Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/31891
Karar No: 2021/6987
Karar Tarihi: 22.06.2021

5607 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/31891 Esas 2021/6987 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir hükümde, şüphelinin gümrük kaçağı akaryakıtı ticari amaçla bulundurduğu iddiasıyla suçlu bulunduğu ve 5607 sayılı Kanuna aykırılık suçu işlediği gerekçesiyle cezalandırıldığı belirtilmektedir. Temyiz isteği incelendiğinde, yerel mahkemenin sanığın nakilde kullandığı aracın iadesine karar verdiği ancak açılan müsadere davası nedeniyle bu kararın bozulabileceği ve aracın uzun bir süre sonra iade edilebileceği belirtilmiştir. Nakil aracının iadesi kararına yönelik temyiz talebi reddedilmiş, ancak sanık hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz nedenleri yerinde bulunmuştur. Kararda, sanığın temel savunmasının gümrük kaçağı akaryakıtı tarlalarında kullanmak için aldığı yönünde olduğu ancak bu iddianın kesin ve inandırıcı bir delil olmadığı belirtilmiştir. Ayrıca, mahkemenin sanığı cezalandırırken 5607 sayılı Kanun'un 3/11. maddesi gereğince cezalandırmayı göz önünde bulundurmadığı, denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işleyen sanığın cezasının kısmen veya tamamen infaz edileceği hususunda ihtar vermediği ve sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Kararda bahsi geçen kanun maddeler
19. Ceza Dairesi         2019/31891 E.  ,  2021/6987 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yerel Mahkemece kurulan mahkumiyet hükmüyle birlikte, 5607 sayılı Kanun"un 13. maddesi ve 5237 sayılı Kanun"un 54. maddesindeki şartların gerçekleşmemesi sebebiyle, nakilde kullanılan aracın iadesine de karar verildiği, iade kararının, araç hakkında açılmış müsadare davasının konusu olması bakımından, bozma kararıyla birlikte aracın iadesi hükmünün de ortadan kalkacağı, bu durumda yeniden yapılacak yargılama sonucunda tekrar iade kararı verilmesi halinde, kanun yollarının tüketilmesi de dahil, bu kararın kesinleşmesinin uzun bir süre geçtikten sonra mümkün olacağı, kanun yolu denetiminde aracın iadesi kararının hukuka uygun bulunması halinde, bu süre zarfında şahsın, aracı üzerindeki hukuki tasarruf hakkından mahrum kalacağı, aksi durumun ise AİHS ek 1 protokolün 1. maddesi ve Anayasa"nın 35. maddesiyle güvence altına alınan mülkiyet hakkına haksız müdahale oluşturacağı, Yargıtayca bu aşamada yapılacak denetimin söz konusu sakıncaları ortadan kaldıracağı gibi, yargılamanın makul sürede bitirilmesi ilkesinin yerine getirilmesi bakımından da gerekli olduğu değerlendirilerek, temyize konu mahkeme hükmü ceza ve müsadere bakımından ayrı başlıklarda incelenmekle;
    I-) Nakil aracının iadesi kararına yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
    Suçta kullanılan nakil vasıtasının iadesine yönelik katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden TEMYİZ İTİRAZLARININ REDDİYLE İADE KARARININ ONANMASINA,
    II-) Sanık hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
    Başkaca temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    Sanığın aşamalarda değişmeyen savunmalarında ele geçen gümrük kaçağı akaryakıtı tarlalarında kullanmak için aldığını beyan ettiği ve miktar itibariyle de kişisel kullanım sınırları içinde kaldığı anlaşılmakla; sanığın savunmasının aksine, ele geçen kaçak akaryakıtı ticari amaçla bulundurduğuna ilişkin cezalandırılmasına yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gözetilerek beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
    Kabule göre de;
    1-Hükümden sonra 15/04/2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"un 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklinde düzenlemenin sanık lehine hükümler içerdiği, yine aynı Kanun"un 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yerel mahkemece yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
    2- Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliği itibarıyla eylemin 6455 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kanun"un 3/11. maddesi kapsamında kaldığı ve sanığın anılan madde hükmüne göre cezalandırılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
    3-Sanığa 5237 sayılı TCK"nin 51/7. maddesi gereğince denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirileceği, TCK"nin 51/8. Maddesi gereğince denetim süresinin iyi halli olarak geçirilmesi halinde de cezanın infaz edilmiş sayılacağının ihtarlarının yapılmaması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 22/06/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi