9. Ceza Dairesi 2015/8850 E. , 2016/8635 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi:Ağır Ceza
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma,
kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma,
2313 sayılı Kanun"a muhalefet
Hüküm : 1-Sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyet
2- Sanıklar ... ve ... hakkında;
a-Değişen suç niteliğine göre; kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkumiyet, tedavi ve denetimli serbestlik
tedbiri
b-2313 sayılı Kanun"a muhalefet suçundan mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü :
A-Sanıklar ... ve ... hakkında 2313 sayılı Kanun"a muhalefet suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde;
Yapılan yargılama sonunda aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeleri kararda tartışılıp sanıkların suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezaları azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıklar müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
B-Sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, sanıklar ... ve ... hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan kurulan hükümlere yönelik temyize gelince;
1- Sanık ... yönünden;
a-Gerekçeli karar; sorun, gerekçe ve sonuç bölümlerinden oluşup; sorun bölümünde somut olay ile suçun işlenmesindeki özellikler ve ne şekilde işlendiği belirlenmeli, gerekçe kısmında; mevcut deliller irdelenmeli, delillerle sonuç arasında bağ kurulmalı, bir başka deyişle eldeki delillerle neden bu sonuca varıldığı anlatılarak hukuki nitelendirme yapılmalı ve sonuç bölümünde ise hüküm fıkrası yer almalıdır.
İncelenen dosyada, ... ve ... tarihli iddianamelerde sanığa isnat edilen eylemlere ilişkin sübutûn eylem evrakı, savunmalar, başka sanıkların ifadeleri, sanıkların hangi tarihte kiminle ne şekilde telefon konuşması yaptığının ve bu konuşmaların gerçekleşen somut olay ve olgularla (özellikle ele geçen uyuşturucu maddeler ile) bağlantısının gösterilmesi, tüm delillerin ayrı ayrı tartışılarak değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilenlerin belirlenmesi, ulaşılan kanıya göre sanığın sabit kabul edilen fiili ya da fiilleri açıklanarak bunun nitelendirilmesi, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle T.C. Anayasası"nın 141. CMK"nın 230/1. maddelerine aykırı davranılması,
b-Dosya arasında bulunan sanığa ait telefon görüşmelerine ilişkin çözüm tutanaklarının hangi telefon numaraları arasında, hangi tarih ve saatte gerçekleştirilmiş olduğuna dair bilgileri içermediği anlaşıldığından, sözkonusu bilgilerin denetime elverişli şekilde dosya içinde bulundurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Sanıklar ... ve ... yönünden;
Mevcut belge ve deliller, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrası ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile eklenen 5320 sayılı Kanun"un geçici 7. maddesinin, olaya tatbik kabiliyeti bulunup bulunmadığının tespiti açısından yeterli görülmediğinden, öncelikle sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;
a)Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine”,
b) Sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanık hakkında, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına",
c) Sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulandıktan sonra, yükümlülüklerini ihlal ettiği iddia edilen sanık hakkında, 6545 sayılı Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrası uyarınca, yargılamaya devam olunarak, suç tarihi itibariyla TCK"nın 191. maddesi çerçevesinde bir karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükümlerin BOZULMASINA, 13.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.