Esas No: 2021/10695
Karar No: 2022/6306
Karar Tarihi: 30.03.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/10695 Esas 2022/6306 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık bir araçta yapılan aramada, kaçak motorin bulundurduğu gerekçesiyle suçlu bulunmuştur. Ancak, sanığın savunmalarındaki çelişkili beyanlar ve araştırmanın yetersizliği nedeniyle hüküm yetersiz gerekçe ve eksik araştırma ile verilmiştir. Kararda, sanığın eyleminin 5607 sayılı Kanunun farklı maddeleri kapsamında değerlendirildiği vurgulanmıştır. Ayrıca, sonradan yayımlanan yasaların sanık lehine hükümler içermesi ve ceza süreçlerindeki uygulamaların detaylarına ek dikkat çekilmiştir. Hapis cezası ertelenen sanık hakkındaki denetim süresi belirlenmesinde yapılan hukuka aykırı davranışlar da eleştirilmiştir. Kararda, suça konu kaçak eşyanın müsaderesine de karar verilmesi gerektiğine dikkat çekilmiştir. TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası, 5607 sayılı Kanunun 3/11, 3/5, 3/10, 3/22 ve 5/2 maddeleri ile TCK'nun 51/8 ve 53. maddeleri detaylı bir şekilde ele alınmıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
13.10.2013 tarihli olay tutanağına göre, sanık ...’ın sürücüsü olduğu binek araçta yapılan aramada arka koltuk üzerinde ve bagaj kısmındaki 6 adet bidon içerisinde bulunan toplam 300 litre kaçak motorin ele geçmesi şeklinde gelişen olayda, sanığın aşamalardaki savunmalarında suça konu motorini köyde bulunan aracında kullanacağını savunması karşısında, sanığa ait traktör bulunup bulunmadığı, sanığın çiftçilikle uğraşıp uğraşmadığı, varsa traktörün sanık tarafından ticari faaliyetlerde kullanılıp kullanılmadığı tespit edilmeden, sanığın akaryakıtı ne suretle ticari amaçla bulundurduğu açıklanmadan yetersiz gerekçe ve eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabule göre de;
1. Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11.04.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren halen yürürlükte bulunan 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca, kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesi’ne ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. madde ve fıkraları somut olaya uygulanarak, belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2. Temel gün adli para cezası tayin edilip, artırım ve indirim nedenleri uygulandıktan sonra gün adli para cezasının paraya çevrilmesi gerektiği kuralının gözetilmemesi ve tayin olunan adli para cezasının 1 gününün 20,00 TL'den hesabı sırasında uygulama maddesi olan TCK'nun 52/2. maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK'nun 232/6. madde ve fıkrasına aykırı davranılması,
3. Hapis cezası ertelenen sanık hakkında; denetim süresinin belirlenmesine karar verilirken uygulama maddesinin gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK'nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
4. TCK'nun 51/8. maddesi gereğince denetim süresinin iyi halli olarak geçirilmesi halinde cezanın infaz edilmiş sayılacağı ihtarının yapılmaması,
5. TCK'nun 53. maddesinin uygulanması açısından 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E. - 2015/85 K. sayılı kararı gözönünde bulundurularak hüküm oluşturulmasının gerektiğinin gözetilmemesi,
6. Suça konu kaçak eşyanın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla 5237 sayılı TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 30.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.