Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2017/136 Esas 2017/521 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/136
Karar No: 2017/521
Karar Tarihi: 19.01.2017

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2017/136 Esas 2017/521 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülen davada, taşınmazın sahibi olan İsmail kızı ...'nin kayıp olması ve mirasçılarının tespit edilememesi nedeniyle kayyım atanması istenmiştir. Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak kayyım tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelenmiş ve kanun hükümleri gözetilerek değerlendirilmediği için davanın reddi kararı bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak, 3561 sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanunun 2/1. maddesi ve Türk Medeni Kanunu'nun 427. maddesi açıklanmıştır.
8. Hukuk Dairesi         2017/136 E.  ,  2017/521 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Kayyım Tayini

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün kayyımı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    K A R A R

    Davacı vekili dava dilekçesinde, Sümer Mahallesi 3407 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 95/2400 hissesinin sahip İsmail kızı ...adına kayıtlı olduğunu, tapu malikinin sağ olup olmadığının ve mirasçılarının tespit edilemediğini, Medeni Kanunun 427. maddesi uyarınca taşınmaza yönelik kayyım atanmasını istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
    3561 sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanunun 2/1. maddesinde, bir kimsenin uzun süreden beri bulunamaması veya oturduğu yerin bilinememesi veya ortada bulunmayan ve miras açıldığında sağ olup olmadığı ispatlanamayan mirasçıya ait payın resmen yönetilmesi amacıyla kayyım atanmasının gerektiği hallerde, vesayet makamının bu kimselerin malları üzerinde Hazine"nin hak ve menfaati bulunup bulunmadığını, mahallin en büyük mal memurluğundan araştıracağı, Hazine"nin hak ve menfaatinin söz konusu olduğunun anlaşılması hâlinde, mahallin en büyük mal memurunu yönetim kayyımı tayin edeceği; Türk Medeni Kanunu"nun 427. maddesinde ise, bir kimse uzun süreden beri bulunamaz ve oturduğu yer de bilinemezse, vesayet makamının, yönetimi kimseye ait olmayan mallar için gereken önlemleri alacağı ve bir yönetim kayyımı atayacağı hükme bağlanmıştır.
    Kayyım atanması talebinin yukarıda açıklanan kanun hükümleri gözetilerek, kanunun amacı da dikkate alınmak suretiyle değerlendirilip sonuçlandırılması gerekir. Dava konusu taşınmaza ait tapuda, malik hanesinde 95/2400 hisseninİsmail kızı ...adına kayıtlı olduğu anlaşıldığından; mahkemece, konuya ilişkin kanun hükümleri ve kanunun amacı gözetilerek dava konusu taşınmaza ait tapu kaydının ilk tesisinden itibaren bütün tedavül kayıtları ile dayanakları belgeler tapu müdürlüğünden, vergi kaydıyla ilgili bilgi ve belgelerin belediye başkanlığından ve vergi dairesi müdürlüğünden getirtilip kayıt ve belgelerde kimlik bilgilerinin bulunması halinde nüfus müdürlüğünden ilgililerin nüfus aile kayıtlarının getirtilerek tapu maliki ile irtibatının araştırılması, varsa mirasçılara ilişkin mirasçılık belgelerinin istenilmesi ve toplanan delillerin birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, eksik inceleme ile davanın reddi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Davacı Maliye Hazinesi vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulüne, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı 6217 sayılı Kanunla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa eklenen Geçici 3. maddesindeki atıf nedeniyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 428. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA ve HUMK"nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna ve peşin harcın temyiz edene iadesine, 19.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.