Esas No: 2021/4788
Karar No: 2022/3904
Karar Tarihi: 28.06.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/4788 Esas 2022/3904 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2021/4788 E. , 2022/3904 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Terör örgütü propagandası yapmak, kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenlemek ve yönetmek
Hüküm : Sanık hakkında 3 kez 3713 sayılı TMK'nın 7/2, TCK’nın 53 maddeleri uyarınca hapis cezası
sanık hakkında 2 kez 2911 sayılı Kanunun 28/1, TCK’nın 53, maddeleri uyarınca hapis cezası
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
A-Terör örgütü propagandası yapma suç yönünden verilen kararın incelenmesinde;
1-)Sanığın olay günlerinde kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne katıldığını ancak iddianamede geçen sloganları atmadığını savunması karşısında; görüntü inceleme ve tespit tutanaklarında belirtilen sloganları bizzat atıp atmadığının kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespit edilmesi amacıyla eylemlere ilişkin görüntü kayıtlarının Adli Tıp, TÜBİTAK veya TRT gibi uzman kuruluşlara mensup bilirkişilere gönderilip görüntü ve fotoğraf analizleri yaptırılmak suretiyle tarafsız bilirkişiden rapor alınarak sanığın slogan atıp atmadığı ve atmış ise, slogan içeriğinin terör örgütünün cebir ve şiddet yöntemlerini övücü, teşvik edici ve yüceltici mahiyette olup olmadığı belirlendikten sonra sanığın hukuki durumun tayin ve takdiri yerine eksik araştırma ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi,
2-)Kabul ve uygulamaya göre de;
a-7242 sayılı Kanun ile yapılan değişikliğin ve Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günü, Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının gözetilmemesi,
b-09.01.2015, 15.02.2015, 14.05.2015 tarihli silahlı terör örgütünün propagandasını yapma eylemlerinin gerçekleştiriliş biçimi ve uzun olmayan zaman aralığı da dikkate alındığında sanığın atılı suçları işleme kararının icrası kapsamında işleyip işlemediğinin dolasıyla TCK'nın 43/1 maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışmasız bırakılması,
B- Kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenlemek ve yönetmek suçu yönünden verilen kararın incelenmesinde;
2911 sayılı Kanunun 28. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen ''Kanuna aykırı toplantı veya gösteri yürüyüşü düzenlemek'' fiili; hazırlıklar da dahil olmak üzere toplantı veya yürüyüşün yapılabilmesi için gerekli her türlü işlemi yapmak; ''yasadışı toplantı ya da gösteri yürüyüşünü yönetmek'' fiili; topluluğun dağılmaması, amaçlanan doğrultuda devam etmesi için topluluğa ya da etkin bazı kişilere gerekli talimatları vermek, duruma göre, insiyatif geliştirmek, gerekli idare işlemlerini yapmak, topluluğu hareketlendirmek ve yönlendirmek; ''kanuna aykırı toplantı veya gösteri yürüyüşünü düzenleyen ve/veya yönetenlerin hareketlerine katılmak'' fiili ise, bu toplantı veya yürüyüşü düzenleyen ve yönetenlerden olmamakla birlikte, bizzat toplantı ve yürüyüşte hazır bulunarak bu kişilerin hareketlerini paylaşmak anlamına gelmektedir (Anayasa Mahkemesinin 2011/39 Esas, 2012/37 Karar sayılı kararı; RG:13.10.2012, 28440; Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 22.06.2016, 2016/1725-4550 sayılı kararları).
2911 sayılı Kanunun 28. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen suç seçimlik hareketli bir suç olup, bu suçun oluşması için failin ''düzenlemek, yönetmek veya düzenleyen veya yönetenlerin hareketlerine katılmak'' fiillerinden birini işlemesi suçun oluşması için yeterlidir. Nitekim; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.06.1979 gün ve 232-303 sayılı kararında da; 2911 sayılı Kanunun 28/1. maddesinin suç tarihindeki karşılığını oluşturan 171 sayılı Kanunun 18/1. maddesindeki yazılı suçun; kanunsuz toplantı ve yürüyüşün ''tertip edilmesi'', ''idare edilmesi'' ve ''tertip ve idare edenlerin hareketlerine bilerek iştirak edilmesi, hareketlerinin paylaşılması'' durumunda oluşacağı ifade edilmiştir.
Yukarıda belirtilen açıklamalar ışığında, 09.01.2015 ve 15.02.2015 tarihlerinde Abdullah Öcalan’ın yakalanmasını ve ..., ... ve ...’ın Fransa’da öldürülmesini protesto etmek ve YPG'li örgüt mensuplarına destek olmak amacıyla gerçekleştirilen kanuna aykırı basın açıklaması ve sonrasında grubun zor kullanma olmaksızın dağıldığı olayda; sanığın üzerine atılı 2911 sayılı Kanunun 28/1. maddesinde belirtilen şekilde kanuna aykırı olarak yapılan gösteriyi düzenleme, yönetme veya düzenleyen ve yöneten kişilerin fiillerine iştirak etme suçlarının unsurları itibarı ile oluşmadığı gözetilerek, beraati yerine hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabul ve uygulamaya göre de;
7242 sayılı Kanun ile yapılan değişikliğin ve Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günü, Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 28.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.