11. Hukuk Dairesi 2018/2645 E. , 2019/3940 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TÜK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 3. Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 20.02.2018 tarih ve 2017/446-2018/93 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin taraf vekilleri tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı adına tescilli Torku Zümrüt markasının, müvekkili şirket adına tescilli Zümrüt, Zümrüt Replay, Zümrüt Jest, Zümrüt Mola, Zümrüt Wings ve Zümrüt Clips markaları ile ayırt edilmeyecek derecede benzer olduğunu, davalının markasının tescil edildiği şekliyle değil de müvekkilinin ticaret unvanının asli unsuru olan Zümrüt ibaresini ön plana çıkararak kullandığını ileri sürerek, davalı adına tescilli 2010/87731 numaralı Torku Zümrüt markasının hükümsüzlüğüne, tecavüzün tespitine, men"ine, ürün ve ambalajlara el konulması ve imhasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Dairemizin bozma ilamına uyan mahkemece, Zümrüt ibaresinin esaslı unsur olarak davalı markasında yer aldığı ve hükümsüzlük koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince, dairemizin bozma ilamına uyan ilk derece mahkemesince davaya konu markanın hükümsüzlüğü ile tecavüzün önlenmesine karar verilmiştir. Bu durumda, karar tarihinde yürürlükte bulunan ...Ü.T uyarınca, davacının kabul edilen hükümsüzlük ve tecavüzün önlenmesi taleplerine ilişkin davacı lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmek suretiyle toplam 6.290,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, 3.145,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı ise de bu hatanın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı HUMK"nun 429. maddesi gereğince kararın aşağıda yazılı olduğu şekilde davacı yararına düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne, ancak kanuna uygun olmayan husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HUMK"nun 429. maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesince verilen hükmün 5. bendinde yer alan “ 3.145,00 TL” ibaresinin “6.290,00 TL” şeklinde değiştirilmesi suretiyle ilk derece mahkemesince verilen kararının davacı yararına DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 20/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.