9. Hukuk Dairesi 2012/508 E. , 2014/4775 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 1. İŞ MAHKEMESİ ( KARTAL 1. İŞ )
TARİHİ : 20/10/2011
NUMARASI : 2006/734-2011/776
DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, yıllık izin ücreti, genel tatil ücreti ile hafta tatili ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, asıl ve birleşen davayı kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm duruşmalı olarak davalı-birleşen dosya davalısı U.. K.."ın avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; HUMK.nun 435. maddesi gereğince duruşma isteğinin süreden reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verilmiş olmakla Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi. gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, iş sözleşmesinin sigorta primlerinin eksik ödenmesi nedeniyle işverenden primlerinin tamamının ödenmesinin istenilmesi üzerine haklı bir gerekçe bildirmeksizin işverence feshedildiğini ileri sürerek eldeki asıl dava ile kıdem ve ihbar tazminatları ile birleşen Kartal 1. İş Mahkemesi"nin E: 2007/341 sayılı dosyası ile fazla çalışma, yıllık ücretli izin, genel tatil ve hafta tatili çalışma ücretleri alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, işçinin iş sözleşmesinin devamsızlık yaptığı gerekçesiyle feshedildiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı U.. K.. vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı Uğur Kaplan"ın vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Somut olayda; davacı işçinin fazla çalışma ücreti isteklerinin kabulüne karar verilmiştir.
Fazla çalışmaların uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması halinde Yargıtay’ca son yıllarda hakkaniyet indirimi yapılması gerektiği istikrarlı uygulama halini almıştır (Yargıtay 9.HD. 11.2.2010 gün 2008/17722 E, 2010/3192 K; Yargıtay, 9.HD. 18.7.2008 gün 2007/25857 E, 2008/20636 K.). Ancak fazla çalışmanın tanık anlatımları yerine yazılı belgelere ve işveren kayıtlarına dayanması durumunda böyle bir indirime gidilmemektedir.
Somut olayda, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi sonucunda, davacı işçinin fazla çalışma, genel tatil ve hafta tatili çalıştığı iddiası tanık beyanı ile ispatlanmıştır.
Yerel mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda fazla çalışma ücret alacağının net 1.350,00TL olduğu bildirilmiş ve takdiren 1/3 oranında hakkaniyet indirimi yapıldığı karar gerekçesinde açıklanmasına karşın bu oranda indirime gidilmemiş olması isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
3- İşçinin davasını açtığı veya ıslah yoluyla dava konusunu arttırdığı aşamada, mahkemece ne miktarda indirim yapılacağı işçi tarafından bilenemeyeceğinden, Dairemizce 2011 yılı itibarıyla maktu ve nispi vekâlet ücretlerinin yüksek oluşu da dikkate alınarak konunun yeniden ve etraflıca değerlendirilmesine gidilmiş, bu tür indirimden kaynaklanan ret sebebiyle davalı yararına avukatlık ücretine karar verilmesinin adaletsizliğe yol açtığı sonucuna varılmıştır. Özellikle seri davalarda indirim sebebiyle kısmen reddine karar verilen az bir miktar için dahi her bir dosyada zaman zaman işçinin alacak miktarını da aşan maktu avukatlık ücretleri ödetilmesi durumu ortaya çıkmaktadır. Yine daha önceki kararlarımızda, yukarıda değinildiği üzere fazla çalışma alacağından yapılan indirim sebebiyle ret vekâlet ücretine hükmedilmekle birlikte, Borçlar Kanununun 161/son, 325/son, 43 ve 44 üncü maddelerine göre, yine 5953 sayılı Yasada öngörülen yüzde beş fazla ödemelerden yapılan indirim sebebiyle reddine karar verilen miktar için avukatlık ücretine hükmedilmemekteydi. Bu durum uygulamada hakkaniyete aykırı sonuçlara neden olduğundan ve konuyla ilgili olarak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde de herhangi bir kurala yer verilmediğinden, Dairemizce eski görüşümüzden dönülmüş ve fazla çalışma alacağından yapılan indirim nedeniyle reddine karar verilen miktar bakımından, kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına avukatlık ücretine hükmedilemeyeceği kabul edilmiştir.
Yerel mahkemece, davacının istemlerinden hakkaniyet indirimi nedeniyle reddedilen ücret alacak miktarları hariç olmak üzere davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken ücreti vekaletin eksik hesaplanması da hatalıdır.
4- Hükmedilen tazminat ve ücret miktarlarının net mi brüt mü olduğunun belirtilmemesinin infazda tereddüde yol açacağının düşünülmemesi hatalıdır.
5- Karar başlığında 1 numaralı davalı olarak yazılan " K.. P.. "in ayrı bir davalı olmayıp, işletmenin adı olduğunun gözetilmemesi hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 17.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.