Esas No: 2022/13891
Karar No: 2022/3692
Karar Tarihi: 20.06.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2022/13891 Esas 2022/3692 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2022/13891 E. , 2022/3692 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Rize Ağır Ceza Mahkemesinin 25.01.2018 tarih ve 2017/13 - 2018/34 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : Sanığın TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 63, 53 ve 58/9 maddeleri uyarınca 7 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,
İtiraz Edilen Karar : Yargıtay (Kapatılan) 16. Ceza Dairesi 14.12.2020 tarih ve 2019/6769 - 2020/6244 sayılı karar
İtiraz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca, Yargıtay (Kapatılan)16. Ceza Dairesi 14.12.2020 tarih ve 2019/6769 esas 2020/6244 sayılı kararın; sanık ... ile ilgili kısmına CMK 308. maddesi gereğince itiraz edilmekle;
CMK 308/3. maddesi uyarınca itiraz konusu değerlendirildi:
İtiraz nedeni incelendiğinde; “Ceza Genel Kurulunun 14.09.2021 tarihli 2021/6-13 esas ve 2021/392 karar sayılı kararında da vurgulandığı gibi, sanığın ve müdafisinin ayrı ayrı kanun yoluna başvurma hakkına sahip olmaları, farklı temyiz neden ve gerekçelerle hükmü temyiz etme hak ve yetkilerinin bulunması hususları dikkate alınarak, kanun koyucunun amacının sanığın haklarını korumaya yönelik olduğu, Tebligat Kanununun 11. maddesindeki vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılacağı düzenlemesinin sanığın aleyhine olacak şekilde yorumlanamayacağı, bu anlamda ilk derece mahkumiyet hükmünü müdafisinin yanı sıra ayrıca istinaf eden ve kararın sonucundan haberdar edilmesini isteyen sanığa, bölge adliye mahkemesi kararının da tebliğ edilmesinin gerektiği, kendisine böyle bir
tebliğ yapılmaksızın öğrenmek suretiyle hükmü 23.09.2019 tarihinde temyiz eden sanığın temyiz talebinin ise süresinde olduğu ve bu nedenle dosyanın esastan incelenmesi gerekeceği kabul edilmelidir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığımızca dosyanın esastan yapılan incelenmesinde ise, bölge adliye mahkemesince verilen kararda bir hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerden ötürü Yargıtay (Kapatılan) 16. Ceza Dairesinin 14.12.2020 tarihli 2019/6769 esas 2020/6244 karar sayılı kararına karşı sanık lehine 5271 sayılı Kanunun 308. maddesi uyarınca itiraz yoluna başvurulmuştur.” gerekçelerine yer verilerek, sanık lehine CMK 308. uyarınca itiraz yoluna başvurulduğu görülmekle;
14.06.2019 tarihli tebliğnamede hakkında görüş belirtilmemiş olan sanık ...’ın 23.09.2019 öğrenme tarihli temyiz talebi hakkında hüküm kurulmadığı anlaşıldığından;
İlk derece mahkemesi mahkumiyet hükmünü müdafisinin yanı sıra ayrıca istinaf eden ve kararın sonucundan haberdar edilmesini isteyen sanığa, bölge adliye mahkemesi kararının da tebliğ edilmesinin gerekmesi, kendisine böyle bir tebliğ yapılmaksızın öğrenmek suretiyle hükmü 23.09.2019 tarihinde temyiz eden sanığın temyiz talebinin ise süresinde olduğu ve bu nedenle dosyanın esastan incelenmesinin gerekmesi sebepleriyle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının KABULÜNE, Yargıtay (Kapatılan)16. Ceza Dairesinin 14.12.2020 gün ve 2019/6769 esas 2020/6244 sayılı kararının sanık ... yönünden KALDIRILMASINA,
Sanık ... hakkında bölge adliye mahkemesince verilen hüküm sanık ve müdafisince temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan temyiz incelemesinde;
1- Sanık müdafiisinin temyiz talebi yönünden,
Sanık müdafiinin bizzat kendisine 10.04.2019 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilen Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin 20.03.2019 tarih ve 2018/2407 esas 2019/652 sayılı kararına karşı CMK’nın 291. maddesinde öngörülen yasal süre içinde temyiz başvurusunda bulunmadığının, sanık müdafiisinin gerekçeli temyiz layihasını 15 günlük süreden sonra 02.05.2019 tarihinde verdiğinin anlaşılmasına göre; temyiz isteminin CMK'nın 298. maddesine göre REDDİNE,
2- Sanığın temyiz talebi yönünden,
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği
ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanığın temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Rize Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 20.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.