Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/11331
Karar No: 2012/454

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2011/11331 Esas 2012/454 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2011/11331 E.  ,  2012/454 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 15.06.2009 tarih 2009/7753 - 9827 sayılı bozma kararında özetle; “Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir.Şöyle ki:Çekişmeli taşınmazın bulunduğu ... köyünde genel arazi kadastrosu yapılıp yapılmadığı araştırılmamış, yapılmış ise buna ilişkin belgeler ve kadastro paftası getirtilmemiş, taşınmazın parsel numarası alıp almadığı tespit edilmemiş , çekişmeli taşınmazın bulunduğu yere ilişkin kadastro tutanağı düzenlenmemiş ise 3402 sayılı Yasanın 22/son maddesi gereğince orman kadastro tutanaklarının olduğu gibi tapu kütüğüne aktarılıp aktarılmadığı araştırılmamıştır.
    Mahkemece öncelikle çekişmeli taşınmazın bulunduğu ... köyünde genel arazi kadastrosu yapılıp yapılmadığı araştırılmalı, yapılmış ise genel arazi kadastrosu sonucu oluşan kadastro paftası getirtilmeli, çekişmeli taşınmazın genel arazi kadastrosu sırasında parsel numarası alıp almadığı tespit edilmeli, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yere ilişkin kadastro tutanağı düzenlenmemiş ise 3402 sayılı Yasanın 22/son maddesi gereğince orman kadastro tutanaklarının olduğu gibi tapu kütüğüne aktarılıp aktarılmadığı araştırılmalıdır.Bu şekilde yapılan araştırma ve inceleme sonucunda çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede genel arazi kadastrosu yapıldığı ve taşınmaza ilişkin kadastro tespit tutanağı düzenlendiği anlaşıldığı taktirde ada ve parsel numarası tespit edilerek tutanak aslı getirtilmeli; genel arazi kadastrosu yapıldığı ancak tutanak düzenlenmediği, 3402 sayılı Yasanın 22/son maddesi gereğince orman kadastro tutanaklarının olduğu gibi tapu kütüğüne aktarıldığı tespit edilirse buna ilişkin tapu kaydı getirtilmelidir.
    Yukarıda belirtilen şekilde araştırma ve inceleme yapıldıktan sonra ... köyünde 25.1 1980 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2006 yılında orman sınırlandırılması yapılmış ormanlarda 2/B madde uygulaması ile evvelce orman sınırlandırılması yapılmamış ormanlarda orman kadastrosu yapıldığı ve 1.11.2006 tarihinde ilan edilmiş olduğu anlaşıldığından, kural olarak, 4785 Sayılı Yasa gözetilmek suretiyle orman tahdidi yapılıp, kesinleşmişse, bir yerin orman olup olmadığı kesinleşmiş tahdit haritasının orman mühendisi aracılığıyla yerine uygulanması yoluyla çözümlenir. O halde, mahkemece yeniden yapılacak inceleme ve keşifte halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek bir mühendis ve bir fen elemanı aracılığıyla ... köyünde 25.01.1980 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosuna ilişkin kesinleşmiş tahdit haritası ve tapulama paftası uygulattırılmalı, taşınmazın konumu uzman ve fenehli bilirkişilere
    düzenlettirilecek tahdit hattı ile irtibatlı krokide gösterilmeli, taşınmazın 25.1 1980 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman tahdit sınırları içinde orman alanı olduğu ve taşınmaza ilişkin kadastro tutanağı düzenlenmeyerek 3402 sayılı Yasanın 22/son maddesi gereğince orman kadastro tutanaklarının olduğu gibi tapu kütüğüne aktarıldığı tespit edilirse 3402 sayılı Yasanın 26. maddesi gereğince kadastro mahkemesinin yetki ve görevi taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağının düzenlendiği günden itibaren başladığından ve davacı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanmakta olup 6831 sayılı Yasanın 11 maddesi gereğince 6 aylık yasal süre içinde dava açmadığından davanın genel mahkemede görülmesi gerektiği dikkate alınarak mahkemenin görevsizliğine karar verilmelidir.
    Çekişmeli taşınmazın 25.01.1980 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman tahdit sınırları içinde orman alanı olduğu ve taşınmazın bulunduğu yörede genel arazi kadastrosu yapılmadığı anlaşıldığı taktirde davacı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanmakta olup 6831 sayılı Yasanın 11 maddesi gereğince 6 aylık yasal süre içinde dava açmadığından davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmelidir.
    Çekişmeli taşınmazın 25.01.1980 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman tahdit sınırları dışında ancak orman sınırlandırılması yapılmamış ormanlarda 2006 yılında yapılan orman kadastrosuna ilişkin orman sınırları içinde kaldı tespit edildiği taktirde dava 6831 sayılı Yasanın 11 maddesi gereğince 6 aylık yasal süre içinde açılan orman sınırlandırılmasına itiraz davası niteliğinde olduğundan; Mahkemece, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek bir mühendis ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı Yasalar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 Sayılı Yasanın 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; orman kadastrosu kesinleşmediğine göre, fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulanacak kesinleşmemiş tahdit haritası ile irtibatlı, taşınmazın konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine ablike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, çekişmeli taşınmaz yönünden 6831 sayılı Yasanın 17/2 maddesindeki şartların oluşup oluşmadığı değerlendirilmeli ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi" gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra çekişmeli taşınmaz orman sınırları içinde kaldığı ve taşınmaza ilişkin kadastro tutanağı düzenlenmediği anlaşıldığından mahkemenin görevsizliğine, kararın kesinleşmesi ve talep halinde dosyanın Çameli Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 01.11.2006 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
    Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna ve kararın dayandığı gerekçeye göre, çekişmeli taşınmazın yörede
    01.11.2006 tarihinde kesinleşen orman tahdit sınırları içinde kaldığı ve kadastro sırasında 3402 sayılı Yasanın 22/son maddesi hükmü uyarınca çekişmeli taşınmazın bulunduğu yere 421 ada 1 parsel numarası verilerek orman vasfıyla Hazine adına tapuya tescil edildiği, taşınmaza ilişkin kadastro tutanağı düzenlenmediği anlaşılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre davacının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükeltilmesine 30/01/2012 günü oybirliği ile karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi