4. Hukuk Dairesi 2019/979 E. , 2019/2679 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... AŞ ve diğerleri aleyhine 26/12/2014 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem sebebiyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 29/12/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Davacı vekilinin davalı ... AŞ yönünden temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dava, haksız eylem sebebiyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı ... AŞ yönünden davanın husumetten reddine, Davalı ..."a yönelik manevi tazminat ve davalı .... Grup İletişim Yetkilisi ..."a yönelik maddi ve manevi tazminat istemlerinin reddine, davalı ..."a yönelik maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davalılardan ...’un müvekkiline ait kimlik ve fatura bilgilerini izni ve bilgisi dışında kullanmak suretiyle davalı .... Grup İletişim kanalıyla adına hat çıkardığını, davalı ... hakkında eylemleri sebebiyle ceza yargılaması yapıldığını, hatta ilişkin faturaların ödenmemesi sebebiyle davacı hakkında icra takibi yapıldığını, davacının bu takipler sebebiyle menfi tespit davası açmak ve avukat tutmak zorunda kaldığını, avukata ücret ödediğini belirterek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamından, davalı ... tarafından davacının kimlik bilgileri kullanılmak suretiyle davalı ... AŞ’ye ait hat çıkarıldığı anlaşılmaktadır. Davalı ... AŞ bayisini iyi seçmek ve onu yeterince eğitip denetlemekle yükümlü olduğundan bayisinin işlemleri sonucu oluşan zararlardan sorumlu tutulmalıdır. Hal böyle olunca, mahkemece, Davalı ... AŞ yönünden işin esasının incelenerek sonucu dairesinde hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde davanın husumetten reddine karar verilmiş olması doğru değildir.
2-Davacının davalı ...’a yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Davalı ... tarafından davacının kimlik bilgilerinin kullanılması suretiyle hat çıkarılması işleminde bayi olarak gereken dikkat ve özeni göstermeyen davalı ... haksız fiil faili ile birlikte zarardan sorumlu olduğu halde adı geçen davalı bakımından yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş olması da yerinde değildir.
3-Davacının davalı ...’a yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Somut olayda; davalı ...’un davacının rızası olmaksızın kimlik bilgilerini kullanarak ve imzasını taklit ederek davacı adına telefon hattı çıkardığı, telefon faturasının ödenmemesi sebebiyle davacı aleyhine icra takibi yapıldığı ve davacının icra takipleri sebebiyle menfi tespit davası açmak zorunda kaldığı, adı geçen davalının eylemi sebebiyle hakkında ceza yargılaması yapıldığı ve yargılama esnasında alınan bilirkişi raporuyla imzanın davacının eli ürünü olmaması sebebiyle davalı hakkında mahkumiyet hükmü kurulduğu anlaşılmaktadır. Şu halde; davacının kimlik bilgilerinin rızası dışında kullanılması sebebiyle davacının kişisel verilerinin haksız olarak ele geçirildiği ve kullanıldığı sabit olup davalının eyleminin davacının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği dikkate alınarak uygun bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken tümden reddine karar verilmiş olması doğru olmamış kararın bu sebeple de bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (1), (2) ve (3) nolu bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 08/05/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.