Esas No: 2019/411
Karar No: 2021/1793
Karar Tarihi: 09.11.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/411 Esas 2021/1793 Karar Sayılı İlamı
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ
.... ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİ)
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : ... (...)
ÜYE : ... (...)
ÜYE : ... (...)
KATİP : ... (...)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/12/2018
ESAS NO ...
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 09/11/2021
YAZILDIĞI TARİH : 09/12/2021
Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili davada dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin davalı şirketten 26/12/2014 tarihinde düzenlenen satış senedi ile ikinci el bir kamyon satın aldığını, 27/12/2014 tarihinde yapılan muayenede aracın muayeneyi geçemediğini, daha sonra ise aracın motorunda arıza çıktığını belirterek, yapılan tamir masrafları ile gelir kaybının ödenmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu aracın çalışır vaziyette davacıya teslim edildiğini, ancak ortaya çıkan ayıpların davalı ile ilgisinin olmadığının, süresinde ayıp ihbarı yapılmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Yerel mahkemece toplanan deliller doğrultusunda; taraflar arasında imzalanan araç satış sözleşmesinde, aracın satışından önce ikinci el ve trafikten çekmeli olduğunun davacı tarafça bilindiği, aracın mevcut durumu ile satın alındığı, davacı tarafın aracın orijinal parçalarının değiştirildiği iddiasını kanıtlayamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Süresinde istinaf yoluna başvuran davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporları ile aracın gizli ayıplı olduğunun belirlendiğini, davacının ihbar yükümlülüğünü yerine getirdiğini, ayıp ihbarının süresinde yapıldığını belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık, davalı tarafça davacıya satılan araçtaki ayıp nedeniyle davalının tazminat sorumluluğunun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava; satım sözleşmesinden kaynaklanan tazminat davasına ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Dosya incelendiğinde davacı tarafın davalıdan 26/12/2014 tarihinde satın aldığı ikinci el kamyonun ayıplı çıktığını belirterek, yapmış olduğu masrafları uğradığı gelir kaybını talep ettiği anlaşılmaktadır.
Davacı tarafın, dava dilekçesinde aracı çalışır halde 2. El olarak ve trafikten çekmeli olarak 26/12/2014 tarihinde satın aldığını, 27/12/2014 tarihinde aracın fren sisteminde arıza tespit edildiğini, 16/01/2015 tarihinde araçta motor arızası olduğunun tespit edildiğini, 19/01/2015 tarihinde bu durumun telefonla davalıya bildirildiğini, 26/01/2015 tarihinde hafif kusurlu olarak aracın trafiğe yeniden çıkarıldığını belirttiği, ayıp iddiasının nedenini ise aracın uzun süre önce trafikten çekilmesi ve çalıştırılmaması ile motorundan kaynaklanan arızalar olduğunu belirtmiştir.
Mahkemece alınan bilirkişi raporunda da aracın motorunda meydana gelen arızanın gizli ayıp niteliğinde olduğu tespit edilmiştir. Bu durumda söz konusu araçta bir ayıbın varlığının kabulü gerekir.
Ancak davaya konu satış sözleşmesinde, aracın "trafikten çekmeli" satın alındığı ve bedelinin ödendiği görülmektedir. Satış tarihi 26/12/2014 tarihidir. Davacı taraf dava dilekçesinde, davaya konu aracın ayıplı olduğunu 16/01/2015 tarihinde öğrendiğini, bu durumu davalı şirkete 19/01/2015 tarihinde telefonda bildirildiği belirtilmektedir. Bundan sonra ise dosya içerisinde bulunan belgelere göre davalıya noter aracılığı ile 13/03/2015 tarihinde ihtarname gönderildiği anlaşılmaktadır. Dolayısıyla davacı taraf ayıba ilişkin ihbarı ayıbı öğrendiği 16/01/2015 tarihinden sonra 13/03/2015 tarihinde yapmıştır. Bu durumda davacının ayıp ihbarını TTK'nun 23.maddesi gereğince süresinde yaptığı söylenemeyecektir. Dolayısıyla davacı tarafın bu yöndeki istinaf itirazları yerinde değildir.
Ancak mahkemece yukarıda belirtilen gerekçeler dışında sadece satış sözleşmesinde aracın ikinci el ve trafikten çekmeli olduğunun bilinmesi gerekçesine dayanılarak, davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığından, HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince kararın gerekçesi değiştirilerek aşağıdaki şekilde yeniden hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
2-Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi...Karar ve 18/12/2018 Tarihli kararının HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
2-a) Davanın REDDİNE,
b)492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 426,94 TL harçtan mahsubu ile bakiye 391,04 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
c)Kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettiren davalı yararına AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 3.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
d)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, artan avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
İstinaf aşamasında yapılan harç masraf yönünden
3-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde yatıran davacıya iadesine,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-HMK'nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
7-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
HMK'nin 353/1-b-2.maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere, 09/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
...
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.