Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2016/6583
Karar No: 2021/1683
Karar Tarihi: 18.03.2021

Danıştay 4. Daire 2016/6583 Esas 2021/1683 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/6583
Karar No : 2021/1683


TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Döküm ve Sıhhi Tesisat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullandığından bahisle düzenlenen vergi inceleme raporuna istinaden söz konusu faturalardan kaynaklanan katma değer vergisi indirimlerinin reddi ve beyanlarının yeniden tanzimi sonucunda haksız iade alınan 2009/8 dönemi için re'sen tarh edilen katma değer vergisi ile kesilen tek kat vergi ziyaı cezasının ve 213 sayılı Kanun'un 353/1. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; davacının ihtilaflı dönemlerde fatura aldığı Tuna Vergi Dairesi mükellefi … İnşaat ve İnşaat Malzemeleri Gıda Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti. hakkındaki vergi tekniği raporuna göre, mükellefin devir suretiyle el değiştirdiği 2010 yılından önce yapılmış olan iki yoklamanın da 2008 yılına ait olduğu, bu yoklamalarda iş yerinin faaliyette olduğu, bir kısım emtianın bulunduğu, davacının mükelleften mal aldığı 2009 yılı için yapılmış bir yoklamanın bulunmadığı, her ne kadar mükellefin 2009 yılı mal tedariklerinin büyük bir kısmının hakkında rapor bulunan mükelleflerden yapıldığı eleştiri konusu yapılmış ve 2009 yılı için belirtilen ciroları yapamayacağı ileri sürülmüş ise de, yukarıda da belirtildiği üzere 2009 yılı için şirketin iş yeri kapasitesi ve ticari organizasyonuna ilişkin bir tespitin bulunmadığı, sırf bildirdiği alımların sahte fatura düzenleyici mükelleflerden olmasının belirtilen ciroları yapamayacağını ortaya koymak için yeterli olmadığı, devir tarihinden sonraki ortaklarla ilgili olumsuzlukların devir tarihinden öncesi için değerlendirmeye alınamayacağı, davacı adına düzenlenen faturaların da faaliyet konusu ile uyumlu olduğu göz önüne alındığında, mükellefin 2009 yılı itibarıyla gerçek bir ticari faaliyetinin olmadığı ve davacı adına düzenlediği faturanın sahte olduğu hususunun ortaya konulamadığı anlaşıldığından cezalı tarhiyatta ve kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacının hakkında sahte belge düzenleme nedeniyle vergi tekniği raporu bulunan mükelleften fatura aldığı ve söz konusu faturayı yasal defterlerine kaydettiğinin tespit edildiği, yapılan işlemlerin yasal ve yerinde olduğu belirtilerek temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, davalı idarenin dava dilekçesinde ileri sürülen iddiaları çürütecek nitelikte savunma yapamadığı, çeşitli kanun maddelerine atıf yapmakla yetindiği, Vergi Mahkemesi kararının hukuka uygun olduğu belirtilerek yasal dayanaktan yoksun temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

TETKİK HÂKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E: …, K:… sayılı kararının cezalı tarhiyata ilişkin kısmının …'in karşı oyu ve oyçokluğuyla, özel usulsüzlük cezasına ilişkin kısmının ise oybirliğiyle ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/03/2021 tarihinde karar verildi.


(X) KARŞI OY :
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun (KDVK) 29. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (a) bendinde mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanun'da aksine hüküm olmadıkça, faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri hükme bağlanmıştır. Aynı Kanun'un 34. maddesinin (1) numaralı fıkrasında ise yurt içinden sağlanan veya ithal olunan mal ve hizmetlere ait katma değer vergisinin alış faturası veya benzeri vesikalar ve gümrük makbuzu üzerinden ayrıca gösterilmek, bu vesikalar kanuni defterlere kaydedilmek şartıyla indirilebileceği belirtilmiştir. Buna göre, katma değer vergisi indiriminden yararlanılabilmesi için bunun geçerli bir belgeye dayanması ve belgenin kanuni defterlere kaydedilmesi gerekmektedir.
Kamu hizmetlerinin finansmanında istikrarın sağlanması bakımından vergilendirme sürecinin belirli bir düzen dâhilinde işlemesi ve sonuçlandırılması gerekmektedir. Bu doğrultuda çeşitli usuller öngörülerek mükelleflerin vergi ilişkisinden doğan hak ve ödevlerini daha dikkatli takip etme zorunluluğu getirilmektedir (AYM., E.2017/24, K.2017/112, 14/6/2017). 3065 sayılı Kanunun belirtilen hükümleri ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 30., 341., 344. maddeleri ve 344. maddesinin atıf yaptığı 359. maddesi birlikte gözetildiğinde, katma değer vergisi indiriminin sahte bir belgeye dayanması hâlinde indirimin reddi suretiyle cezalı katma değer vergisi tarhiyatı yapılacağı hususu mükellefler tarafından belirli ve öngörülebilir nitelikte olduğu anlaşılmaktadır.
Bakılmakta olan davada, ilgili yasa kuralları, davacının 2009/7 döneminde 1 adet KDV dahil 170.000,00 TL tutarında fatura aldığı Tuna Vergi Dairesi mükellefi … İnşaat ve İnşaat Malzemeleri Gıda Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu ile davacı hakkında düzenlenen vergi inceleme raporunda ayrıntılı olarak yer verilen tespitler ile dosyadaki tarafların ileri sürdükleri iddiaların bir bütün olarak değerlendirilmesinden; yapılan yoklamalarda tespit edilen emtiaların ve çalışan işçi sayısının mükellefin beyan ettiği matrahlara ulaşabilmesi için yeterli olmadığı, defter ve belge ibraz etme yazısının tebliğ edilemediği, mükellefe belirli bir dönemden sonra ulaşılamadığı, Ba ve Bs formlarında bildirilen tutarlar ile beyan edilen KDV matrahlarının uyumsuz olduğu, alım yapılan mükelleflerin birçoğu hakkında sahte belge düzenleme nedeniyle vergi tekniği raporu bulunduğu, tahakkuk eden vergi borçlarının ödenmediği hususları ile, "Diğer Musluk ve Valf/Vana imalatı" işiyle uğraşan davacının ham madde temin ettiği mükellefleri tanıma ve gerçek durumunu bilme hususunda oldukça avantajlı durumda olduğu ve basiretli bir tüccar olarak katma değer vergisi indirim sisteminin özelliklerini dikkate alarak buna göre hareket etme sorumluluğu bulunduğu göz önünde bulundurulduğunda; davacıya düzenlenen faturanın gerçek bir emtia teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Bu nedenle davacı tarafından … İnşaat ve İnşaat Malzemeleri Gıda Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.'den alınan fatura dolayısıyla yapılan katma değer vergisi indiriminin reddi suretiyle yeniden oluşturulan katma değer vergisi tablolarına göre ortaya çıkan fark üzerinden tarh edilen bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinde hukuka aykırılık yoktur. Aksi gerekçe ile verilen Vergi Mahkemesi kararında isabet görülmemiştir. Davalı idarenin temyiz isteminin kısmen kabulü ile Vergi Mahkemesi kararının cezalı tarhiyat yönünden bozulması gerektiği görüşüyle, Daire Kararının buna ilişkin kısmına katılmıyorum.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi