Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/3668 Esas 2020/4495 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/3668
Karar No: 2020/4495

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/3668 Esas 2020/4495 Karar Sayılı İlamı

Özet:

İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi, boşanma davasında davalı erkeğin tüm, davacı kadının ise bazı temyiz itirazlarının yersiz olduğunu belirterek, kadın lehine takdir edilen maddi tazminatın az olduğu ve daha uygun miktarda tazminat takdir edilmesi gerektiği vurgusuyla kararı bozmuştur. Kararda, Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50. ve 51. maddeleri dikkate alınarak tazminat miktarının belirlenmesi gerektiği ifade edilmiştir.
Kanun Maddeleri: Türk Medeni Kanunu m. 4, Türk Borçlar Kanunu m. 50-51.
2. Hukuk Dairesi         2020/3668 E.  ,  2020/4495 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, yoksulluk nafakası ve tazminatların miktarı yönünden; davalı erkek tarafından ise tazminatların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün bulunmamasına göre, davalı erkeğin tüm, davacı kadının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    2-Davalı erkeğin tespit edilen ekonomik ve sosyal durumu, boşanmaya yol açan olaylarda erkeğin tam kusurlu olması, evliliğin süresi, kadının yaşı, boşanma sonrasında kadının yeni bir düzen kurmak zorunda kalması, paranın alım gücü ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddi tazminat az olup bozma ilamının amacına uygun bulunmamıştır. Türk Medeni Kanunu"nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu"nun 50. ve 51. maddeleri hükümleri dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) tazminat takdiri gerekirken, yazdı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna 267.80 TL temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran davacıya geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.06.10.2020 (Salı)





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.