14. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/15232 Karar No: 2013/1032 Karar Tarihi: 24.01.2013
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/15232 Esas 2013/1032 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2012/15232 E. , 2013/1032 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
İhtiyati tedbir kararının kaldırılmasını isteyen vekili tarafından, karşı taraf davacı aleyhine 20.07.2012 gününde verilen dilekçe ile ihtiyati tedbir kararının kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; istemin reddine dair verilen 23.07.2012 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını isteyen davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_K A R A R_ Davacı, 225 parsel sayılı taşınmaz lehine 219 parsel sayılı taşınmazdan geçit hakkı kurulması istemiyle açmış olduğu davasında dava konusu taşınmazdan tedbiren geçit hakkı kurulmasını istemiştir. Mahkemece, dava sonuna kadar taşınmazın üçüncü kişilere devrinin önlenmesi için tedbir kararı verilmiştir. Davalı vekili, tedbir kararının kaldılmasını talep etmiştir. Mahkemece davalı vekilinin isteminin reddine karar verilmiştir. Davalı vekili bu kararı temyiz etmiştir. Bilindiği gibi, uyuşmazlıkların çözümü için dava yolu tercih edildiğinde bu davanın belli bir süreci alacağı da bilinmektedir. İşte bu süreçte dava konusu hakkın elde edilmesini ortadan kaldıracak bir takım riskler söz konusu olabilir. Bu bağlamda da yargılama hukukunda kesin hukuki himaye sonucunun ortaya çıkmasına kadar yargılama öncesinde veya sonrasında meydana gelebilecek tehlikelerden ve sakıncalardan davalı veya davacıyı hatta üçüncü kişiyi korumak için yargı organlarınca verilen geniş veya dar kapsamlı geçici hukuki himaye tedbirleri öngörülmüştür (EjderYılmaz, Geçici Hukuk Himaye Tedbirleri, Ankara 2001, C.I, s. 32.). Hukuk Muhakemeleri Kanunu 389 ve devamı maddelerinde düzenlenen ihtiyati tedbir kurumu da geçici hukuki himaye tedbirlerinden birisi hatta en sık başvurulanıdır. Anılan Hukuk Muhakemeleri Kanununun 389. maddesi uyarınca; mevcut durumun değişmesi halinde, hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması, hakkın elde edilmesinin tamamen imkânsız hale gelmesi ya da gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğması tehlikesi varsa ihtiyati tedbir sebebi var kabul edilecektir. Somut olayda; dava geçit hakkı kurulması istemine ilişkin olup davanın yargılaması sırasında malikin değişmesi, başka bir deyişle taşınmazın üçüncü kişilere satılması halinde hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması ya da hakkın elde edilmesinin tamamen imkânsız hale gelmesi söz konusu değildir. Bu durumda, taşınmazın üçüncü kişilere devrinin önlenmesine karar verilmesi için yasanın aradığı koşullar somut olayda gerçekleşmemiştir. Açıklanan bu nedenle dava konusu taşınmazın üçüncü kişilere devrinin önlenmesine ilişkin ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken istemin reddi doğru görülmemiş kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 24.01.2013 tarihinde oy birliği ile karar verildi.