(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2011/2993 E. , 2011/1171 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık,görevli memura etkin direnme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanık hakkında, ... 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 2001/1099E. ve 2001/2605 sayılı kararıyla hırsızlık suçundan verilen ve 18.09.2001 tarihinde kesinleşen hapis cezası mahkumiyeti bulunması nedeniyle, hükümden sonra 08.02.2008 tarih ve 26781 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren, 5728 sayılı Yasanın geçici madde: 1/1.fıkrası yollamasıyla, aynı Yasanın 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK.nun 231/5-14. maddesindeki hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanma olanağı bulunmadığı anlaşılmakla yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre,
Sanık müdafiinin, görevli memura etkin direnme suçunun yasal unsurlarının oluşmadığına, nedamete ilişkin ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının REDDİYLE,
Görevli memura etkin direnme suçuna ilişkin olarak kurulan hüküm yönünden yapılan incelemede;
Sanığın hırsızlık amacıyla girdiği işyerinde suçüstü bulunması üzerine kendisini yakalamak isteyen polis memurlarına karşı silahtan sayılan bıçakla ‘yaklaşmayın yoksa sizi bıçakla delik deşik ederim’ şeklindeki karşı koyma eylemi suç tarihindeki yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK.nun 258/1-2. maddesindeki memura görevi esnasında cebir ve tehditle mukavemet suçunu oluşturduğu halde, hükümde Anayasa Mahkemesinin 26/05/1998 tarihli 1997/32 E. ve 1998/25 sayılı iptal kararıyla yürürlükten kaldırılan aynı maddenin 3. fıkrası ile hüküm kurulması sonuca etkili görülmemiş, maddedeki suç için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Yasanın 102/4, 104/2. maddelerinde belirtilen zamanaşımını kesici işlemlerden herhangi birisi gerçekleşmeden 5 yıllık asli zamanaşımının, kararın verildiği 23/02/2006 tarihinden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, tebliğnamedeki düşünce yerinde görülmediğinden hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının CMK.nun 223/8.maddesi uyarınca zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
Hırsızlık suçuna ilişkin olarak kurulan hüküm yönünden yapılan incelemede ise;
5237 sayılı TCY’nın 141. ve 142. maddelerinde tanımlanan hırsızlık suçu ile 765 sayılı TCY.nın 493/1. maddesinde yer alan suçların öğelerinin farklı olduğu, somut olayda sanığın eylemlerinin 142/1-b. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunun yanında aynı Yasanın 116/2. maddesinde tanımlanan işyeri dokunulmazlığını bozmak ve yakınma bulunduğu için 151/1. maddesine uygun mala zarar vermek suçlarını da oluşturduğunun gözetilmemesi karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış,
Ancak;
5237 sayılı Yasanın 53/3. maddesi göz ardı edilerek, 53/1-c bendinde belirtilen haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından ‘‘53/1-2. maddesinin uygulanmasına’’ ilişkin bölüm çıkarılarak, yerine ‘‘53/1. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına’’ cümlelerinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 15.09.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.