17. Hukuk Dairesi 2019/3775 E. , 2020/3384 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalılar ... ile ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R -
Davacı vekili, davalıların sürücüsü, maliki, trafik sigortacısı olduğu araç ile davacı yayaya çarpması sonucunda yaralandığını belirterek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak kaydıyla 50,00 TL geçici iş göremezlik, 50,00 TL kalıcı maluliyetten kaynaklanan maddi tazminat alacağının kaza tarihinden, mümkün olmadığı takdirde davalıların temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tüm davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile 50.000,00 TL manevi tazminat alacağının davalılar ... ve ...’den temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, maddi tazminat talebini ıslah dilekçesi ile fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak toplam 52.682,60 TL’ye yükseltmiştir.
Davalılar, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacının davalılara karşı açmış olduğu maddi tazminat davasının kısmen kabul, kısmen reddine, 42.146,00 TL maddi tazminatın davalılar ... ve ..."den kaza tarihinden itibaren, davalı ..."den dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacının davalılara karşı açmış olduğu manevi
tazminat davasının kısmen kabul, kısmen reddine, 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılar ... ve ..."den kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalılar ... ile ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekili ve davalılar ... ile ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
“Cismani Zarar Halinde Lazım Gelen Zarar ve Ziyan” başlığı altında düzenlenen TBK"nın 46. maddesinde, bedensel zarara uğranılması nedeni ile talep edilebilecek zarar türleri belirtilmektedir. Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporlar kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 tarihinden sonrada Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
Somut olayda, kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak 02/09/2015 tarihli ATK’dan alınan rapor “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinden” yararlanılarak hazırlanmış, mahkeme de bu raporu esas alarak karar vermiştir.
Mahkemece davacı için Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesinden kaza tarihinde yürürlükte bulunan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine göre davacının maluliyet oranının tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3-Dava konusu kazaya ilişkin ceza yargılamasında alınan raporlara göre davacı ...’ın tali, davalı ...’in ise asli kusurlu olduğu benimsenmiş, istinaf kararı ile de kesinleşmiştir. Eldeki davada ise 03/06/2015 tarihli ATK kusur raporuna göre, davacı ... %60 asli kusurlu, davalı ... ise %40 tali kusurlu bulunmuştur. Ceza
yargılaması sırasında alınan raporlarla, mahkemece benimsenen rapor arasında çelişkinin giderilmediği anlaşıldığından, Karayolları Genel Müdürlüğü Trafik-Fen Heyetinden oluşacak bilirkişi heyetinden, ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınıp ve mevcut raporlar arasındaki çelişki giderildikten sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekili ve davalılar ... ile ... vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekili ve davalılar ... ile ... vekilinin, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalılar ... ile ..."e geri verilmesine 11/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.