17. Hukuk Dairesi 2014/1426 E. , 2015/12297 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Batman 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 25/09/2013
NUMARASI : 2006/4-2013/561
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve karşılık davaların kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalı-karşı davacı K. Dayanıklı Tük.Mal.San.Tic.Ltd.Şti. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davalıların işleteni ve sürücüsü oldukları aracın müvekkilinin kullandığı araca çarpması sonucu müvekkilinin yaralandığını ve geçici iş gücü kaybı oluştuğunu, aracının hasar gördüğünü, kaza ile ilgili devam eden ceza yargılamasında davalı araç sürücüsünün 3/8 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiğini belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 1.000 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 25.1.2008 tarihli açıklama dilekçesi ile; 1.000 TL maddi zarar isteminin 400 TL"sinin araç hasarı, 100 TL"sinin değer kaybı, 400 TL"sinin tedavi nedeniyle çalışamama ve 100 TL"sinin bedeni zarar karşılığı olduğunu beyan etmiş, 08.09.2011 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat talebini 10.000 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı K.Dayanıklı Tük. Mal. San. Tic. Ltd. Şti. vekili, davanın reddini savunmuş, süresinde açtığı karşılık davada; aynı kazada hasarlanan müvekkiline ait aracın 15.05.2004 tarihine kadar 26 gün süreyle tamir için serviste kaldığını, aracın günlük 250 TL kazanç sağlarken bu sürede bu kazançtan mahrum kalındığını ileri sürerek, 5.250 TL maddi tazminatın davacı-karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Ş.. Ö.., davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece; bilirkişi raporu benimsenerek, asıl davanın kısmen kabulü ile, 4.826,25 TL maddi, 1.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline; karşılık davanın kısmen kabulü ile, 2.625 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı-karşı davalı V.. Y.."dan tahsiline karar verilmiş, karar davacı vekili ile davalı-karşı davacı K.Dayanıklı Tük.Mal.San.Tic.Ltd.Şti. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle, ceza yargılaması sırasında alınan ve kesinleşen bilirkişi raporundaki kusur dağılımının oluşa ve dosya içeriğine uygun bulunması sebebiyle benimsenmesinde ve hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, manevi tazminatın takdirinde BK."nun 47. maddesindeki (6098 s. TBK. md. 56) özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı-karşı davacı K.Dayanıklı Tük.Mal.San.Tic.Ltd.Şti. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan yaralanma ve araç hasarı sebebiyle maddi ve manevi tazminat istemine yöneliktir.
1086 sayılı HUMK"nın 83. maddesi (6100 sayılı HMK m. 176) uyarınca, ıslah, taraflardan birinin yapmış olduğu bir usul işlemini tamamen veya kısmen düzeltilmesidir. Islahın amacı, yargılama süresinde, şekli ve süreye aykırılık sebebi ile ortaya çıkacak maddi hak kayıplarını ortadan kaldırmaktır. Ancak, açık bir irade beyanı ile terk edilen haklar maddi gerçeğin şekle feda edilmesi gibi bir sonuç doğurmadığı için, ıslah konusu olamaz.
Borçlar Kanunu"nun 41. maddesinde (6098 sayılı TBK m. 49) haksız fiil tanımlanmış, 60. maddesinde (TBK m. 72) de haksız fiilden zarar görenin bundan kaynaklanan maddi ve manevi zararın tazmini istemi ile açacağı davaların bağlı olduğu zamanaşımı süreleri özel olarak düzenlenmiştir. BK"nın 60. maddesinde üç türlü zamanaşımı süresi öngörülmüş olup bunlar, zararın ve failin öğrenildiği tarihten itibaren 1 yıllık (TBK m. 72 gereğince 2 yıl) sübjektif ve nispi nitelikteki kısa zamanaşımı süresi, herhalde haksız fiil tarihinden itibaren 10 yıllık objektif ve mutlak nitelikte uzun zamanışımı süresi ile olağan üstü nitelikteki ceza zamanaşımı süresidir (EREN Fikret, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, B. 9, İstanbul 2006, s. 794). Buna karşılık, özel bir kanun hükmünün, özel olarak zamanaşımı süresi öngördüğü tehlike sorumluluklarında BK m. 60 uygulanmaz. 2918 sayılı KTK"nın 109/I. maddesinde "Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar" hükmüne, yine aynı kanunun 109/II. maddesinde ise, "dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve Ceza Kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş ise, bu süre maddi tazminat talepleri için de geçerlidir" hükmüne yer verilmiştir.
2918 sayılı Kanunun anılan madde hükmünde, gözden kaçırılmaması gereken husus, ceza kanununda öngörülen daha uzun zamanaşımı süresinin, tazminat talebi ile açılacak davalar için de geçerli olabilmesinin, sadece eylemin Ceza Kanununa göre suç sayılması koşuluna bağlanmış bulunmasıdır. Bu düzenlemenin iki ayrı sonucu bulunmaktadır. Söz konusu yasa hükmü, ceza zamanaşımının uygulanabilmesi için sadece eylemin aynı zamanda bir suç oluşturmasını yeterli görmekte; bunun dışında, fail hakkında mahkumiyet kararıyla sonuçlanmış bir ceza davasının varlığı, hatta böyle bir ceza davasının açılması ya da zarar görenin o davada tazminat yönünden bir talepte bulunmuş olması koşulu aranmamaktadır. Dahası, söz konusu hükümde, ceza zamanaşımının uygulanması bakımından sürücü ve diğer sorumlular (örneğin işleten) arasında bir ayrım da yapılmamış, böylece kuralın bunların tümü için geçerli olduğu, hepsi için aynı zamanaşımı uygulanacağı öngörülmüştür (HGK"nın 10.10.2001 gün 2001/19-652-705 ve HGK"nın 16.04.2008 gün, 2008/4-326-325 sayılı kararları ile uzamış ceza zamanaşımı benimsenmiştir).
Açıklanan ilkeler ışığında somut olay ele alındığında, davacı Veysi"nin yaralanmasına neden olan haksız fiil 19.04.2004 tarihinde meydana gelmiş, davacı yan davasını 01.01.2006 tarihinde açmış, ıslah dilekçesi ile bedeni ve araç hasarına ilişkin maddi tazminat taleplerini ise 08.09.2011 tarihinde artırmıştır. Davacı yan davasını kısmi dava biçiminde açmış olup, bilindiği gibi kısmı talep halinde saklı tutulan kısım, yani dava konusu edilmeyen kısım yönünden zamanaşımı süresi işlemeye devam etmektedir. Dava konusu somut olay yönünden davacının 25 gün iş ve güçten kalacak derecede yaralanması ile sonuçlanan kaza tarihi dikkate alındığında 765 sayılı TCK"nın 102/I-4. maddesi uyarınca 5 yıllık zamanaşımı süresi sözkonusudur.
Davacının ıslah dilekçesine karşı, davalı K. Dayanıklı Tük. Mal. San. Tic. Ltd. Şti. vekili tarafından süresinde zamanaşımı defi ileri sürülmesine rağmen, mahkemece zamanaşımı defi yönünden olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi isabetli bulunmamış, kararın bu yönden bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalı-karşı davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı-karşı davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı-karşı davacı K.Dayanıklı Tük. Mal. San. Tic. Ltd. Şti."ye geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 17,30 TL fazla alınan peşin harcın temyiz eden davacıya geri verilmesine 17.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.