Abaküs Yazılım
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/414
Karar No: 2021/1792
Karar Tarihi: 09.11.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/414 Esas 2021/1792 Karar Sayılı İlamı

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

....

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : ... (...)
ÜYE : ... (...)
ÜYE : ... (...)
KATİP : ... (...)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/11/2018
ESAS-KARAR NO ....

DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 09/11/2021
YAZILDIĞI TARİH : 03/12/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının .... .... ..... imza yetkilisi ve ortağı olduğunu, davacının bu şirketi temsilen davalıya, taraflar arasındaki ticari ilişki çerçevesinde 2 adet çek verdiğini, ancak davalının çek bedelinin ödenmemesi üzerine davacı hakkında da icra takibine geçtiğini, oysa davacının bu çekleri sadece şirket yetkilisi sıfatı ile imzaladığını belirterek, bu çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili; davacının avalist olduğunu, çekin ön yüzünde imzasının olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Yerel mahkemece toplanan deliller doğrultusunda; davacının davaya konu çekleri yetkilisi olduğu keşideci ...… A.Ş. adına imzalandığı, davacının çekin ön yüzünde ismi olsada ayrıca imzası olmaması nedeniyle davacının çek bedelinden avalist olarak sorumlu tutulamayacağı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Süresinde istinaf yoluna başvuran davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının avalist olduğunu, bu nedenle çek bedelinden sorumlu olduğunu, imzası olmasa da davacının isminin yazılı olmasının avalist olmasına yeterli olacağını, davacının kötü niyetli olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık, somut olayda davacının davaya konu çeklerin ön yüzünde bulunan ismi nedeniyle avalist olarak sorumlu olup olmayacağı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, çekten kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Dosya incelendiğinde; davacı tarafın davalı tarafça başlatılan icra takibine konu çekin ön yüzünde bulunan imzasının aval sayılamayacağı iddiası ile menfi tespit talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır.
Davaya konu çeklerin her birinin 14/01/2018 keşide tarihli olduğu, bir tanesinin bedelinin 79.000TL., diğerinin bedelinin 79,067TL olduğu, çeklerinin keşidecesinin ... ... ...... A.Ş. lehtarının davalı şirket olduğu, çeklerin üzerinde davacı ...'ün isminin yer aldığı ve sadece bir tane imza olduğu görülmektedir. Çekin keşidecisi ... .... çeklerin keşide tarihindeki yetkilisinin davacı ... olduğu da dosya içerisindeki bilgilerden anlaşılmaktadır.
TTK'nun 700/1. maddesinde poliçe bedelinin ödenmesinin aval suretiyle teminat altına alınabileceği, 701/2. maddesinde ise avalin "aval içindir" veya bununla eş anlamlı başka bir ibare ile ifade edileceği ve aval veren kişi tarafından imzalanacağı, aynı maddenin 3. fıkrasında ise keşidecinin imzası hariç olmak üzere poliçenin yüzüne atılan her imzanın aval şehri sayılacağı hükme bağlanmıştır. Bu düzenlemelerden hareketle davaya konu çeklerin ön yüzünde sadece bir imzanın olduğu bu imzanında çekin keşidecisi olan şirket yetkilisi sıfatı ile davacı tarafından atıldığı, ayrıca bir imza olmadığından, sadece davacının isminin yazılı olmasının aval iradesi sayılamayacaktır. Dolayısıyla davalı tarafından bu yönler belirtilerek yapmış olduğu istinaf itirazları yerinde değildir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle mahkemece, yargılamanın HMK'da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına göre davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 11.942,32TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 2.985,58TL harcın mahsubu ile bakiye 8.956,74TL harcın istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK'nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
HMK'nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere, 09/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi