14. Hukuk Dairesi 2012/15302 E. , 2013/1079 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 15.10.2012 gün ve 2012/10102-11774 sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı, davalının murisinin 1157 parsel sayılı taşınmazda murislerinden intikal edecek payını satış vadi sözleşmesi ile devraldığını, ancak davalının tapudan devre yanaşmadığını, dava konusu parselde müvekkilinin satın almış olduğu payın tapusunun iptali ile adına tesciline, mümkün olmadığı takdirde dava konusu taşınmazın dava tarihindeki rayiç bedelinin dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, dava konusu parselin ifrazının mümkün olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, 1157 parsel sayılı taşınmazda davalı adına kayıtlı 9/16 paydan murisinden intikal eden 4/16 payının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir.
Kararı, davalı temyiz etmiştir.
Dairemizin 15.12.2012 tarihli 2012/10102-11774 sayılı ilamıyla, hükmün onanmasına karar verilmiştir.
Davalı, karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dava konusu ... ilçesi, ... köyü, 1157 parsel sayılı taşınmaz 3.700,00 m2, tarla vasfında olup 1/4 payı... adına hükmen 27.12.2010 tarihinde tescil edilmiştir. ..., 1157 parsel sayılı taşınmazdaki murislerinden intikali gereken hak ve hisselerinin tamamını 21.09.2006 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile davacıya satmayı vaat etmiş, ölümü ile 27.12.2010 tarihinde davalı ..."a intikal etmiştir.
Fen ve zirai bilirkişilerin 04.01.2012 tarihli raporlarında dava konusu taşınmazın bir kısmında sebze ekili olduğu, bir kısmının boş olduğu, üzerinde bina ve su kuyusunun bulunduğu, 1/5000"lik imar planında 10 K/H konut alanında kalması nedeniyle arsa olarak değerlendirilmesi gerektiği, en küçük bölünmenin 5000 m2 olması nedeniyle ifrazının mümkün olmayacağı belirtilmiş, ... Belediye Başkan Yardımcısı tarafından imzalanan yazı cevabında ise dava konusu taşınmazın onaylı 1/5000"lik imar planında, 10 K/H gelişme konut alanında kaldığı, tarıma yönelik kırsal nitelikli yapıların yeralabileceği, en az ifraz koşulunun 5000 m2 olduğu bildirilmiştir.
5393 Sayılı Belediye Kanunun 34/i maddesinde Belediye Encümeninin görevleri arasında diğer kanunlarla verilen görevleri yerine getirmek sayılmış olup 3194 Sayılı İmar Kanunun 16. maddesi gereğince belediye ve mücavir alan hudutları içindeki gayrimenkullerin re"sen veya müracaat üzerine tevhid veya ifrazı, bunlar üzerinde irtifak hakkı tesisi veya bu hakların terkini, bu Kanun ve yönetmelik hükümlerine uygunluğu belediye encümenleri veya il idare kurullarınca onaylanacağı hükme bağlanmıştır.
Bu durumda mahkemece, yukarıda yapılan açıklamalar gözönünde bulundurularak dava konusu taşınmazın ifrazının mümkün olup olmadığı hususunda belediye encümeninden görüş alınmak suretiyle bir değerlendirme yapılması, ifrazının mümkün olmadığının anlaşılması halinde ikinci kademedeki istem hakkında bir karar verilmesi gerekirken idareci konumundaki belediye başkan yardımcısı tarafından gönderilen yazı cevabına itibar edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Davacının karar düzeltme isteminin kabulü ile; onamaya ilişkin Dairemizin 15.10.2012 günlü ve 2012/10102-11774 sayılı ilamının KALDIRILMASINA, yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün yukarıda açıklanan gerekçe ile BOZULMASINA, yatırılan karar düzeltme harcının istek halinde yatırana iadesine, 25.01.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.