Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/3984
Karar No: 2020/3387
Karar Tarihi: 11.06.2020

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/3984 Esas 2020/3387 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2019/3984 E.  ,  2020/3387 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili, davalıların sürücüsü/maliki, trafik sigortacısı olduğu araç ile davacının içinde bulunduğu aracın karıştığı trafik kazası neticesinde yaralandığını belirterek, hmk 107 göre belirsiz alacak davası, fazlaya ilişkin hak saklı kalmak kaydıyla, 5.000,00 TL bakım gideri ile 2.000,00 TL tedavi gideri, 25.000,00 TL iş gücü kaybının müştereken ve müteselsilen davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile davacılardan ...’un yaralanmasından dolayı 50.000,00 TL, baba ... için 20.000,00 TL ve anne ... için ise 20.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere 90.000,00 TL manevi tazminatın davalı malikten tahsilini talep etmiş, ıslah ile talebini yükseltmiştir.
    Davalılar vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre;Davacının iş gücü kaybı nedeniyle açmış olduğu davasının kısmen kabulü ile 129.676,48 TL"nin dava tarihinden itibaren (davalı ... yönünden olay tarihinden itibaren) işleyen yasal faiziyle birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
    Davacının davalı ... aleyhine açmış olduğu manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 15.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyen yasal faiziyle birlikte bu davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
    Maddi tazminat nedeniyle karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Anayasa’nın 141. maddesi gereğince bütün mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olması gereklidir. Gerekçenin önemi Anayasal olarak hükme bağlanmakla gösterilmiş olup gerekçe ve hüküm birbirine sıkı sıkıya bağlıdır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297/1-c. maddesi, bir mahkeme hükmünün kapsamının ne şekilde olması gerektiğini açıklamıştır. Buna göre bir mahkeme hükmünde, tarafların iddia ve savunmalarının özetinin, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususların, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delillerin, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesinin, sabit görülen vakıalarla, bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerin birer birer, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde hükümde gösterilmesi gereklidir. Bu kısım, hükmün gerekçe bölümüdür. Gerekçe, hakimin (mahkemenin) tespit etmiş olduğu maddi vakıalar ile hüküm fıkrası arasında bir köprü görevi yapar.
    Bu hükümler yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereği ve kamu düzeni ile ilgili olup yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekliliği kadar, kararın gerekçesinin de sonucu ile tam bir uyum içinde, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıkta olması zorunludur. Yargıtay"ın hukuka uygunluk denetimi yapabilmesi için de ortada usulüne uygun şekilde oluşturulmuş bir hüküm bulunması gerektiği açıktır.
    Davacı vekili tarafından 13.1.2016 tarihli ıslah dilekçesi ile 335.000,00 TL’ye yükseltildiği ancak harç yatırılmadığı, 14.01.2016 tarihli ıslah dilekçesinde ise maddi tazminat talebini 150.000,00 TL iş göremezlik yükseltilmiş, davalı ... şirketi, sigorta poliçe limiti ile sorumlu olduğundan davalı şirketten 150.000,00 TL talep etmek, davalı ... ise %40 kusuru ile sorumlu olduğundan davalı ...’dan 119.084,00 TL daha talep etmek gerektiği, yine ıslah dilekçesinin sonuç kısmında ise 150.000,00 TL meslekte kazanma gücü kaybı için ek
    tazminatın (davalı malikten 119.084,00 TL sinini diğer kısmın müştereken ve müteselsilen her iki davalıdan olmak üzere)fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, olay tarihinden itibaren temerrüd faizi ile birlikte davalılardan tahsili talep etmiş, yatırılan ıslah harcı ise 2.562,00 TL’dir.
    Mahkemece gerekçeli kararında, davacılar vekilinin dava dilekçesinin özet kısmında, 14/01/2016 tarihli ıslah dilekçesi ile 150.000,00 TL meslekte kazanma gücü kaybı için ek tazminatın (davalı ..."dan 119.084,00 TL) fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile olay tarihinden itibaren işleyen temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak müvekkillerine verilmesini talep ettiği belirtilmiş, 144.084,98 TL maluliyet zararı hükme esas alınarak ,%10 müterafik kusur indirimi ile 129.676,48 TL’ye hükmedilmiştir.
    Yukarıdaki açıklamalar ışığında, davacılar vekilinin ıslah dilekçesi ile ne kadar yükselttiği, hangi davalıdan ne kadar talep edildiği ne ıslah dilekçesinden ne de gerekçeli karardan anlaşılamamış olup denetlenememektedir. Yine mahkemece gerekçeli kararında, davacının maddi tazminata ilişkin hangi kalemlerinin reddedildiği, hangi kalemlerin kabul edildiği de gerekçelendirilmemiş, manevi tazminata ilişkin olarak ise davacıların hepsi yönünden tek bir hüküm verilmiş olması her biri için gerekçe yazılmamış olması doğru olmadığından hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    2-Bozma neden ve şekline göre davacılar vekili ile davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle re"sen hükmün BOZULMASINA; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekili ile davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesinin yer olmadığına; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ve davalı ..."ya geri verilmesine 11.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi