52/2-4 ve 53/1-2-3. maddeleri gereğince mahkumiyet
2- TCK"nın 204/1, 62 ve 53/1-2-3. maddeleri gereğince mahkumiyet

Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, hakkında beraat hükmü verilen ..."den aldığı yem karşılığında ... Bankası A.Ş ... şubesine ait olarak görünen, keşidecisi ...... A.Ş, keşide yeri ..., keşide tarihi 16/12/2011 olan, 13.081,72 TL bedelli tamamen sahte olarak oluşturulan çeki ..."ye verdiği, çekin bankaya ibrazında sahteliğinin anlaşıldığı, sanığın bu şekilde atılı suçları işlediği iddia edilen olayda;
Sanığın savunmasında, söz konusu çeki sattığı 13 adet küçükbaş koç karşılığında...Sanay...Temizlik Ürünleri Şirketi müdürü... şahıstan aldığını ve çekin sahte olduğunu bilmediğini beyan etmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından, sanığın savunmasında ismi geçen ve kimlik bilgileri tespit edilen ... isimli kişinin tanık sıfatıyla beyanın alınması, sanığın imza ve yazı örnekleri alınarak, adli emanette kayıtlı bulunan çek üzerindeki yazı ve imzaların sanığa ait olup olmadığı yönünde bilirkişi incelemesi yaptırılması, çekin ilk hamili olan ve arkasında cirosu bulunan...Tic. Ltd. Şirketinin ortak ve yetkili temsilcilerini gösterir ticaret sicil kaydı getirtilip, açık kimlikleri tespit edilecek şirket yetkilerinin ve çekte ikinci ciranta olarak görünen ..."ün araştırılarak bu şahısların temini halinde tanık olarak dinlenmeleri, çek üzerindeki yazı ve imzaların bu şahısların eli ürünü olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması ve bütün deliler toplandıktan sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, hükümlerin bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14/12/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.