16. Hukuk Dairesi 2014/15213 E. , 2014/15907 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : KOCAALİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/04/2014
NUMARASI : 2011/13-2014/206
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 106 ada 4 ve 8 parsel sayılı sırasıyla 21.950,90 ve 32.838,43 m2 yüzölçümündeki taşınmazlardan, irsen intikal, paylaşma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 106 ada 4 parsel davalı H.. A.., 106 ada 8 parsel ise davalı A. A. adına tespit ve tescil edilmiş iken 106 ada 4 parsel sayılı taşınmaz dava tarihinden önce satış yoluyla dahili davalı Y.. A.."a intikal etmiştir. Davacı H.. H.., tapu kaydına dayanarak dava konusu taşınmazların H.. H.. adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davalı H.. A.. hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı A.. A.. ve dahili davalı Y.. A.. hakkındaki davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazların davacı H.. H.. adına tesciline, 106 ada 4 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesine üzerindeki fındık ağaçları, iki adet ev, ahır ve samanlığın Y.. A.."ın kullanımında olup halen kendisine ait olduğu, 106 ada 8 parselin beyanlar hanesine ise üzerindeki fındık ağaçları ve iki adet evin A.. A.. kullanımında olup halen kendisine ait olduğu şerhinin yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı A.. A.. ile dahili davalı Y.. A.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece; çekişmeli taşınmazların davacı tarafın dayandığı Haziran 1938 tarih ve 52 sıra numaralı tapu kaydının kapsamında kaldığı, tapuda kayıtlı taşınmazın zilyetlikle iktisabı mümkün olmadığı gibi, TMK"nın 639/2 ve 713/2.. maddesi ile 3402 sayılı Kanun"un 13/B-c maddesinin uygulama olanağı bulunmadığı gerekçeleri ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme hükme yeterli bulunmamaktadır. Davacı H.. H.."nin dayanağı tapu kaydının kadastro sırasında başka parsellere revizyon görüp görmediği araştırılmamış, Kadastro Müdürlüğü tarafından dayanak tapu kaydının krokisinin bulunduğu bildirilip gönderilmesine rağmen anılan kroki usulüne uygun olarak yerine uygulanmak suretiyle kapsamı tayin edilmemiş, olduğu gibi yerel bilirkişi ve tanıklardan tapu kaydının sınırları yönünden somut, açık ve gösterime dayalı bilgi alınmamış, bilinemeyen Mehmet oğlu Şükrü sınırı yönünden taraflara sınırı bilen tanık bildirmek üzere süre verilmemiş, dahili davalı Y.. A.."ın tanık dinletme istemi dahi soyut gerekçe ile reddedilmiştir. Doğru sonuca ulaşmak için; HMK"nın 124 maddesi uyarınca davaya dahil edilen davalı Yaşar"dan davaya karşı savunma ve delilleri sorulmalı, bildireceği deliller
toplanmalı, davacı H.. H.. dayanağı Haziran 1938 tarih 52 sayılı tapu kaydı haritası ve oluşum belgeleri ile birlikte tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile getirtilmeli, kadastro sırasında revizyon görüp görmediği açık ve kesin olarak belirlenmeli; sonrasında mahallinde elverdiğince yaşlı, ve yöreyi iyi bilen şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler yardımı üç kişiden oluşan fen bilirkişi kurulu aracılığıyla keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında, davacı dayanağı tapu kaydının haritası uygulanıp kapsamı 3402 sayılı Kadastro Yasa"sının 20/A maddesi gereğince haritasına göre; kroki zemine uygun olmayıp, uygulama kabiliyetinin bulunmaması halinde ise tapu kaydının sınırlarına itibar edilerek belirlenmelidir. Bunun için tapu kaydı ihdasından itibaren tüm tedavülleriyle okunup kayıtta yazılı hudutlar yerel bilirkişilerce zeminde göstertilmeli, yerel bilirkişilerin zeminde gösterdiği hudutlar teknik bilirkişiye harita üzerinde işaretlettirilmelidir. Kayıtta yazılı olup yerel bilirkişiler tarafından zeminde gösterilemeyen hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı ve bu suretle kaydın kapsamı duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilmelidir. Keşif icrası sırasında dinlenecek yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından tapu kaydının ihdası, intikali, intikal sırasında hudutlarda ve miktarda değişiklik varsa bu değişikliğin nedeni, hudutların arz ettikleri özelliklerle taşınmazları kimin hangi tarihten bu yana ne sıfatla tasarruf ettiği hususunda maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalıdır. Davacı dayanağı tapu kaydının revizyon gördüğü parsel ile bunlardan hükmen kesinleşenler varsa bu dosyalardaki kayıt uygulaması tapu kaydına kapsam tayin edilirken göz önünde bulundurulmalıdır. Yerel bilirkişi ve tanıkların kayıtların uygulanması ve taşınmazların tasarrufu hususundaki beyanlarının zemine uygunluğu komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli, beraberinde götürülecek teknik bilirkişiden uygulanan kayıtların hudutları ile kapsamını belirtir keşfi takibe imkan verir gerekçeli kroki ve rapor alınmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, hüküm, davalı A.. A.. ile dahili davalı Y.. A.. vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 23.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.