Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/2560
Karar No: 2020/3395
Karar Tarihi: 15.06.2020

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/2560 Esas 2020/3395 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Taraflar arasındaki trafik kazası sonucu maddi ve manevi tazminat davası görülmüştür. Davacılar, davalıların işleten/sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu araçların karıştığı kazada ölen Umut'un destekten yoksun kalan eşi/babası olduklarını ve manevi zarara uğradıklarını belirterek, belirsiz alacak davası olarak açtıkları davada fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalılardan müteselsilen maddi ve manevi tazminatın tahsiline karar verilmiştir. Ancak mahkemenin hesaplamada yapılan bir hataya dayanarak verdiği manevi tazminat miktarı yüksek bulunmuş ve karar bozulmuştur. Ayrıca, destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilebilmesi için, destek alma hakkı olan kişinin destek alma ihtiyacının devam etmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu durumda mahkemenin davacının yeniden evlendiği tarihten sonra hesaplama yapması gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise TBK'nun 53 ve 56. maddeleridir.
17. Hukuk Dairesi         2019/2560 E.  ,  2020/3395 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacılar vekili, davalıların işleten/sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu araçların karıştığı kaza sonucu, davalı ..."ın idaresindeki araçta yolcu olarak bulunan davacıların eşi/ babası Umut"un öldüğünü, davacıların ölenin desteğinden yoksun kaldığını ve manevi zarara uğradıklarını belirterek, belirsiz alacak davası olarak açtıkları davada fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve davalı ... şirketleri sadece maddi tazminattan sorumlu olmak kaydıyla 5.000,00 TL. maddi ve 250.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiş; 24.11.2014 tarihli artırım dilekçesiyle, maddi tazminat taleplerini 189.915,49 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 151.524,21 TL. ve ... için 43.391,28 TL. maddi tazminatın kaza (... Sigorta yönünden dava ve TSRŞB Motorlu Taşıtlar Bürosu yönünden 22.02.2011) tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte (sigorta şirketleri poliçe
    limitiyle sınırlı sorumlu olmak üzere) müteselsilen tahsiline; davacı ... için 40.000,00 TL. ve Başak Ece için 30.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ... ve ..."ten tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; oluşa ve dosya kapsamına uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi heyeti raporundaki kusur oranlarının benimsenmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davalı ... vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    TBK"nun 53. (BK"nun 45.) maddesi gereği, destekten yoksun kalma tazminatının mahiyeti ve amacı, ölenin eylemli yardımını alanların, desteğin ölümünden sonra da bu yardımdan mahrum kalmaması olduğuna göre; destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilebilmesi için, herşeyden önce, destek alma hakkı olan kişinin destek alma ihtiyacının devam etmesi gerekir. Bu itibarla; ölenin eşi sıfatıyla destek alan kişinin yeniden evlenmesi halinde, desteğinden yararlandığı kişinin yardımından yoksun kaldığından bahsedilemeyeceği ve desteği olan eşinden dolayı destek tazminatına hak kazanamayacağı açıktır.
    Somut olaya bakıldığında; davaya konu kazada ölen ..."un eşi davacı ..."nin, ölen eşinin desteğinden yoksun kaldığı iddiası ile tazminat talep ettiği; davalı yanın temyiz dilekçesinin kapsamı gereği UYAP sistemi üzerinden yapılan kontrolde, davacı ..."nin 11.04.2016 tarihinde yeniden evlendiğinin tespit edildiği; mahkemenin hükme esas aldığı 10.11.2014 tarihli hesap raporunda, davacı ..."nin muhtemel bakiye ömür süresinin tamamı için tazminat hesabı yapıldığı; mahkemenin de davacı ... için bu raporla hesaplanan bedeli hüküm altına aldığı görülmektedir.
    Oysa, destekten yoksun kalma tazminatının yukarıda açıklanan amaç ve kapsamı; somut gerçeğin bulunduğu durumda varsayımlara dayalı hesaplama yapılamayacağı; destek alacaklısı davacı eşin ancak eşinin ölümü ile kendisinin yeniden evlendiği tarihe kadar tazminata hak kazanabileceği gözetilip hesaplama yapılmalıdır.
    Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında mahkemece; davacı ... için, davaya konu kaza tarihi ile davacının yeniden evlendiği tarih arasındaki süre için tazminatın hesaplanması konusunda, daha önce rapor düzenleyen bilirkişiden ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle, yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
    3-Davacılar vekili, dava konusu kaza sonucu davacılar yakınının ölümünden duyulan üzüntü nedeniyle, ölenin eşi/ çocuğu olan davacılar için 250.000,00 TL. manevi tazminat isteminde bulunmuş; mahkemece talebin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    6098 sayılı TBK"nun 56. (818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 47.) maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    O halde mahkemece; meydana gelen trafik kazası sonucu davacıların eşi/ babası olan yakınlarının ölümü nedeniyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kazanın meydana geldiği tarih ve olay tarihindeki paranın alım gücü gözönünde bulundurularak davacılar için hak ve nasafet kuralları çerçevesinde daha düşük manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan, bir miktar yüksek manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; hükmün, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... yararına, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... ve davalı ... yararına BOZULMASINA;
    peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar ... ile ..."e geri verilmesine 15/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi