7. Hukuk Dairesi 2015/45407 E. , 2016/8375 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava Türü : İşe İade
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı vekili, iş akdinin işverence işte azalma meydana gelmesi sebebiyle kadro daraltılmasına gidildiğinden bahisle geçerli nedene dayanmadan feshedildiğini, son çare ilkesine aykırı davranıldığını, fesihten hemen sonra yeni işçiler alındığını öne sürerek, feshin geçersizliğinin tespiti ile davacının işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, işyerinde aydınlatma ürünleri üretildiğini, ancak üretimin başında görevli şirket ortağının gerekli planlama yapılmadan birçok işçiyi işe aldığını, çalışma süreci içinde sürekli istihdam fazlalığının görüldüğünü, alınan siparişlerin ve satışların istihdamı karşılamadığını, Nisan-Haziran aylarında deneme mahiyetinde ve piyasanın istediği ürünlerin üretildiğini, gelirlerin giderleri karşılamadığını, zarar edildiğini, Eylül ortalarında yapılan değerlendirmede işlerin azlığı, yeterli sipariş gelmemesi, satışların yetersizliği ile işçilik ve genel giderlerin fazlalığı nedeniyle tenkisat kararı verildiğini, genel giderlerin azaltılması için azami çaba gösterildiğini, 9 çalışanın iş sözleşmesinin feshedildiğini, aynı işin kalan personelle rahatlıkla yürütüldüğünü, davacının ihbar tazminatı ödenerek işten çıkarılmasından sonra alınan işçilerin davacının işinde çalışmadığını, feshin iş yasasının 18.maddedeki işletmesel nedenlere dayanılarak kaçınılmaz olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davalı işveren tarafından davacının işe davet edilmesinin feshin geçerli nedene dayanmadığının işverence kabulü anlamına geldiğinden söz edilemeyeceği, işe başlatılmasını ve iadesini talep eden davacı işçinin yargılama esnasında aynı işte, aynı ücretle çalışmak üzere işveren tarafından işe davet edilmesine rağmen, artık başka bir işyerinde çalıştığını gerekçe göstererek işe başlamadığı, bunun haklı bir imtina sebebi olmadığı, bu nedenle işe davete rağmen işe başlamayan davacının feshe itirazının haksız olduğu ve hukuki yararının bulunmadığı, dava konusu uyuşmazlıkta fesih sebebi esastan incelendiğinde de, keşif, bilirkişi raporu ve tanık beyanlarına göre feshin işletmesel karara dayandığı, keyfi olmadığı, bu nedenle fesihte geçerli neden bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriğine göre somut uyuşmazlıkta, yargılama aşamasında davalı şirketin ....’de olan adresini yine .... içerisinde değiştirerek davacıya işe davet ihtarı çektiği ve davacıyı aynı ücret ve aynı görev tanımıyla işe davet ettiği, bu davet fesihten 9 ay sonrasına tekabül etmekte olup davacı da başka bir yerde çalışmaya başladığından davacının daveti kabul etmediği anlaşılmaktadır. 16/06/2014 tarihli duruşmada, davacı vekili açıkça “…Müvekkilim iş akdinin feshinden sonra çalışmak zorunda olduğu için başka bir yerde işe başlamıştır. Bu nedenle işe davete uyamamıştır…” şeklinde beyanda bulunmuş, imzasıyla da tevsik etmiştir.
İşe iade davasının yargılaması devam ederken davacının davalı işverence işe davet edilmesi, iş akdinin feshinin geçerli nedene dayanmadığının işverence kabul edildiği anlamına gelmektedir. Dairemiz uygulaması bu yöndedir. Buna göre, davalı işverenin yargılama aşamasında yaptığı işe davet ile feshin geçersizliği sabit olup böyle bir durumda işin esasına girilerek başkaca bir araştırma yapmaya da gerek yoktur. Bu nedenlerle, mahkemenin davanın reddi yönündeki kararı hatalıdır.
Öte yandan, davacı vekili yukarıda belirtilen imzalı beyanıyla talebini sınırlamış olup davalı taraftan sadece boşta geçen süre ücreti ile yargılama gideri ve avukatlık ücreti talep ettiklerini, ödenen ihbar tazminatının da boşta geçen süre ücretinden mahsup edilmesini talep etmiştir. Davacı vekilinin işe başlatmama tazminatı talebi olmadığından bu hususta davacı yararına hüküm tesis edilemeyecektir.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3.maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE,
3-Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE, ödenen ihbar tazminatının boşta geçen süre ücretinden mahsubuna,
4-Alınması gerekli, 29,20 TL harçtan peşin alınan 24,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine"ye gelir kaydına
5-Davacının yapmış olduğu 212,25 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, davalının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.800,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Artan gider avansının ilgilisine iadesine,
8-Peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 14/04/2016 gününde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.