Hakaret - görevi yaptırmamak için direnme - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/12607 Esas 2019/1120 Karar Sayılı İlamı

18. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/12607
Karar No: 2019/1120
Karar Tarihi: 10.01.2019

Hakaret - görevi yaptırmamak için direnme - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/12607 Esas 2019/1120 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir kişinin hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarının işlendiği gerekçesiyle mahkumiyetine karar vermiştir. Ancak mahkeme kararı birçok nedenle bozulmuştur. Bunlar arasında, direnme eyleminin birden fazla görevliye karşı işlendiği için cezanın TCK 43/2. maddesi doğrultusunda belirlenmesi gerektiği, cezanın hapis cezası ile adli para cezası arasından seçilirken ölçütlere uyulması gerektiği, hakaret suçunda temel cezada hapis yerine adli para cezası verilmesinin mümkün olduğu ancak yeterince gerekçe gösterilmeden cezanın hapis cezası olarak belirlendiği, sanığın sabıkasının olması veya hakkında açıklanmaması gereken hükmün geri bırakılması kararının ceza miktarını etkileyemeyeceği, hak yoksunluğunun uygulanması zorunluluğunun Anayasa Mahkemesi kararına uygun şekilde yerine getirilmesi gerektiği sayılabilir. TCK 43/2, 53/1-b, 61, 125/3, 125/3-a ve CMK 231 maddeleri de kararda bahsi geçen kanun maddeleridir.

18. Ceza Dairesi 2016/12607 E. , 2019/1120 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

KARAR

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1) Sanığın, görevi yaptırmamak için direnme eylemini, birden fazla görevliye karşı bir suç işleme kararı kapsamında tek bir fiil ile gerçekleştirmesi karşısında, TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
2) TCK’da hapis cezası ile adli para cezasının seçenekli yaptırım olarak öngörüldüğü hallerde, TCK"nın 61. maddesinde öngörülen ölçütlere göre somut olay irdelenip, anılan Kanunun 3. maddesindeki fiille orantılı ceza verilmesi ilkesi de gözetilerek, öncelikle seçenekli yaptırımlardan hangisinin seçildiğinin gösterilmesi, sonrasında da alt ve üst sınırlar arasında temel cezanın belirlenmesi gerekir. Her ne kadar TCK"nın 125/3. maddesinde cezanın alt sınırının 1 yıldan az olamayacağı düzenlenmiş ise de, bu düzenlemenin temel cezanın adli para cezası olarak seçilmesine engel olmayacağı gözönünde bulundurulmadan ve yeterli gerekçe gösterilmeden temel ceza olarak hapis cezası tercih edilmesi,
3) Hakaret suçundan kurulan hükümde, TCK"nın 125/3-a maddesi uyarınca tayin edilen temel cezada, TCK"nın 61. maddesinin 4. ve 5. fıkralarına aykırı olacak şekilde TCK"nın 43. maddesinin, anılan Kanunun 125/4. maddesinden önce uygulanması,
4) 6545 sayılı Kanun 72. maddesiyle, CMK’nın 231/8. maddesinde yapılan değişikliğin suç tarihi itibariyle yürürlükte olmaması nedeniyle, CMK"nın 231. maddesinin uygulanmasına engel mahkumiyeti bulunmayan sanık hakkında hakaret suçundan hüküm kurulurken yeniden suç işlemeyeceği kanaatiyle hapis cezasının ertelenmesine karşın, görevi yaptırmamak için direnme suçundan hüküm kurulurken “sanığın sabıkasının olması” ve hakaret suçundan hüküm kurulurken “sanığın daha önce hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmış olması” biçimindeki kanuni olmayan ve yetersiz gerekçe ile hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
5) Hakaret suçundan hüküm kurulurken TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulanması zorunluluğu,
Kanuna aykırı ve sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 10/01/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.