Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/20041 Esas 2014/12444 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/20041
Karar No: 2014/12444
Karar Tarihi: 22.05.2014

Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/20041 Esas 2014/12444 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın idaresindeki araç ile motosikletin çarpışması sonucu motosiklet sürücüsü katılanın vücudunda ciddi bir kemik kırığı oluştuğu tespit edilmiştir. Sanığın taksirle yaralama suçu işlediği ve TCK’nın 89/1, 89/2-b, 62, 51/1-3, 53/6. maddeleri uyarınca hüküm giydiği belirtilmiştir. Mahkeme, suçun işleniş biçimi, failin kusurunun yoğunluğu, meydana gelen zararın ağırlığı gibi unsurları göz önünde bulundurarak, adalet ve hakkaniyete uygun bir şekilde asgari ceza haddinden daha fazla bir ceza verilmesi gerektiği sonucuna varmıştır. Sanık müdafinin hükmün açıklanmasının geri bırakılması gerektiğine dair temyiz itirazları reddedilmiştir. Kararda belirtilen kanun maddeleri şunlardır: TCK 89/1 (Taksirle Öldürme), TCK 89/2-b (Taksirle Yaralama), TCK 62 (Ceza Miktarının Belirlenmesi), TCK 51/1-3 (İhmal ve Tedbirsizlikle Beden veya Sağlık Bakımından Tehlike Yaratma), TCK 53/6 (Taksir).

12. Ceza Dairesi 2013/20041 E. , 2014/12444 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK’nın 89/1, 89/2-b, 62, 51/1-3, 53/6. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın idaresindeki araç ile, meskun mahalde, gece vakti, tali yoldan anayola kontrolsüz şekilde çıktığı ve anayolda seyir halinde bulunan motosikletin sağ yan tarafına çarparak, motosiklet sürücüsü katılanın vücudunda hayat fonksiyonlarını 5.derece etkileyecek kemik kırığı oluşacak şekilde yaralanmasına neden olduğu olayda; iki sınır arasında temel ceza belirlenirken suçun işleniş biçimi, failin taksire dayalı kusurunun yoğunluğu, meydana gelen zararın ağırlığı, maddede öngörülen cezanın alt sınırı, sanığın olayda tam kusurlu oluşu nazara alınmak suretiyle, adalet ve hakkaniyet kurallarına uygun bir cezaya hükmedilerek asgari hadden daha fazla uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin hükmün açıklanmasının geri bırakılması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 22.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.