13. Hukuk Dairesi 2013/9342 E. , 2013/23054 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı,... Vadisi Toplu Konut Projesinden 18.10.2006 tarihli sözleşme ile .... numaralı konutu satın aldığını, 11.9.2009 tarihinde taşınmazın teslim edildiğini anacak bağımsız bölümde, bağımsız bölümün bulunduğu blokta ve ortak mahaller ile sosyal tesislerin ve çevre düzenlemesinin tamamlanmaksızın eksik ve ayıplı olarak bırakıldığını, hazırlanan mahal listesi, şartname, tanıtım broşürlerinde belirtilen özelliklere haiz olarak teslim edilmediğini, 15.2.2011 tarihinde tesbit talebinde bulunduğunu, 25.4.2011 günlü bilirkişi raporunun davalıya 16.5.2011 tarihinde tebliğ edildiğini ayrıca 20.5.2011 günlü ihtarla eksikliklerin tamamlanması için iki ay süre verildiği halde giderilmediğini bildirerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalarak, konutundaki eksik ve ayıplı işler için 250 TL, bina için 350 TL, sosyal tesisler ve çevre düzenlemesi için 400 TL nin 20.5.2011 den itibaren faiziyle tahsilini talep etmiştir.16.2.2012 günlü ıslah dilekçesi ile konuttaki eksik ve ayıplı işler için 5.663 TL, ortak yerler için 690 TL, sosyal tesisler ve çevre düzenlemesinin yapılmaması nedeniyle meydana gelen değer düşüklüğü olarak 5.820 TL daha arttırarak toplam 13.173 TL nin 20.5.2011 tarihinden itibaren faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, taşınmazın 11.9.2009 tarihinde eksiksiz olarak teslim edildiğini, eksik ve ayıplı işlerin olmadığını, süresinde ihbar yapılmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece 13.173 TL eksik , ayıplı iş ve değer düşüklüğü bedelinin 1000 TL sinin temerrüt tarihi olan 20.7.2011 tarihinden, 12.173 TL sine ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, davalının satışa sunduğu projeden satın aldığı konut ve konutun bulunduğu blok ile ortak mahallerdeki eksik ve ayıplı işlerin bedeli ile sosyal tesislerin ve çevre düzenlemesinin yapılmaması nedeniyle meydana gelen değer düşüklüğünün tahsili için eldeki davayı açmıştır.Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda sosyal tesisler ve çevre düzenlemesinin yapılmaması nedeniyle değer düşüklüğünün satış bedelinin % 5 ‘i belirlenip hesaplanmıştır.Bilirkişi raporundaki bu hesaplamanın taşınmazın teslim tarihi itibarıyla mevcut durumu esas alınarak hesaplandığı belirtilmiştir.Davalı tarafça rapora yapılan itirazlarında, sosyal tesis ve çevre düzenlemesine ilişkin eksikliklerin tamamlandığı artık bunların değer düşüklüğüne sebep olamayacağı savunulmuştur.Dava konusu eksikliklerin teslim tarihinden sonraki bir süreçte giderilmesi mümkündür.Bu takdirde giderilen kısımlar için dava konusuz kalacağından, değer düşüklüğüne etki eden eksik ve ayıplı işlerin, teslim tarihinden sonraki bir süreçte tamamlanıp tamamlanmadığı belirlenip, tamamlanmayan hususlar için değer düşüklüğünün hesaplanması gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.(Bkz.Aynı nitelikte, 13.HD 2011/14543-17363 ve 25.11.2011 tarihli ilamı)
3-Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda değer düşüklüğü hesaplanırken bulunan % 5 değer düşüklüğü satış bedeline uygulanmak suretiyle bulunan miktarın tahsiline karar verilmiştir.Davacının ödediği satış bedelinden ayıp oranında indirim yapılması gerekir ise de bu indirim miktarı taraflardan birinin diğerinden daha fazla zarar görmesini engelleyen bir metod olan ve dairenin istikrar kazanan uygulama ve içtihatlarına göre kabul gören nisbi metod uygulanarak bulunması gerekir...Metod ise;Satış tarihi itibariyle satılanın, ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın, satış bedeline yansıma miktarı belirlenmektedir. Başka bir ifade ile satılanın, tarafların kararlaştırdıkları satış bedeli gözetilmeksizin, satış tarihi itibariyle gerçek ayıpsız rayiç değeri ile, mevcut ayıplı haldeki rayiç değeri
ayrı ayrı belirlenerek, bu iki değerin birbirine bölünmesi suretiyle elde edilecek oran, satış bedeline uygulanmaktadır.Mahkemece bu yöntem kullanılarak indirilecek bedelin tesbiti gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. ve 3.bentlerde açıklanan nedenle kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 195.50 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.9.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.