Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/904
Karar No: 2016/8426
Karar Tarihi: 18.04.2016

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2016/904 Esas 2016/8426 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı işverenin iş sözleşmesini geçerli bir neden olmadan feshettiği iddiasıyla işe iade davası açan davacı işçinin dava süresinde açtığı ve fesih işleminin de geçersiz olduğu sonucuna varan mahkeme kararı, Yargıtay tarafından bozulmuştur. İş Kanunu'nun 20. maddesi uyarınca iş akdini geçerli bir neden olmadan fesheden işçinin, fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içerisinde feshin geçersizliği ve işe iade istemi ile dava açması gerektiği belirtilmiştir. Kararda, somut uyuşmazlıkta davacının iş aktinin 18.04.2014 tarihinde tek taraflı olarak sonlandırıldığı, bu tarihin esas alındığında ise 25.08.2014 tarihinde açılan davanın yasal 1 aylık süre içerisinde açılmadığının anlaşılması karşısında davanın reddedilmesi gerektiği belirtilerek, mahkemenin kabul kararının bozularak davanın reddine karar verilmesi hükmedilmiştir. İlgili kanun maddeleri 4857 sayılı İş Kanunu'nun 18, 20 ve 25. maddeleridir.
7. Hukuk Dairesi         2016/904 E.  ,  2016/8426 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    Dava Türü : İşe iade

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    Davacı vekili, iş sözleşmesinin geçerli neden olmaksızın feshedildiğini belirterek 4857 sayılı İş Kanunu"nun 18 ve devamı maddeleri uyarınca feshin geçersizliğine ve işe iadesine, işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre ücretinin belirlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ise, davanın süresinde açılmadığını, işe iade koşullarının oluşmadığını ve davanın haksız ve yersiz olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davanın süresinde açıldığı ve yapılan fesih işleminin de geçersiz olduğu sonucuna varılmakla davanın kabulüne karar verilmiştir.
    4857 sayılı İş Kanunu"nun 20. maddesi uyarınca iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan feshedildiğini ileri süren işçinin, fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içerisinde feshin geçersizliği ve işe iade istemi ile dava açması gerekir. Bu süre hak düşürücü süre olup, davanın her aşamasında resen dikkate alınması gerekir.
    İşveren fesih bildiriminde bulunmuş, ancak bunu tebliğ etmemiş olmasına rağmen, örneğin, işçi, işvereni şikâyet ederek, fesih bildiriminin yapıldığı tarihi kesin olarak belirleyecek bir işlem yapmışsa, artık bu tarihin esas alınması uygun olacaktır. Bu anlamda işverenin fesih bildiriminin tebliğden imtina edildiği tutanakların tutulduğu tarih, tutanak düzenleyicilerinin doğrulaması halinde tebliğ tarihi sayılacaktır. Eylemli fesih halinde dava açma süresi, eylemli feshin yapıldığı tarihten itibaren işler. Fesih bildirimine karşı idari itiraz yolu öngören personel yönetmeliği ya da sözleşme hükümleri, dava açma süresini kesmeyeceği gibi, işçinin bu süre içinde hastalığı nedeni ile rapor alması da bu süreyi durdurmayacaktır.
    Somut uyuşmazlıkta davacı dava dilekçesinde iş aktinin 18.04.2014 tarihinde tek taraflı olarak sonlandırıldığını iddia ederken davalı ise fesih bildirim tarihinin 18.04.2014 olup yasal dava açma süresinin aşıldığını savunmuştur.
    Gerçekten da dosyaya sunulan işten ayrılma bildirgesi, hizmet döküm cetveli ve SGK kayıtlarından davacının işten çıkış tarihi 18.04.2014 şeklinde işlenmiştir.
    Ayrıca sunulan bordrolardan da 2014 yılı Nisan ayında 8 gün çalışma 8 gün rapor olmak üzere 16 gün karşılığı ücret tahakkuk ettirildiği de görülmüştür.
    Davacının 12-24 Nisan 2014 arasında arka arkaya 3 kez raporlu olduğu da görülmüş olup en son rapor bitim tarihi olarak 24.04.2014 tarihi gözükmektedir. Yani davacının 25.04.2014 tarihinde işbaşı yapması gerektiği anlaşılmıştır.
    Yine davacının devamsızlık yaptığına dair 8-9 Nisan ile 11-12-13 Nisan 2014 tarihli tutanaklar sunulmuştur.
    Davacının devamsızlığı üzerine keşide edilen ve varsa mazeretini bildirmesi aksi halde iş akdinin 4857 sayılı İş Kanunun 25.maddesi gereğince feshedileceğini içeren noter ihtarı da davacıya 18.04.2014 tarihinde tebliğ edilmiştir.
    Davacı vekili yargılamanın hiçbir aşamasında dava dilekçesinde belirtilen iş aktinin 18.04.2014 tarihinde tek taraflı olarak sonlandırıldığı iddiasının sehven/maddi hataya dayandığını ileri sürmemiştir. Kaldı ki dosyaya sunulan sağlık raporları dahi dikkate alınsa davacının en son 25.04.2014 tarihinde işbaşı yapması gerekirken bu tarihte ve sonrasında dava açılış tarihine kadar işyerinde çalışmasını sürdürdüğüne dair bir ispat da bulunmamaktadır.
    O halde somut olayda davacının iş sözleşmesinin 18.04.2014 tarihinde sonlandırıldığının tarafların kabulünde olduğu, bu tarih esas alındığında ise 25.08.2014 tarihinde açılan davanın yasal 1 aylık süre içerisinde açılmadığının anlaşılması karşısında davanın reddine karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile davanın kabulüne dair hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
    HÜKÜM:Yukarda açıklanan gerekçe ile;
    1-Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2-Davanın REDDİNE,
    3-Alınması gereken 29,20 TL harçtan peşin yatırılan harcın tenzili ile bakiye 4,00 TL harç giderinin davacıdan tahsili ile Hazine"ye gelir kaydına,
    4-Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 30,40 TL yargılama giderinin ise davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
    5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T"ne göre 1.800,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
    6-Artan gider ve delil avansının ilgilisine iadesine,
    7-Peşin alınan temyiz harcının istem halinde davalı şirkete iadesine, 18.04.2016 tarihinde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.








    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi